Taraf gazetesinin haberine göre, Niyazi Buldan önceki gün İkitelli’de arkadaşını evine bırakmak için arabasıyla yola çıktı. Saat 04:00’tü. Yol kontrolü yapan polisler Buldan’ın aracını durdurdu, Genel Bilgi Taraması (GBT) yaptı. Buldan hakkında ne arama ne de gözaltı kararı vardı. Ancak yine de 33 yaşındaki iki çocuk babası Buldan’ı İkitelli Mehmet Akif Polis Merkezi’ne götürdüler. “Ben bir şey yapmadım, bir suç işlemedim, aranmam falan da yok” diyen Buldan, karakol girişinde “Neden direniyorsun” denerek darp edildi. Şiddet, nezarethanede tekme ve yumruğa dönüştü. Elleri kelepçeli haldeyken dövülen Buldan, boğazı sıkılarak bir süre nefessiz bırakıldı.
**Evin kapısında yere yığıldı**
Tüm bu işkenceden sonra yarı baygın hale gelen Niyazi Buldan hastaneye götürülmesi gerekirken, polis tarafından karakolun önünden hiçbir şey olmamış gibi dolmuşa bindirilerek evine yollandı. Buldan, güç bela evinin kapısına kadar gidebildi ama annesinin kapıyı açmasından sonra yere yığıldı. Buldan’ın karakolda gördüğü şiddetin boyutu, annesi tarafından götürüldüğü Bakırköy Sadi Konukoğlu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki ilk muayeneden sonra net bir şekilde ortaya çıktı. Buldan’ın göğsüne aldığı darbeler nedeniyle iki kaburgasının kırıldığı, kırık kaburgalardan birinin karaciğere saplandığı, ayrıca boğazında, karnında ve vücudunun değişik yerlerinde darp izi olduğu belirlendi. Niyazi Buldan şu anda hastanenin yoğun bakım ünitesinde yaşam savaşı veriyor.
**“Polisler önce küfretmiş”**
Ağabeyinin karakolda yaşadıklarını Taraf ’a anlatan Nazmican Buldan polislerin kendilerine “Buldan” soyadından dolayı kimlik kontrollerinde sürekli kötü davrandığını da söylüyor. Buldan 1994 yılında kaçırılarak öldürülen Savaş Buldan ve halen BDP milletvekili olarak Meclis’te görev yapan eşi Pervin Buldan’la aynı soyadını taşımanın bir suç olmadığnı şu şekilde anlatmak zorunda kalıyor: “Biz sadece Muşluyuz, BDP milletvekili Pervin Buldan’la bir alakamız yok. Aynı aileden olsak da suçlu mu olacağız. Böyle saçmalık olur mu? Polis üniformasını, güvenliğinden sorumlu kişilere işkence etmek için kullanıyor. Kardeşim, o haldeyken yolda, dolmuşun içinde ölebilirdi. Hastaneye götürmediler bari biri gelip özür dileseydi. Bunu hak edecek hiçbir şey yapmadık.”
Baba Şükrü Buldan, doktor raporuyla beraber Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na giderek görevli tüm polisler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
Anne Gülsenem Buldan da “Adam öldüren kişilere bile işkence yapılmazken suçsuz oğluma işkence yapılmış. Bize bunu yapanların peşini asla bırakmayacağım” diye konuştu.
Şehit Zeki Kaya Polis Merkezi ise önlemini almış! Karakoldaki polisler, olayla ilgili gözaltı defterinde kaydın bulunmadığını, bazı iddiaların olduğunu, şikâyeti olanların savcılığa başvuru yapabileceğini söylemekle yetiniyorlar.
BİZE ULAŞIN
