HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Son dakika! AK Parti'den iki yeni kanun teklifi

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Teknoloji Geliştirme Kanunu ile Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu olmak üzere iki yeni kanun teklifi vereceklerini söyleyerek, yeni kanun ile takip edilebilirliği, ölçülebilirliği, hesap verilebilirliği daha yüksek bir bütçe yapılacağını söyledi. Muş, "200 yataklı hastanesi bulunmayan üniversite tıp fakültesi kuramayacak." bilgisini verdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, merkezi yönetim bütçesinin, program bazlı yapılmasıyla ilgili çalışmayı da içeren kanun teklifi ile teknoparklarla ilgili düzenlemelerin yer aldığı iki ayrı kanun teklifini Meclis Başkanlığına sunduklarını bildirdi.

Muş, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi ile Teknoloji Geliştirme Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'ni, TBMM Başkanlığına sunduklarını bildirdi.

Meclis'e 2021 yılı bütçesinin yakın zamanda geleceğini anımsatan Muş, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin, bütçeyle merkezi yönetim bütçesinin program bazlı yapılmasıyla ilgili olduğunu belirtti.

Muş, bu düzenlemeyle daha şeffaf bir bütçe görüleceğini, bütçenin takip edilebilirliğinin, performansının ölçülebilirliğinin, hesap verilebilirliğinin daha yüksek olacağını ifade etti.

Düzenlemeyle hastaneleri asgari 200 yatak kapasitesine sahip olmayan vakıf üniversitelerinin, tıp fakültesi açamayacağını bildiren Muş, teklifle ayrıca pandemi sürecinden dolayı teknoparklardaki esnek çalışma süresinin, bir yıl daha uzatılmasıyla ilgili bakanlığa yetki verilmesinin öngörüldüğünü söyledi.

'DESTEK SADECE ALTYAPIYA OLMAYACAK'

Teknoloji Geliştirme Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'yle teknolojiyi, yeni projeleri, kuluçka merkezlerini destekleyen önemli değişiklikler getirdiklerini belirten Muş, teklife ilişkin şu bilgileri verdi:

"Teknoloji geliştirme bölgeleri, fiziki olarak dolmuş durumda, pek çoğunda yer bulunamıyor. Dolayısıyla yeni girişimcilere alan açma adına, o sınırların dışında kurulun belirleyeceği yerler, ilgili bakanlık tarafından tutulacak ve bunlar kuluçka merkezi olarak girişimcilere tahsis edilecek. Yani illa o teknopark alanı içerisinde değil onun dışında da kuluçka merkezlerinin açılmasını sağlamış olacağız. Teknoparkın sahibi olan şirketler, bundan sonra yapacakları şirket ana sözleşme değişikliklerini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının onayına sunmak zorunda olacaklar. Teknoloji geliştirme bölgelerinde bulunan firmaların işyeri açma ve ruhsatlarıyla ilgili düzenlemeler, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının il müdürlükleri tarafından verilmeye başlanacaktır. Teknoloji geliştirme bölgelerinde bulunan girişimciler, projelerini tamamladıktan sonra yeni bir projeyle alakalı yönetici şirkete bildirimde bulunmaz, herhangi bir bilgi ve gerekli dokümanları sağlamazlarsa sözleşmeleri feshedilecek ve burayı boşaltmak durumunda kalacaklar. Teknoloji geliştirme bölgelerinde ilgili bakanlık altyapı yatırımlarında destek veriyordu. Bu düzenlemeyle beraber sadece altyapı değil aynı zamanda Ar-Ge binalarına, atölyelere ve buralarda yer alacak ekipman ve yazılımlara da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının destek vermesinin önünü açıyoruz. Teknoloji geliştirme bölgesinde bulunan firmaların münhasıran buradaki faaliyetlerinden, yazılımdır, Ar-Ge'dir ve diğer alanlarda elde ettikleri gelirler Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi'nden istisnaydı. Bu istisna süresi 2023'te doluyordu, bunu 5 yıl daha uzatıyoruz, 2028'e kadar önünü açmış oluyoruz. Kamu kurum ve kuruluşları, özel şirketlerle işlemlerde bundan sonra imza sirküsü aramayacaklar. Yine e-İmza'nın çipli kimlik kartlarına yüklenmesini de düzenlemeyle getirmiş olacağız. Bu düzenlemeyle e-Mühür uygulamasına geçilmiş olacak."

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun o yaptığı açıklamada, Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik kullandığı üslup ve ifade, maalesef hem nezaketten çok uzak hem de çok kötü bir üslup. Beğenirsiniz beğenmezsiniz, Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni sistemle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır." dedi.

Muş, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, TBMM Başkanlığına sundukları iki ayrı kanun teklifine ilişkin değerlendirmesinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke'nin, iktidara geldiklerinde bazı özel şirketlere el koyacakları yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Muş, bunun talihsiz bir açıklama olduğunu belirtti.

