HABER

TÜRK EKONOMİSİNİN ASIRLIK ÇINARLARI - Bir asırdır gözlerden düşmedi

Salih Necati Emgen'in 1901'de Üsküdar Meydanı'nda ilk eczanesini açmasıyla hikayesi başlayan Emgen Optik, 71 yıldır da İstiklal Caddesi'ndeki yerinde, bürokrat, akademisyen ve ünlülerin de aralarında bulunduğu yerli ve yabancı müşterilerine gözlük hizmeti veriyor - 1978'den beri üçüncü kuşak Çetin Emgen yönetiminde faaliyetlerini sürdüren işletme, yetişen eleman ve teknisyenlerle sektöründe "okul" imajı kazandı - Emgen Optik üçüncü kuşak temsilcisi Çetin Emgen: - "Dedim ki 'ben butik iş yapayım.' Yani, herkes bilsin; burada hatasız gözlük yapılır. Zaten biliyorlar da... Babam, dedem zamanından gelme bir sistem bu" - "Müşterimiz olan bir annenin kucağında henüz bir yaşına girmemiş bir bebek vardı. O bebeğin de iki gözü doğuştan katarakt. Ameliyat olmuş. Geçici olarak ufacık bir gözlüğe yüksek konveks cam taktık. Annesini ilk defa gördü. Saatlerce annesini seyretti, minik parmaklarıyla annesinin yüzüne dokundu, onu inceledi. Annesi ağlıyor, babası ağlıyor, ben de ağladım" - Emgen Optik'in dördüncü kuşak temsilcisi Burak Emgen: - "İnovasyonla ilgili fırsat pencerelerine duyarlıyım. Ancak önceliğimiz, insanlara kaliteli işçilik sunmak ve Emgen kalitesini asırlar boyu yaşatmak"

İSTANBUL (AA) - MUSAB TURAN - Eczacı Salih Necati Emgen'in Üsküdar Meydanı'nda ilk eczanesini açmasıyla hikayesi başlayan Emgen Optik, bürokrat, akademisyen ve ünlülerin de aralarında bulunduğu yerli ve yabancı müşterilerine bir asrı aşkın süredir gözlük hizmeti veriyor.

Emgen Optik'in marka yolculuğu, Salih Necati Emgen'in 1901 yılında Selanik'ten İstanbul'a göç etmesiyle Üsküdar'da kurduğu "Eczane-i Salih Necati" isimli eczacı dükkanında başladı. Fenni gözlük satışı, o dönemde henüz gözlükçülük kanunu çıkmadığından yüksekokul mezunları olan eczacılara bırakılmıştı.

İzmir'de 1909'da düzenlenen Osmanlı Eczacılık Kongresi'ne imza atan 3 Müslüman eczacıdan biri olan Salih Necati Emgen, eczacılara gözlük satış yetkisinin verilmesinin ardından 1925 yılında majistral ilaç yapımının (atölyede üretilen ilaç) yanı sıra gözlük satışına da başladı.

Cumhuriyet'in kuruluş yıllarında Sirkeci'deki yeni yerine geçerek gözlükçü-eczacı olarak sektörde isim yapmaya başlayan Salih Necati, Üsküdar'da ürettiği ilaçları vapurla Sirkeci'ye getirerek burada satışını yaptı.

Eczacı Salih Necati, Soyadı Kanunu'nun çıkmasıyla Orta Asya Türk dillerinde "ilaç yapan, şifa veren" anlamına gelen "Emgen" ismini seçti.

- Rahmi Emgen, ilk optik cam üretimini gerçekleştirdi

Oğlu Rahmi Emgen'i de lisanslı bir eczacı olarak yetiştiren Salih Necati Emgen, 1948 yılında vefat etti. Rahmi Emgen ve eczacı olan eşi Ayşe Nezihe Emgen, eczacılığı bırakarak tamamen gözlükçülüğe odaklandı. Rahmi Emgen, 1948'de halen aynı yerde faaliyet gösteren Beyoğlu İstiklal Caddesi'ndeki Emgen Optik mağazasını açtı.

Tüm Gözlükçüler Derneği, yeni adıyla Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği'nin kurucu üyesi ve başkanı olan Rahmi Emgen, aynı zamanda ilk optik cam üretimini gerçekleştirdi.

- Yetiştirdiği zanaatkarlarla "optikçilerin okulu" oldu

Firma, 1978'den bu yana üçüncü kuşak Çetin Emgen idaresinde faaliyet gösteriyor.

