HABER

'Terör sorununu çözmek için...'

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, "Çözüm süreciyle ilgili atmış olduğumuz adımlar doğru yolda olduğumuz göstermektedir" dedi.

'Terör sorununu çözmek için...'

SİVAS (İHA) – Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası 18. Danışma Kurulu toplantısına katıldı. Bakan Yılmaz toplantıda çözüm süreci ile ilgile önemli değerlendirmelerde bulundu. Terör sorununa çözüm bulmak için milli birlik ve kardeşlik projesini başlattıklarını belirten Bakan Yılmaz, “Ülkemizin öncelikli sorunu terör sorunu yıllardır süren bir terör sorunu ve onun çevresinde yer alan sorun yumağı mevcut bu sorunu çözmek için milli birlik ve kardeşlik projesi başlattık. Bu projesinin esası yetmiş beş milyon eşit ve birinci sınıf vatandaş kabul ederek temel hak ve hürriyetlerde çağdaşlık seviyesini yakalamaktır. Bu süreç bu bahar ayında ülkemizi yeni bir aşamaya yeni bir umuda taşımıştır. Kavga eden iki kişi barışır illaki barış kelimesini kullanması için savaş olmasına gerek yoktur. Bu yolun zor ve sabır gerektirdiğini biliyoruz ancak bu sorunun yolunun aydınlık olacağına dair inancımız tamdır çünkü millet bunun arkasında 30 yıllık bir kanlık bıçaklı bir çatışma içerisinde on binlerce kayba rağmen birlik ve beraberliğini devam ettiren bir halkın varlığı ülkemizin en büyük güvencesidir. Bu birlik ve beraberliği biz millet olarak en zor zamanlarda gösterdik” dedi.

Çözüm süreciyle ilgili gelen tepkileri anlayışla karşılamak gerektiğini belirten Bakan Yılmaz, “Çözüm süreciyle ilgili olarak atılan adımlar doğru yolda ilerlediğimizi göstermektedir. Herkesin bu ülkenin geleceğinde kendisine bir pay umut görmesi gerekir. Bu süreçle birlikte ülkemizin sorun çözebilen kapasitesi kendi yaralarını tedavi edebilmesi ortaya çıkınca Türkiye daha da büyüyecek daha da güçlenecektir. Bir çözüm ve değişim sürecinden geçiyoruz. Bu süreçte şehit ve gazi ailelerini anlamak mümkün ateş düştüğü yeri yakar canı yanan ilk anda karşıdakinin canını biraz daha fazla yanmasını ister ilk anda verilen bu tepkiyi de anlamak lazım benim oğlum şehit oldu teröristlerle konuşulmasın veya benim kardeşim teröristlerle mücadele etti boşuna mı kaybetti ayağını diyenlerde var şehitlik gayesi inancımıza göre peygamberlikten sonra en yüksek makam gazilerde şehitler gibidir. Buna inananın başka bir şeye talip olması beklenemez vatan sevgisi imandandır vatan için verilen boş yere verilmiş olmaz. Yanan canın karşısında daha fazla can yakılması mevcut yarayı azaltmadığı gibi mevcut yarayı iyileştirmez sadece aynı türden yaraları artırır ülkemizin toplam yarasını büyütür. Ateşin ateş ile söndürüldüğü nerede görülmüş bizim acıları yarıştırmamız değil acılara son vermemiz gerekir. Milli birlik kardeşlik projesinin bir amacı da budur yeni şehitler olmaması için ocaklara ateş düşmemesi için neler yapabiliriz hep beraber 75 milyon herkesin fikrim var diyenin bunu düşünmesi ve bu yolda çalışması gerekir” diye konuştu.

