HABER

TBMM başkanı Arınç, Washıngton'da

WASHINGTON (İHA) - ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Denis Hastert'in davetlisi olarak ABD'nin başkenti Washington'da bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç, Amerikan Kongresi'nin, tarihi konularda yargıda bulunmaya mecbur edecek bir konuma sokulmasını yanlış bulduğunu söyledi.

ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından Stratejik ve Uluslararası Etüdler Merkezi CSIS'te bir konuşma yapan Arınç, "Yerel kaygılarla siyaset yapanlar, kimi zaman yasama organlarını siyasete alet etme gayreti içine girebilmektedir. Bu noktada ABD Kongresi'nin tarihi konularda yargıda bulunmaya mecbur edecek bir konuma sokulmasını yanlış bulduğumuzu belirtmek isterim. Bu gibi dar görüşlü girişimlere karşı çıkmak gerek, tarihe karşı nesnel olunması gerektiğine inananlar gerek Türkiye-ABD ilişkisine önem verenler dahil hepimizin görevi olmalıdır" diye konuştu.

Arınç, bir gazetecinin, Boğaziçi Üniversitesi'nin düzenleme girişiminde bulunduğu sözde Ermeni Soykırımı konulu konferansa hükümetten gelen tepkilere ilişkin sorusuna üzerine, farklı görüşten insanların Boğaziçi Üniversitesi konferansında konuşma isteminin, ifade özgürlüğü kapsamında doğal karşılanması gerektiğini belirtti. Türkiye tarihinde soykırım yaşanmamış olduğunu da vurgulayan Arınç, Türkiye'nin Ermeni iddialarını tartışma konusu olmaktan çıkartmak istediğini de belirterek, İsviçre ve Fransa'da soykırımı kabul etmemenin bile suç teşkil ettiğini ve bu tutumun ifade özgürlüğü kavramıyla bağdaşmadığını belirtti.

Arınç, "Türkiye'de de benzer bir olay yaşanmıştır. Boğaziçi Üniversitesi bir konferans hazırlığı yapmış, bununla ilgili Meclis'te gündem dışı bir konuşma yapılmıştır. Sayın Adalet Bakanı, bu konferansı düzenlemenin, 'Türk halkına ihanet etmek olacağı' gibi sözler sarf etmiştir. Boğaziçi Üniversitesi, ne planladı bilmiyorum. Bilmem de gerekmez. Ancak orada farklı şeyler konuşulacaksa bu, ifade özgürlüğü çerçevesinde doğal karşılanmalıdır" dedi.

"KERKÜK, ETNİK UNSURLARIN BİRİNİN HEGEMONYASI ALTINA GİRMEMELİ"

Irak'ın önünde zor bir dönem olduğunu belirten Arınç, Ovaköy'de ikinci sınır kapısı açılmasının Türkiye'nin Irak'a olan desteğinin artırılmasında önemli rol oynayacağını da

belirtti.

Türkiye'nin Irak konusunda beklentileri ve endişeleri olduğuna da değinen Arınç, "Türkiye ve ABD'nin insanlığın terör belasından arındırılması için her zamankinden daha sıkı bir işbirliği içinde olması gerektiğine inanıyorum. Türkiye'nin laik, demokratik çağdaş varlığını hedef alan PKK terör örgütünün Irak'ta yer bulamaması ülkemiz olduğu kadar uluslararası boyutta terörle mücadelenin gerçek başarısı bakımından da büyük önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı.

Irakta 30 Ocak seçimlerinin yeni bir dönem başlattığını da belirten Arınç, "Bu seçimler eksik olmuştur, hatalar yapılmıştır, Türkiye dahil bazı grupların önerileri göz ardı edilmiştir. Ancak seçim seçimdir" diye konuştu.

Seçim sonrası yaşananların çok önemli ve ileriye atılmış adımlar olduğunu belirten Arınç, Irak Başbakanı İbrahim Caferi ile görüşmelerinde "Kerkük'ü sadece bir Türkmen şehri olarak değil, Irak şehri olarak gördüklerini" belirttiklerini söyledi. Arınç, " 'Kerkük, etnik unsurlardan birinin hegemonyası altına girmemeli' görüşümüzü belirttik" diye konuştu.

Türkiye'nin, Ortadoğu'da barışın İsrail-Filistin uyuşmazlığının çözümüyle sağlanabileceğine inandığını söyleyen Arınç, Geçmiş yıllarda yaşananları tekrarlamanın gereksiz olduğunu Filistin'in yeni lideri Mahmud Abbas ile barış döneminde yeni bir dönem başladığını belirterek, "Bu sürecin desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Tüm dünya Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'a destek vermeli. Abbas'ın ve Filistin halkının buna ihtiyacı var" şeklinde konuştu.

Bülent Arınç ayrıca, 1 Mart tezkeresi ile ilgili kendisinin en çok eleştirilen kişilerden biri olduğunu da belirterek, "Tezkere öncesi ABD'li yetkililer bizi tatmin eden açıklamalarda bulunmadılar. 'İstiyoruz, olsun' şeklinde bir tutumu, Türk halkı kabul etmez. Meclislerin verdiği karar ne olursa olsun saygı duyulmalı" dedi.

Arınç, 1 Mart tezkeresinin hayırlara vesile olduğuna da inandığını söyleyerek, "Türk-ABD ilişkilerinde yeni sağlıklı bir dönem başladı. Birbirimizi daha iyi, dürüstçe tanımış olduk. Bundan sonra ilişkiler, hayaller üzerine değil, yere daha sağlam basarak yürüyecek" dedi.

En Çok Aranan Haberler