"Şimdi 3 milyon genci etkileme şansına sahibiz"

İSTANBUL (AA) - KAAN BOZDOĞAN - TBMM'nin en genç milletvekillerinden 22 yaşındaki AK Parti İstanbul Milletvekili Rümeysa Kadak, "Eskiden projelerle Rümeysa Kadak olarak 300 kişiyi etkileme şansına sahiptim. Şimdi 3 milyon genci etkileme şansına sahibiz. Bu çok büyük bir sorumluluk, çok büyük bir heyecan aynı zamanda. Ben, dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşunda çalışmaya gidiyorum aslında." dedi.

AK Parti Milletvekili Kadak, AA muhabirine, 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerini değerlendirirken, eğitim ve siyasete ilişkin hedef ve hayallerini anlattı.

Marmara Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünden seçimlerden kısa süre önce mezun olan Kadak, renkli geçen seçim sürecinin lisans eğitiminin final haftasına denk geldiğini belirtti. Esnaf ziyareti ve tanıtım programlarını eğitim hayatını aksatmadan yaptığını, siyasi çalışmalarının ardından okula gidip sınavlara girdiğini söyledi.

Siyasete uzak bir arkadaş çevresinin bulunduğunu dile getiren Kadak, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na seçildikten sonra hayatındaki rutin işleyişi değiştirmediğini, bu sebeple birçok arkadaşının milletvekili olana kadar partideki görevini bilmediğini belirtti.

Milletvekilliği sürecinde hangi görüşten olursa olsun insanların kendisine destek verdiğini aktaran Kadak, "Bir gencin mecliste olması bir başka genç için de önemli aslında. Adaylık sürecinde gençler, temsil edilmek istediklerini, bunun ne kadar önemli olduğunu dile getirdiler. Bu beni ayrıca mutlu etti." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gençlere olan güveninin kendisini seçim süresince motive ettiğini vurgulayan milletvekili Kadak, "Final haftası zor bir süreç. Seçim zaten başlı başına yoğun bir süreç. İkisini aynı anda sürdürebileceğimi ben düşünmezdim. Çok zorlandım ama cumhurbaşkanımızın gençlere verdiğin değeri düşününce insan o teveccühe, güvene, değere layık olmak için ekstra çalıştık. Bu güvene layık olmak için herkes bir çalışıyorsa bizim on çalışmamız gerekiyor diyerek çalıştık. Bundan sonraki süreçte de aynı şekilde çalışacağız." ifadesini kullandı.

Bu durumun kendisine ayrıca sorumluluk yüklediğine işaret eden Kadak, milletvekili seçilme yaşının düşürülmesi konusuna muhalefet edenlere gerekli yanıtı çalışmaları ve projeleriyle vereceğini kaydetti.

Genç milletvekili adayların her kesimden insanlar tarafından destek gördüğünü ve benimsendiğine vurgu yapan Kadak, "Hangi görüşten olursa olsun genç adaylara çok ciddi bir destek var. Gençleri aday göstermeyen partilerin üyeleri de destekleyenleri de bana sosyal medyadan mesajlar gönderiyorlar. Birçoğu şöyle başlıyor; evet, aynı görüşte değiliz ama bu çok önemli, sizi destekliyoruz. Birçok kesimden destek mesajı geldi bu süreçte. Bu da bende şu düşünceyi uyandırdı, demek ki gerçekten Sayın Cumhurbaşkanımız gençleri doğru okuyan bir lider, hatta bence tek lider. Çünkü diğer parti liderlerinden benzer desteği maalesef göremedik. Umarım hepsi bu süreçte AK Parti'yi de Sayın Cumhurbaşkanımızı da örnek alıp gençleri daha iyi okumaya, onların isteklerine, beklentilerine daha iyi cevap vermeye başlar." değerlendirmesinde bulundu.

Meclise giren en genç milletvekili olmasının sorumluluğunu daha da arttırdığını belirten Kadak, çok başarılı projeleri hayata geçirmek ve gençleri iyi temsil etmek istediğine dikkati çekti. Kadak, gençlerin sorunlarıyla yakından ilgileneceğini, genç bakış açısını doğru yansıtmak için elinden geleni yapacağını ifade etti.

"AK Parti sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşu"

Kadak, daha önce çeşitli STK'larda aktif görevler aldığını ifade ederken, şöyle konuştu:

"Birçok sivil toplum kuruluşunda üniversite bitene kadar aktif şekilde görev almaya çalıştım. Hep insanların yüzünü güldürecek projeler yapmak istiyorduk. Kariyerimin sivil toplum alanında ilerleyeceğini düşünüyordum ama fark ettim ki AK Parti sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşuymuş. Yaptığı yardımlarla Türkiye'yi dünyanın en cömert ülkesi yaptı aslında AK Parti, Sayın Cumhurbaşkanlığımızın da liderliğiyle. Eskiden projelerle Rümeysa Kadak olarak 300 kişiyi etkileme şansına sahiptim. Şimdi 3 milyon genci etkileme şansına sahibiz. Bu çok büyük bir sorumluluk, çok büyük bir heyecan aynı zamanda. Ben, dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşunda çalışmaya gidiyorum aslında."

Eğitim ve gençlik konularında dertli olduğunu kaydeden Kadak, söz konusu alanların temel önceliği olduğunu bildirdi.

"Türkiye'nin 2023 hedeflerine bizimle ulaşacak"

Kadak, gençlere, "Gençlerin daha aktif olabilmesini istiyorum. Bugün pratikte AK Parti'nin sağladığı paydayı birçok kurumu ve üniversitenin gençlere sağlanmasını istiyorum. Öğrenci kulüplerinin daha güçlü olması, gençlerin bulunduğu STK'arın daha güçlü olması, gençlerin konferansa giden değil veren konumda olması, konferansı düzenleyen kişi olmalarını istiyorum." şeklinde seslendi.

"Türkiye'nin 2023 hedeflerine bizimle ulaşacak olması bizim için en büyük mutluluk, en büyük heyecan, en büyük gurur." diyen Kadak, gençlerin nerede olursa olsun varlıklarını hissettirmesi gerektiğini söyledi.

- "Gençleri toplumdan çok izole görmememiz lazım"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin, "Bugün 'kanı deli akan' bir gençlik görüyoruz. Bence gençler de yeni sisteme 'kanı deli akan bir sistem' olarak görüyor. Dinamik, hızlı, bu süreçte aktif şekilde karar verebilecek bir sistem" diyen Kadak, bunun gençleri heyecanlandırdığı vurguladı.

Kadak, "Gençleri toplumdan çok izole görmememiz lazım. Gençler sadece gençlik projeleriyle motive olmuyor. Gençleri bugün elektrikli arabalar, nükleer santral, Marmaray projesi, Avrasya Tüneli gibi projeler de çok heyecanlandırıyor. Belki de AK Parti'nin gençler tarafından en çok oy alan parti olmasının sebebi de biraz bu, birçok alanda yaptığı heyecan verici projeler." görüşüne yer verdi.

Gençlerin en fazla umutlu olacağı dönemin bu dönem olduğunu ifade eden Kadak, şunları kaydetti:

"AK Parti iktidara geldiğinde ben 5 yaşındaydım. Birçok arkadaşım da öyle. Baktığınızda biz bu sistemin içine doğduk. Bu sebeple gençler olarak birçok acıyı bilmiyoruz. Mesela bugün 28 Şubat'ın ne kadar can yaktığını bilmiyoruz, birçok noktada da yaşamadığımız için anlayamıyoruz. Ya da 45 liralık öğrenci burslarını hissedemiyoruz, çünkü biz zaten iyi burslar alıyorduk. Üniversite kapılarından geri çevrilmedik. O yüzden yine bu acıları hissedemiyoruz aslında. Ben bizim kuşağı şanşlı bir kuşak olarak tanımlıyorum."