HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Son dakika | Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kara harekâtı sinyali! Merak edilen soruyu yanıtladı: "Hava harekatıyla sınırlı kalması söz konusu değil"

Son dakika haberi: Suriye ve Irak'ın kuzeyine Pençe Kılıç Hava Harekatının başlamasının ardından kara harekatı da gerçekleşip gerçekleşmeyeceği merak edilirken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan konuya ilişkin açıklama geldi. Erdoğan, "Hava harekatıyla sınırlı kalması söz konusu değil" diyerek kara harekâtı da olabileceğinin sinyalini verdi. Erdoğan ayrıca Mısır lideri Sisi'yle gündem olan fotoğrafı hakkında "Burada bir adım atılmış oldu" derken Akşener'e de yeni bir çağrı yaptı.

Son dakika | Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kara harekâtı sinyali! Merak edilen soruyu yanıtladı: "Hava harekatıyla sınırlı kalması söz konusu değil"

Son dakika haberi: Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hava harekatının yanı sıra gündemdeki birçok önemli konuya ilişkin açıklama yaptı. Erdoğan, geçtiğimiz günlerde "6'lı masayı terk etme" çağrısı yaptığı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le ilgili yeni bir açıklama yaparak "Akşener’in kendisini ve yanındakileri bir gözden geçirmesinde fayda var" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır lideri Sisi ile gündem olan fotoğrafıyla ilgili de "Bir süreç başlayabilir demiştik. Böyle bir sürecin başlaması için burada bir adım atılmış oldu ve hayırlısıyla görüşmeleri yaptık. Temennim odur ki, önce bakanlarımızla başlayan bir süreci, daha sonra inşallah üst düzey görüşmelerle iyi bir noktaya taşıyalım istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Pençe Kılıç Hava Harekatıyla ilgili ABD Başkanı Biden ve Rusya lideri Putin'le konuşup konuşmadığı sorusuna yanıt veren Erdoğan, "Ne Biden’la ne Putin’le herhangi bir görüşme yapmış değiliz. Fakat bizim her an bu bölgede bu tür şeyleri yapabileceğimizi zaten Biden da Putin de biliyor" dedi.

AA-20221121-29493505-29493504-CUMHURBASKANI_ERDOGAN_KATAR_ZIYARETI_DONUSU_UCAKTA_GAZETECILERIN_SORULARINI_YANITLADI

DÜNYA KUPASI MESAJI: FAIRPLAY RUHUNUN HAKİM OLDUĞU BİR ETKİNLİK OLARAK TARİHE GEÇMESİNİ DİLİYORUM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar ziyareti sonrası gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ev sahipliği için Katar Emiri Şeyh Temim’e teşekkür ederek, "2022 FIFA Dünya Kupası açılış törenini başarıyla düzenleyen Katar’ı tebrik ediyor, yaklaşık bir ay sürecek turnuvaya katılan tüm takımlara muvaffakiyetler diliyorum. Turnuvanın sportmenlik ruhuna uygun şekilde huzur ve güvenlik içerisinde tamamlanmasını temenni ediyorum. 1 milyondan fazla kişinin katılmasının beklendiği bu uluslararası spor etkinliği, İslam coğrafyasında düzenlenen ilk Dünya Kupası olması hasebiyle ayrı bir önem taşıyor" dedi.

AA-20221120-29488797-29488793-CUMHURBASKANI_RECEP_TAYYIP_ERDOGAN

Katar’la ilişkilerin mükemmel seyrettiğinin altını çizen Erdoğan, "Malumunuz, Meclisimizde kabul edilen tezkere çerçevesinde TCG Burgazada korvetimiz Katar karasularında görev yapıyor. Aynı şekilde Silahlı Kuvvetlerimizden çeşitli timler Kupa Kalkanı Harekâtı kapsamında Katar’da konuşlanmış durumdalar. Ayrıca çoğunluğu Çevik Kuvvet olmak üzere 2 bin 242 Emniyet Genel Müdürlüğü personelimiz de mesailerine Katar’da devam ediyor. Ziyaret ve tören vesilesiyle, Katar’da görevlendirilen bu personelimizin mesailerini başarıyla yerine getirdiklerini de görmüş olduk. Burada ülkemizi ve milletimizi temsilen görev yapan tüm güvenlik görevlilerimiz bizler için gurur kaynağıdır. Kendileriyle ne kadar iftihar etsek azdır. Açılış törenine katılan devlet başkanları ve üst düzey yetkililerle de bu vesileyle bir araya geldik. Dünya Kupasının bölgemize ve tüm insanlığa örnek teşkil etmesini, hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. Fairplay ruhunun hâkim olduğu, kardeşlik ve dostluk mesajlarının verildiği, gençlere umut ve güven telkin eden bir etkinlik olarak tarihe geçmesini diliyorum" dedi.