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve ekonomisinin dünyayla tam entegre olduğunu anımsatan Muş, "Türkiye'nin ekonomik büyüklüğüne, büyüme performansına, istihdamına bakın, bunun çok büyük bir kısmı özel sektör tarafından yapılmaktadır. Böyle bir açıklama, hem Türkiye'deki sermayeyi hem buraya gelecek olan sermayeyi ürkütür hem de Türkiye'nin hukuk güvenliği noktasında aslında ilerleyen zamanlarda CHP'nin anlayışıyla nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya kalacağının göstergesidir. Bu açıklama, CHP'nin hukuk devletine, özel sektöre, sermayeye yaklaşımını göstermektedir." diye konuştu.

'EVİNİZ CAMDANSA BAŞKASININ EVİNE TAŞ ATMAYACAKSINIZ'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, ekonomi üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a ilişkin ifadelerinin hatırlatılması üzerine de Muş, şunları kaydetti:

"Muhalefet eleştiri yapabilir, buna itirazımız yok. Biz de muhalefetin yaptığı eleştirilerden her zaman istifade etmeye çalışırız. Kemal Bey'in o yaptığı açıklamada, Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik kullandığı üslup ve ifade, maalesef hem nezaketten çok uzak hem de çok kötü bir üslup. Beğenirsiniz beğenmezsiniz, Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni sistemle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Ona, bu toplumun yüzde 52'si oy vermiştir. Dolayısıyla bir kere ona oy veren insanlara, seçilmiş bir Cumhurbaşkanına saygılı bir dil kullanmak, ana muhalefetin başındakinin en temel görevidir. Eğer saygı görmek istiyorsanız saygılı bir dil önce kendiniz kullanacaksınız. Eğer bu dili kullanmak istiyorsa CHP Genel Başkanı, bizim bu dile karşılı kullanacağımız söylemlerimiz de vardır. O zaman biz de şu söylemle mi mukabele edelim Kemal Bey'e? 'CHP'nin başına paraşütle gelen korsan genel başkan.' Bu şekilde mi hitap edelim? Eviniz camdansa başkasının evine taş atmayacaksınız."

'ÇOK DAHA İYİ OLACAK'

Muş, Kılıçdaroğlu'nun ekonomiye ilişkin eleştirilerine de şu karşılığı verdi:

"Bundan bir sene önce bütün olumsuz senaryoları alt alta yazın deseler, şu an karşı karşıya kaldığımız olumsuzluklar kadar bir senaryoyu muhtemelen kimse yazamazdı. Bir pandemi olacağı, bütün dünya ekonomilerinin kapatılacağı, insanların seyahatlerinin kısıtlanacağı gibi bir senaryo kimsenin aklına gelmezdi. Yine aynı şekilde Türkiye'nin etrafında cereyan eden gelişmeler, Libya'dan Suriye'ye kadar, birkaç gündür devam eden hemen yanı başımızda can ve kardeş Azerbaycan'ın yaşadığı durum, Doğu Akdeniz'deki, Irak'taki gelişmeler, bunların hepsini birlikte değerlendirerek şu anki ekonomik durumu değerlendirmemiz gerekir diye düşünüyorum. Türkiye pandemi sürecinde de ekonomisini, tedarik zincirini kopartmayacak şekilde yönetmeyi başarabilmiştir. Bu zor şartlar altında ekonomi yönetimi veriliyor."

Türkiye'nin, bütün bunlara rağmen reel sektör firmalarının döviz borçluluklarını 2018'in başından bugüne kadar 220 milyar dolardan 160 milyar dolara düşürdüğüne işaret eden Muş şöyle devam etti:

"Yani reel kesim döviz borçlarını ödemeyi başarmıştır. Uluslararası yatırım pozisyonuna ilişkin istatistikte ise 2018'in başından bugüne kadar 120 milyar dolarlık burada bir iyileşme söz konusudur. Açık pozisyonumuz 120 milyar dolar azaltılmıştır. Bütün pandemi sürecine rağmen bunlar yaşanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti ekonomisi bütün olumsuzluklara rağmen sorumluluklarını yerine getirmeyi başaran bir ekonomidir. Tabii ki önümüzdeki günler bu günlerden çok daha iyi olacaktır. Şu an yaşadığımız sürecin, zorlukların önemli bir kısmı gitti. Bütün bu şartlar içerisinde bu değerlendirmeleri yapmak gerekir. Türkiye'deki tedarik zinciri kopmamıştır, burası çok önemlidir. Bütün dünyada şu an bu tedarik zincirlerinin karşı karşıya kaldığı çok büyük sorunlar yaşanmaktadır. Vatandaşlarımız müsterih olsun, çoğu gitti azı kaldı. Yeni Ekonomi Programı'nda açıklanan hedefler de tek tek yakalanacaktır, Türkiye'deki cari açık meselesi de inşallah kökünden çözülüp, Türkiye'nin gündeminden çıkarılacaktır."

AYHAN BİLGEN'İN İSTİFA KARARI

Kobani bahanesiyle 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen'in görevinden istifa edeceği açıklamasını da değerlendiren Muş, savcılığın şu an bir süreç yürüttüğünü, buradaki soruşturma neticesinde çıkacak tablonun hep birlikte görüleceğini söyledi.

Muş, "Ayhan Bey'in istifası, kendi kararıdır. Kendisinin tek taraflı bir beyanıdır. Savcılığın, bu soruşturmayla alakalı çalışmalarını, ortaya koyacağı değerlendirmelerini hep beraber takip edeceğiz." dedi.

(AA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler