Şişecam işçileri greve çıkıyor
İSTANBUL (İHA) - Kristal - İş Eğitim Dairesi Müdürü Aziz Çelik, Şişecam işyerlerinde bayrama kadar anlaşmayı ya da en kısa sürede çözüme ulaşmayı istediklerini söyledi.
Bakanlar Kurulu'nun Şişecam fabrikalarındaki grevi erteleme kararına ilişkin yürütmeyi durdurma kararı alan Danıştay'ın kararı, Kristal-İş Sendikası'na tebliğ edilmesinin ardından, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (Türk-İş) bağlı Çimento, Cam ve Toprak İşçileri Sendikası (Kristal-İş) Genel Merkezi toplu sözleşmelerde istenilen anlaşmanın sağlanamadığı gerekçesiyle Şişecam'a bağlı 13 cam fabrikasında, 30 Ocak'ta grev başlatma kararı aldı.
Konuyla ilgili İHA'nın sorularını cevaplandıran Kristal - İş Eğitim Dairesi Müdürü Aziz Çelik, tıkanan görüşmeleri bayrama kadar çözmek için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini belirterek, "Biz prensip olarak grev yolunu seçen bir anlayışa sahip değiliz. Ancak kayıplarımız karşısında son çare olarak kanuni hakkımız olan greve çıkma kararına vardık. Grevin ne kadar süreceğini bilemeyiz ama görüşmelerimiz sürüyor. İsteğimiz bayrama kadar anlaşabilmek ya da en kısa sürede çözüme ulaşmaktır" dedi.
"MASADAKİ ÜÇ KONU" Toplu sözleşmede maaşların arttırılması yanında işten çıkarılan Kristal-İş üyesi işçilerin işlerine geri alınması ve idari hükümlere ait düzenlemelerin yerine getirilmesini istediklerini hatırlatan Aziz Çelik, "Gebze ve Eskişehir fabrikalarında işten çıkarılan üyelerimizin işe alınmaları iş barışı açısından önemli bir gelişme olacaktır. Üyelerimiz sendikal nedenlerden dolayı işten çıkarılmıştır ve durum yasaldır. Ancak bu konu şu anda yargı aşamasındadır. Bahsettiğimiz 3 konuyu birbirinden ayırmıyoruz ve aynı anda çözülmesini istiyoruz" diye konuştu.
Ücret konusunda üzerinde en fazla durdukları hususun 2000 yılından bu yana istemedikleri toplu sözleşmeye imza atmalarından dolayı oluşan kayıplarının giderilmesi olduğuna dikkat çeken Aziz Çelik, "Bu sözleşme ile birlikte ciddi ekonomik kayıplar yaşadık. Bunların hepsini almak mümkün değil, o yolda da değiliz. Ama hiç değilse telafi edici bir düzenleme yapılmasını tartışabiliriz. Artı enflasyon oranında zam yapın diyoruz" dedi.
"TALEBİMİZ TELAFİ ARTI ENFLASYON" Ücretlerdeki enflasyon meselesi konusuna açıklık getiren Aziz Çelik, "Türkiye'deki toplu iş sözleşmelerinde kullandığımız enflasyon talebi, toplu sözleşme periyoduna bağlı olarak yıllık enflasyon veya 6 aylık enflasyona göre yani bir önceki 6 aylık TÜFE endeksinin ücretlere yansıması şeklindedir. Geçmiş dönemdeki kayıplarımızın yüzde 17'sinin karşılanmasını istiyoruz. Görüşme marjı olan bir şeydir. Bu masadadır ve bununla birlikte artı enflasyon şeklinde bir isteğimiz de görüşmeler çerçevesinde müzakere edilmektedir" şeklinde konuştu.
Aziz Çelik, söz konusu toplu sözleşme döneminin 2003 Ocak ayı itibariyle başladığını ve 13. aya girildiğini belirterek, "İşveren ilk 6 için yani 2003 yılının ilk 6 ayı için yüzde 5, ikinci 6 ayında yüzde 9, üçüncü ve dördüncü 6 aylıklarında yüzde 5, yüzde 5 olarak teklif ediyor. Biz ise yüzde 17'lik telafi payımız var. Bunun üzerine de TÜFE endekslerinin maaşlara yansıtılmasını istiyoruz ve bu konuda görüşmelerimiz sürecek" diye konuştu.
İŞÇİ MALİYETLERİ İşverenin işçi maliyetlerini gündeme taşımaya çalıştığını, ancak dolar veya euro ile yapılan hesaplamaların yanlış olacağına dikkat çeken Aziz Çelik, "Dolar iki yıl öncesi seviyesinde. Dolayısıyla bunu esas aldığınız zaman başka bir tablo, euro ile hesapladığınızda başka bir tablo ortaya çıkıyor. Türkiye'de cam sektörü ücretler sıralamasında sektör olarak ilk dörde girer. Cam sektörünün kendine has özellikleri vardır. Cam sektörü de önde gelen kimya, ilaç, kağıt gibi sektörlerin arasındadır. İş gücü maliyetlerine gelince, euro bazında yaptığımız hesabımıza göre 2000 yılında işçilik maliyeti 21 bin 500 euroduydu. Şimdi 13 bin 500 euroya düşmüş durumda. Bu şunu gösteriyor ki ücretlerde 2000 yılında yapılan sözleşmeden bu yana ciddi bir aşınma yaşandı. Bunun hepsinin telafi edilmeyeceğinin farkındayız. Telafi etme yolunu gitmiyoruz. Biz bu rakamlarının iyileştirilmesini ve enflasyona karşı korunmasını istiyoruz. 13 bin 500 euroluk maliyetin yaklaşık yüzde 50'si işçinin cebine girer. Ortalama yıllık ücretlerde giydirilmiş ücret 6 bin euronun üzerine ancak çıkar" ifadelerini kullandı.