"SADECE HAVA HAREKATIYLA SINIRLI KALMASI SÖZ KONUSU DEĞİL"

Erdoğan, ’Irak ve Suriye’nin kuzeyine yönelik Pençe Kılıç Hava Harekatının kara harekatıyla devam edip etmeyeceği kamuoyunda çok merak ediliyor. Bir de Rusya’nın kontrolü altındaki bölgeleri Türk Silahlı Kuvvetlerine açtığıyla ilgili bir iddia var. Eğer bu doğruysa bu, terörle mücadele anlamında Moskova ve Ankara’nın ortaklaşa harekâtı bölgeye nasıl bir süreç getirecektir?’ sorusuna şu cevabı verdi:

"Şunu rahatlıkla söyleyebilirim; her şeyden önce Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki bu operasyon böyle rastgele -acaba kim ne der, nasıl olur diye- düşünülerek yapılmış bir harekât değil. Daha önce de söylediğimiz gibi, eğer ülkemize, topraklarımıza birileri rahatsızlık veriyorsa bunlara biz bedelini ödetiriz. Nitekim şu anda da birçok saldırı planlaması içinde olan veya bu tür saldırıları gerçekleştiren, tehdit oluşturan terör örgütleri var güneyimizde. Bu Irak tarafında da var, Suriye tarafında da var. Her zaman söylediğim gibi, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ derken bunu tabii boşu boşuna söylemedik. Zira beklenen, tasarlanan, planlanan saat geldiği anda da bu adımlar atıldı. Nitekim dün gece yapılan operasyon da bunun tam bir tecellisiydi. Çünkü bu terör örgütlerinin zararsız hale getirilmesi, yok edilmesi bizim şu anda güvenlik güçlerimizin başlı başına, olmazsa olmaz bir görevidir. Bunun sadece bir hava harekatıyla sınırlı kalması da söz konusu değil. Burada ne kadarlık bir güç Kara Kuvvetlerinden de buna katılması gerekir; bunu da zaten ilgili birimlerimiz, Savunma Bakanlığımız, Genelkurmayımız birlikte kararını verirler; istişaremizi yaparız, ondan sonra da adımlarımızı buna göre atarız. Zaten burada varlık gösteren ülkelerle de biz diplomatik ilişkilerimizi yaparak adımlarımızı ona göre attık ve atıyoruz."

"RUSLARIN SÖZÜ VARDI, MAALESEF YAPMADILAR, YAPAMIYORLAR"

’Terörün kaynağı aslında bu son İstiklal Caddesi’ndeki saldırıda Ayn El Arap bölgesiydi. O bölgeye biraz dikkat ettiğimiz zaman Fırat’ın doğu ve batı kanadı arasında, Fırat Kalkanı bölgelerinin arasında kalan terör işgalindeki tek bölge. Bir tarafında Cerablus bir tarafında Tel Abyad var. Arada kalmış bir bölge. Oradan sızmalar oluyor. Son örnek İstiklal Caddesindeki saldırı oldu. O bölgenin de Fırat Kalkanı bölgelerine dahil edilmesi bu operasyonların gündeminde var mı?’ sorusu üzerine Erdoğan şöyle dedi:

"Her zaman zaten o bölge hedefler arasında yer almıştır ve atılan adım da zaten buna göre atılmıştır. Nitekim bu defa da yine aynı şekilde bu hedefte iki önemli bölge vardı. Bunun bir tanesi Irak’ın kuzeyi, bir diğeri de Suriye’nin kuzeyi olan bölgelerdi. Bu bölgelere yönelik adımlarımızı attık ve atmaya da buna devam edeceğiz. Ruslarla da 2019’da Soçi’de yapılan bir anlaşmamız var. Onların bölgedeki teröristleri temizleme sorumlulukları vardı. Maalesef birçok kez kendilerine tekrar tekrar hatırlatmamıza rağmen bunu yapmadılar, yapamıyorlar. Biz de bunlara karşı sessiz kalmayacağımızı, herhangi bir şekilde kendileri yapamadığı takdirde oradaki teröristlere karşı adım atacağımızı söyledik. Dün de bu çerçevede Kobani’de yuvalanan teröristlere karşı 12 hedefi vurmak suretiyle orada etkisiz hale getirdik. Burada herhangi bir tehdit yok. Bu harekâtın sürekliliği söz konusu. Karadan ve havadan gereken neyse yaptık. Bundan sonra da yapacağız."

AA-20221121-29493505-29493503-CUMHURBASKANI_ERDOGAN_KATAR_ZIYARETI_DONUSU_UCAKTA_GAZETECILERIN_SORULARINI_YANITLADI

"TERÖRİSTLER AVUCUMUZUN İÇİNDE"

Erdoğan, ’Türkiye’ye yönelik terör odaklarına ve tehditlere karşı hem sahada hem diplomasi sahasında liderliğinizde süren gerçekten çetin bir mücadele var. Teröre karşı mücadelede talep ve beklentiler uluslararası kamuoyunda yeterince karşılanmıyor. Siz de zaman zaman bundan şikâyet ediyorsunuz. Genel olarak baktığınızda terörle mücadele konusunda en fazla sıkıntı yaşadığımız siyasi merkezler neresi? Bir de İstiklal Caddesi saldırısıyla ilgili tüm bir fotoğraf ortaya çıktı mı?’ sorusuna şu cevabı verdi:

"Biz bu teröristleri yerinde etkisiz hale getirmeye yönelik bütün planlamalarımızı geniş kapsamlı olarak ele aldık ve buna göre de bu çalışmalarımızı sürdürdük, sürdürüyoruz. Tabii hangi aşamaya ne zaman geliriz, ne zaman geçeriz; bunlar ayrı konular. Ancak muhalefetin İçişleri Bakanlığımızı yermesi, ‘Sizin bunlardan haberiniz yok muydu?’ gibi ifadelerle eleştirilmesi tam bir garabet. Yani düşünün, öyle bir güvenlik teşkilatı ki 12 saat içerisinde işin failini ve bunların bağlantılı olduğu bütün kişileri, iltisaklı olduğu 50’ye yakın kişiyi evlerinde, bulundukları yerlerde, çalıştıkları yerlerde yakalamış, hepsini toplamıştır. İşin bir numaralı faili aynı şekilde hemen alınmıştır. Bütün bunlar yapıldığı halde kalkıp parlamentoda konuyla ilgili abuk sabuk böyle garip garip açıklamalar yapıyorlar. Tabii bu onların zülfü yarine dokunuyor. Şunu bir defa bilmeleri lazım; bundan sonra da sizin beraber dayanışma halinde olduğunuz bu teröristler her zaman için er veya geç ama bizim avucumuzun içindedir. Düşünün sadece İstiklal Caddesi’nde 100’ü aşkın kamera izlenmiştir, takip edilmiştir ve bu kameralar takip edildikten sonra da bunların hepsi toplanıp hemen gereken yapılmıştır. Bu tabii bizim güvenlik teşkilatımızın, İçişleri Bakanlığımızın, tüm kahraman polis teşkilatımızın ne denli güçlü olduğunun, güçlenerek yoluna devam ettiğinin de bir alametidir. Dolayısıyla ben güvenlik teşkilatımızla iftihar ediyorum. Dünya polis teşkilatının, Türk Polis Teşkilatının gücünü kabullenmiş olması ve “Türk Polis Teşkilatı dünyanın en saygın polis teşkilatıdır” demesi, herhalde rastgele bir tespit değil. Bu neyle oluyor? İşte bu tür uygulamalarla, gösterdikleri başarılarla oluyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde yakalayıp öldürdüklerini görüyoruz. Bizde ise öldürmeye yönelmiyor; canlı yakalamak, dinlemek ve nereyle iltisakları olduğunu, bütün bunları çıkarmak suretiyle bunların üzerine üzerine gittiler, gidiyoruz. İşte burada da olayın Suriye tarafından, nerelerden tevarüs ettiğini, nerelerden ülkemize sızdıklarını, hepsini tespit ettiler, çıkardılar ve üzerlerine üzerlerine de gidiyoruz. Şu anda yargılama süreçleri de devam ediyor".

"MAĞARALARIN HEPSİ BOMBALANIYOR"

’Harekatın kapsamına dair biraz daha bilgi paylaşmanız mümkün olur mu? Örneğin, Irak ve Suriye’de kaç kilometrelik bir alana, somut bir derinlik anlamında bu operasyon gerçekleşti? Nereler vuruldu? Kaç tane uçak bu operasyona katıldı? Şimdiye kadar nasıl bir bilanço ortaya çıktı?’ sorusuna Erdoğan'ın şu cevabı verdi:

"Pençe Kılıç Hava Harekatının icrasında 70 kadar muharip ve destek uçağımız ile İHA’lar hep birlikte görev aldılar. Bu başarılı operasyonu bu şekilde 70 kadar muharip ve destek uçağımız, İHA’lar hep birlikte gerçekleştirdiler. Harekatta, Suriye ve Irak kuzeyinde ülkemizi, milletimizi ve hudut güvenliğimizi tehdit eden teröristlere ait barınak, sığınak, mağara, tünel, mühimmat depolarıyla sözde karargâh ve eğitim kamplarından oluşan toplam 89 hedef başarıyla imha edildi. Bu sıradan bir olay değil. Burada çok sayıda terörist etkisiz hale getirildi. Bunlar mağaraların içinde. Bu mağaraların hepsi bombalanıyor. Orada kimin öldüğü, kimin etkisiz hale geldiği, bunların hepsi daha sonra çıkacak. Şu anda gelinen noktada Irak kuzeyinde yaklaşık 140 kilometre derinlikte 45, Suriye’de ise yaklaşık 20 kilometre derinlikte 44 terör yuvası tam isabetle vuruldu. Harekata katılan unsurlarımız hamdolsun vukuatsız olarak tekrar görev mahalline döndüler. Operasyon sürerken sabaha doğru 04.00’te Hulusi Paşa’yla görüştüm, son durum nedir bana anlattı. Bu şekilde başarılı bir operasyonla geceyi kapamış olduk."

AA-20221120-29484679-29484678-CUMHURBASKANI_ERDOGAN_PENCEKILIC_HAVA_HAREKATININ_EMRINI_VERDI

BIDEN'LA OPERASYONLA İLGİLİ KONUŞMA OLDU MU? "HER AN YAPABİLECEĞİMİZİ BİLİYORLAR"

’ABD Başkanı Biden’la Bali’de görüştünüz. Rus lider Putin’le de sürekli temas halindesiniz. Bu operasyonla ilgili konuştunuz mu? Tavırları ne oldu?’ sorusuna Erdoğan'ın yanıtı şu şekilde oldu:

AA-20221115-29443882-29443872-G20_LIDERLER_ZIRVESI

"Biz bu operasyonla ilgili ne Biden’la ne Putin’le herhangi bir görüşme yapmış değiliz. Fakat bizim her an bu bölgede bu tür şeyleri yapabileceğimizi zaten Biden da Putin de biliyor. Nitekim bu olayda da olduğu gibi, her zaman söylüyoruz ya, bir gece ansızın gelebiliriz... Türkiye’nin güvenlik teşkilatı, bizler icazetli çalışmıyoruz. Biz eğer bir adım atacaksak bunun kararını veririz ve bu adımı da atarız. Bu konuda Amerika artık bizi bilmesi lazım. Herhalde biliyordur. Bundan sonraki süreçte zaten bizim çok daha önemli adımları kararlı bir şekilde nasıl atacağımızı, atmamız gerektiğini de inşallah hepsi görecek. Bizim tabii üzüntümüz şu; biz Amerika’yla NATO’da beraberiz. Ancak binlerce araç, gereç, mühimmat, silah bütün bunları Suriye’deki terör bölgesine maalesef bu Amerika göndermiştir. Bu sayın Obama döneminden itibaren olmuş, Trump döneminde sürmüş, Biden döneminde de devam etmektedir. Peki biz bunu onlarla paylaştık mı? Evet paylaştık. Ben bunları Obama’yla da paylaştım, Trump’la da paylaştım, Biden’la da paylaştım. Kendilerine “Biz sizinle NATO’da beraberiz, iki önemli müttefikiz. Bize böyle bir tehdit güneyden geldiğine göre siz buradaki terör örgütlerine bu destekleri vermek suretiyle bizi sıkıntıya sokuyorsunuz. Tabii biz bu sıkıntıları yaşayamayız. Gerektiğinde bunlara gereken cevabı da vermek durumunda kalacağız” dedim. Tabii bir şey söyleyemiyorlar. Biz de gerekeni bu noktada yaptık, yapıyoruz, yapmaya da yine devam edeceğiz. Buralardan asla taviz veremeyiz, çünkü bu tür tavizler ülkemiz için sıkıntıdır."

"HANGİ LİDERLE GÖRÜŞSEK BİZE AYNI ŞEYİ SÖYLÜYORLAR"

’Operasyonlar için “Bir gece ansızın” sözünü aslında siz yeni kullanmıyorsunuz. Birkaç senedir kullanıyorsunuz. Artık operasyonun şiarı haline geldi. Hakikaten de verdiğiniz talimatlarla bu bir gece ansızın gerçekleşiyor. Siz bunu birkaç senedir söylemenize rağmen bu operasyonlar özellikle 2016 Ağustos’tan bu yana yoğun bir şekilde devam ederken, Türk Silahlı Kuvvetleri en operasyonel dönemini yaşarken, içeriden birileri de “Seçimler yaklaşıyor, seçimlere yaklaşıldığı için de Cumhurbaşkanı bunu içerideki siyaset için kullanıyor” yorumunu yapıyorlar. Bunlara karşı değerlendirmeniz ne olacak?’ sorusu üzerine Erdoğan şöyle dedi:

"Bunlara karşı yapabileceğimiz aslında herhangi bir değerlendirme yok. Çünkü biz terörle mücadeleyi yeni başlatmadık ki... Düşünün, yıllar öncesinde terörün durumu neydi? Sorunlarda listenin başında terör vardı değil mi? Peki şimdi sorunları şöyle bir gözden geçirdiğiniz zaman terör hangi sırada? Şimdi aşağılara indi. Peki ekonomide durum ne? Buyurun işte en son Merkez Bankasının döviz rezervi 123 milyar dolara ulaştı. Bu ay sonuna kadar döviz rezervimiz belki 130 milyar doları bulacak. Ey muhalefet, biz bu rakamlara yabancı değiliz. Başbakanlığım döneminde bizim döviz rezervimiz 135 milyar dolara kadar çıkmıştı. Türkiye buna yabancı değil. Biz bunu yeniden evelallah yakalayabiliriz, üstüne de çıkabiliriz. Bu adımları da atacağız. Tabii bunlar bütün bu provokatif yaklaşımlarıyla zannediyorlar ki böyle dersek biz iktidarı çökertiriz. Hayır, bunların hiçbirisiyle bizi çökertemezsiniz. Çünkü biz emin adımlarla, dünyanın da bu noktada güvenini sağlamak suretiyle yolumuza devam ediyoruz. Hele hele Rusya-Ukrayna savaşındaki tavrımız, dünyaya verdiğimiz mesaj, açtığımız tahıl koridoru, bununla birlikte gübreydi, amonyaktı vesaire buna yönelik attığımız adımlar ortada. Bütün bunların neticesinde, hangi liderle görüşsek hepsinin bize söylediği şu; “Gerçekten çok büyük işler başardınız. Çok büyük işler başarıyorsunuz ve sizlerle beraber dünya şu anda rahat bir nefes alıyor.” İşte bu akşam Guterres’le yine yan yanaydık, konuştuk. O da yine teşekkürlerini, şükranlarını bildiriyor. “Eğer Türkiye bu işin içerisinde olmasaydı biz bu işi başaramazdık” diyorlar. Peki muhalefetten böyle bir şey duydunuz mu, duyuyor musunuz? Bir teşekkür var mı? Yok. Çünkü bizde muhalefet, olumsuzluklar üzerine kuruludur, hakkı teslim etme üzerine değil. Onlar ister kabul etsin ister kabul etmesin, biz yolumuza devam ediyoruz. Sayın Putin, bana şu teklifi yaptı; “Az gelişmiş ülkelere yani fakir ülkelere biz ücretsiz olarak bu tahılı gönderelim.” Biz de mutabıkız dedik. Hatta öyle bir planlama yaptık ki biz icabında buğdayı alırız, Türkiye’de bunu una çeviririz, ondan sonra da un olarak bunu o az gelişmiş ülkelere göndeririz. Guterres’le de konuştuğumuz gibi, şu anda bunu buğday olarak alıp una çevirmek ve az gelişmiş ülkelere, fakir ülkelere bizim un olarak bunu göndermemiz de o insanların bize olan hayır duasını artıracaktır."