Barışın gelmesinden korkanları olduğunu ifade eden Bakan Yılmaz, “Biliyorsunuz en çok şehit cenazesine katılmış bir kardeşinizim istisnalar hariç bu şehit cenazelerinde en çok dile getirilen talep ben yandım başkası yanmasın, benim evime ateş düştü Allah başka kimsenin evine ateş düşürmesin ve sizlerde duymuşsunuzdur bu son şehidimiz oldu son şehidin olabilmesi için kavganın sonlanması gerek kavga sürsün şehit olmasın demek işin doğasına aykırıdır. Kavga eden yumruk alır hiç yumruk yemek istemeyenin kavgaya girmemesi gerekir. Bu yılın başında bir şehit verdik o olayda karakol baskınında 14 tane terörist etkisiz hale getirildi. Sonuçta bir şehit veriyorsun on dört kişiyi de öldürüyorsun ama bir şekilde ikisi de bir şekilde bu ülkenin evladı ama biri terörist olan yolunu sapıtmış olan doğru yoldan çıkmış olanlar biz bir daha bir şehidimizin daha olmamasını istiyoruz akıl, irfan, insan bunu gerektirir ancak bizim gibi düşünmeyenlerde var kendi siyasi çıkarının üstünde tutanlar var. İşlerin daha iyiye gideceğinin endişesine kapılanlar var. Bu ülke batarsa batsın ülkemizi siyasi rakibimizi esenliğe çıkarmasın diyenler var adeta kaptana kızdık bu gemiyi batıralım diyenler var. Bu sürecin ülkeyi çözüme değil çözülmeye götüreceğini söyleyenler var bunları anlayabilmek mümkün değil bunlar kendi Elhamlarını korkularını millete mal etmek istiyorlar. Çözümsüzlük daha çok şehit gelmesi, daha çok ananın ağlaması, daha çok çocuğun yetim kalması, daha çok kadının dul kalması demektir. Çözümsüzlük ülkenin kaynaklarının birbirini öldürmesi için harcanması demektir çözümsüzlük istikrarsızlığın, huzursuzluğun artması demektir bu istenir mi açıkça bunu söyleyemiyorlar tutumlarının beden dillerinin anlattığı bu bunları Allah’a ve millete havale ediyoruz. Hakkın bir hesabı ve milletin şaşmaz bir hesabı vardır. Bir oğlu askerde bir oğlu dağda terör örgütüne katılmış analar ve babalar var batılı hak görüp savunanlar var gittiği yolun yanlış olduğunu bilmeyenler var bunları dikkate alarak bu kavganın sona ermesi bu milletin menfaatinedir” dedi.

CHP’Lİ VE AK PARTİ’Lİ VEKİL ARASINDA ÇÖZÜM SÜRECİ TARTIŞMASI

Toplantıda akil insanlar polemiği ve çözüm süreci ile ilgili Cumhuriyet Halk Partisi Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ile AK Parti Sivas Milletvekili Mesude Nursuna Memecan arasında tartışma yaşandı.

CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir yaşanan süreci eleştirerek, “Sürecinin adını doğru koymamız gerekiyor. Önce başka isimler bulduk Kürt açılımı dedik olmadı Oslo süreci dedik olmadı İmralı süreci oldu. Şimdi çözüm süreci ve barış süreci diyoruz ben merak ediyorum. Arkadaşlar barış süreci olabilmesi için savaşan iki taraf olması lazım önce kendimize haksızlık etmeyelim. Evet Türkiye’de 30 yıldır devam eden terör sorunu var. 30 yıldır Kürt yurttaşlarımızla bir kavgamı savaş mı varda bunun adına barış süreci koyuyoruz. Güvenle söylüyorum 30 yıldır PKK doğudaki Kürt kökenli yurttaşlarımızı sokamadı taki bugüne kadar ve bir terör örgütü 30 yıldır bu ülkeyi kan gölüne çevirdi. Eğer bu sürecin adını terörle mücadele koyacaksak olabilir o zaman soracağız yapılan bu sürece kamuoyunun desteği ne diye soracağız” ifadelerini kullandı.

AK Parti Sivas Milletvekili Mesude Nursuna Memecan Özdemir’in açıklamalarına tepki göstererek, “Ne Kürt, ne Alevi, ne Musevi ben şuyum diye ayrıştırılmadı. Biz daha demokratik bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Ve bununla da şimdi de başka bir mücadele dönemine girdik artık terör istemiyoruz anneler ağlasın istemiyoruz. Artık refah, huzur içerisinde yaşayalım istiyoruz. Bunun içinde çeşitli girişimlerde bulunduk şimdi de yeni bir girişime başladık. Bütün siyasi partilerimizi bu işe katılmak isteyen sanatçıyı, akademisyeni, iş adamını hepsini davet ettik sizleri de davet ettik ama siz maalesef bu işte elinizi taşın altına koymak istemediniz. Onun için dışarıda kaldınız onun için içinizde isyan ediyorsunuz haklısınız” dedi.

Güncel haberler

En Çok Aranan Haberler