thumbs_b_c_01c700b197357a3bf7057df796a5620b

SİSİ'YLE FOTOĞRAFI GÜNDEM OLMUŞTU! "KENDİLERİNDEN TEK İSTEĞİMİZ..."

Erdoğan, ’Tüm Türkiye şu an Sisi ile görüştüğünüz fotoğraf karesini konuşuyor. Gerçekten çok merak ediliyor, ne konuşuldu, bir süreç mi başladı? Daha önce bu konuya ilişkin açıklamalarınız olmuştu “normalleşme adımları atılabilir” diye. Dünya Kupası’nın önüne geçti bu kare. Ne söylersiniz buna ilişkin?’ sorusuna şu yanıtı verdi:

AA-20221120-29488153-29488151-CUMHURBASKANI_RECEP_TAYYIP_ERDOGAN

"Bir süreç başlayabilir demiştik. Böyle bir sürecin başlaması için burada bir adım atılmış oldu ve hayırlısıyla görüşmeleri yaptık. Temennim odur ki, önce bakanlarımızla başlayan bir süreci, daha sonra inşallah üst düzey görüşmelerle iyi bir noktaya taşıyalım istiyoruz. Çünkü olaya ben şöyle bakıyorum, Türkiye-Mısır arası, bir liderler buluşması değildir, Türk milleti ile Mısır halkının geçmişteki birlikteliği bizim için çok önemlidir. Yeniden niye olmasın, yeniden niye başlamasın? Bunların sinyalini verdik. İnşallah fevkalade bir hal olmadıktan sonra bu adımı hayırlısıyla atarız. Bizim tabii kendilerinden tek isteğimiz; bu görüşmelerle birlikte, bize karşı Akdeniz’de tavır içinde olanlara yönelik burada biz barışı ikame edelim, onunla beraber yolumuza inşallah devam edelim."

"AKŞENER'İN GÖZDEN GEÇİRMESİNDE FAYDA VAR"

’Siz, Sayın Akşener’e “masayı terk etmek üzere konumunu gözden geçirmeli” dediniz ancak Akşener “kumar masasında olmadık, bundan sonra da olmayacağız” diye bir karşılık verdi. Bu cevabı nasıl buldunuz?’ sorusunu Erdoğan şöyle cevapladı:

"Böyle bir cevap mı olur? Şimdi bu ne demektir? 6’lı masa alışveriş yapmıyor mu? Bir bana, bir sana demiyor mu? Hatta “şu kadar bakanlık filancaya verilebilir” denmiyor mu? Kumar budur. Bunu kalkıp da Cumhur İttifakı’na yıkmaya çalışırsan Akşener; ne Tayyip Erdoğan’ın hayatında böyle bir şey var ne de Bahçeli’nin hayatında böyle bir şey var. Biz işimize bakıyoruz. Bizim tek derdimiz bu ülkeye hizmet. Bu ülkeye hizmette de bizim geldiğimiz yerler neresidir belli. Hayaliniz dahi bizim ulaştığımız yere ulaşamaz. 20 yıl bunun çok açık ispatıdır. Altyapıda, üstyapıda, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, tarımda, dış politikada nereye geldiğimiz, hepsi ortada. Öyleyse bu çalışmayı, Cumhur İttifakı’nın attığı bu adımı nasıl bir kumar oyunuyla özdeş hale getirmek istersin? Bu olacak iş mi? Onun için Akşener’in kendisini ve yanındakileri bir gözden geçirmesinde fayda var."

"EKVADOR'U BEĞENDİM, GÜÇLÜ BİR TAKIM"

Erdoğan, ’Futbolu çok sevdiğinizi biliyoruz. Dünya Kupası’nın açılış maçında Fenerbahçe’de oynayan Valencia’nın iki golüyle Ekvador galip geldi. Şampiyonada keşke Türkiye de olsaydı diyoruz tabii ki. Ama favoriniz hangi ülke?’ sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Bunlar daha ilk maçlar. Buradan bir tespit yapabilmek, şu favoridir demek kolay bir iş değil. Her şeyden önce bu takımları tam tanımıyoruz dersek yeridir ama bazı ülkeler var ki geçmişinden bugüne bu işlere hep damga vurmuş; Brezilya gibi, Arjantin gibi, Uruguay gibi... Tabii şimdi bakıyorsunuz bu ülkelerde de değişiklikler var. Yani şu anda bu ülkelerin durumu nedir, onlar da belli değil. Onun için bir defa ilk maçlar bittikten sonra havayı bir görmek lazım. Ondan sonra belki bir karara varılabilir. Mesela ben bu akşam gerçekten Ekvador’u beğendim. Güçlü bir takım. Öbür tarafta Katar da ilk defa böyle bir şampiyonaya katılıyor. Örneğin bu grup bayağı güçlü bir grup. Burada Hollanda var, Senegal var. Bunlar hep güçlü takımlar. Sıradan takımlar değil. Onun için ilk maçları görmek lazım. Ondan sonra da “Bu işi şu ülke götürür” deriz."

’Biz ülkemizde çok güzel spor organizasyonları düzenledik. 2028 ve 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası için de dosyamızı teslim ettik. Türkiye’nin bu konudaki girişimleri ve çalışmaları nasıl ilerliyor?’ sorusu üzerine Erdoğan şunları söyledi:

"Biz hem 2028 için hem sonrası için müracaatımızı yaptık. Türkiye olarak hem dünyada en modern ve en yeni statlarımızla hem teknik açıdan güçlü yönlerimizle hem kapasitemizle bu organizasyonların en iyisini düzenleyeceğimizden şüphemiz yok. Türkiye’nin organizasyon becerisi zaten tüm dünyanın malumu. Bununla birlikte tabii biliyorsunuz 2023 Şampiyonlar Ligi finali de Haziran ayında İstanbul’da oynanacak. Artık Türkiye bu konularda talep eden değil, talep edilen bir ülke. O yüzden biz kendimize güveniyoruz. Geçtiğimiz yıl 200’den fazla uluslararası organizasyon yaptık. Hakikaten her bir farklı branşa hitap eden altyapı en güzel şekilde ülkemizde mevcut. İnşallah bundan sonra da futbolda da dünya futbolu adına bir kazanım olur diye düşünüyorum. Bir de özellikle şu önemli. Mesela Türkiye’nin İskoçya ve Çekya ile maçlarını seyrettim. Bu iki maçta da takımı daha toparlanmış gördüm, daha diri gördüm. Tabii bir de takımımız şu anda daha gençleşmiş bir takım ve farklı bir havası var. Bu havayla da inşallah devamlı kendini toparlaması ve önümüzde yapılacak olan resmi maçlardan da başarıyla çıkması özgüvenini artıracaktır. Kendilerine başarılar diliyoruz. Kaldı ki bayağı genç bir takımımız var. İnşallah bu genç takımımızla bizler, ’dünyada biz de varız’ dedirtebiliriz."


Mynet Youtube

En Çok Aranan Haberler