Prensiplerini hiç değiştirmeyen, yetiştirdiği elemanlar ve teknisyenler ile "optikçilerin okulu" imajı kazanan Emgen Optik, 71 yıldır İstiklal Caddesi'ndeki yerinde, bürokrat, akademisyen ve ünlülerin de aralarında bulunduğu yerli ve yabancı müşterilerine gözlük hizmeti veriyor.

- Haci Bekir'den Emgen Optik'e jest

Emgen Optik üçüncü kuşak temsilcisi Çetin Emgen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Avusturya Lisesi'nden mezun olduktan sonra 1970'ten 1978'e kadar Viyana'da lisans ve doktora eğitimi gördüğünü, ardından babasından bayrağı devralarak Emgen kalitesini aynı seviyede tutmaya çalıştığını ve yetkin gözlükçüler yetiştirmeyi amaçladığını kaydetti.

Emgen, babası Rahmi Emgen'in Sirkeci'de bulunan dükkanı kapatarak İstiklal Caddesi'ne yönelmesini şöyle anlattı:

"Rahmetli babam Hacı Bekir'in torununa diyor ki, 'Deden, zamanında babam Salih Necati Emgen'e bir jest yapmış. Hacı Bekir, bu dükkanı almak istiyormuş ama bizim almamıza müsaade etmiş. Şimdi istiyorsan alabilirsin.' 'İstiyorum' deyince Hacı Bekir'in torunu satın alıyor dükkanı. Onun için Hacı Bekir'in Sirkeci'de iki tane yan yana dükkanı vardır. İkisi de yan yana, aynı malı satarlar, aynı büyüklüktedirler. Kimse bilmez ama sebebi budur. Sirkeci'deki dükkanın satışının ardından eczacı olan annem ile babam İstiklal Caddesi'ndeki bu 5 katlı dükkanı alıyor ve tüm faaliyetlerimizi, kalitemizi konuşturduğumuz yer burası oluyor."

Babası Rahmi Emgen'in titiz bir zanaatkar olduğunu belirten Emgen, "Babam çok çalışırdı, bir işkolikti. Cumartesi de dahil olmak üzere akşam geç saatlere kadar çalışırdı. Yılda sadece bir hafta tatil yapardı." diye konuştu.

- Numaralı cam ihracatı yaptı, Swarovski'nin Türkiye temsilciliğini aldı

Çetin Emgen, babası Rahmi Emgen'in 1955'lerde bir ortağıyla beraber yerli optik imalatına başladığını ifade ederek, Suriye, Irak ve Belçika'ya numaralı cam ihracatına başladıklarını bildirdi.

O dönemde Adnan Menderes öncülüğünde ekonomide serbestleşme adımlarının atılmasıyla ithalatın kolaylaştığını dile getiren Emgen, babasının, ortağı batınca üretim ve ihracatı bıraktığını anlattı.

Rahmi Emgen'in Avusturyalı optik cam şirketi Swarovski'nin Türkiye temsilciliğini aldığını, kaliteli, numaralı cam ve çerçeve markalarını Türkiye'ye getirdiğini aktaran Emgen, babası Rahmi Emgen önderliğinde iş anlayışını "müşteri odaklı, kaliteli hizmet" felsefesiyle şekillendirdiklerini ifade etti.

- "Çalışanlar gözlükte sağ camı sola, sol camı sağa takınca şubeyi kapattım"

Emgen Optik üçüncü kuşak temsilcisi Emgen, zaman zaman şube açıp büyümemesinin arkadaşları tarafından eleştirildiğini, şubeleşmenin ister istemez kalitede gerileme anlamına geldiğini belirterek, ulaştıkları kalite seviyesini korumak için butik kalmayı tercih ettiklerini söyledi.

Emgen, devamla şunları kaydetti:

"Aslında büyümeyi, şubeleşmeyi hiç düşünmedim değil. Ancak benim ikiz kardeşim ve babam birer yıl arayla vefat edince çok çalıştım. Cumartesileri de dahil çok çalıştım. 3 satış noktasının sorumluluğunu birden aldığım dönemde çok yıprandım. Beni kim kurtardı? Bir müşteri geldi, genç bir hanım... Dedi ki 'Çetin Bey, sizin çocukluktan beri müşterinizim, bir gözlük aldım Nişantaşı'ndaki dükkanınızdan, mutlu değilim.' 'Bakayım' dedim. Reçeteleri kontrol ettim. Nişantaşı'ndaki dükkanda çalışanlar sağ gözü sola, sol gözü sağa takmışlar. Çok büyük bir hata. Hemen düzelttik verdik.

Kadın gittikten sonra atladım taksiye, gittim Nişantaşı Emgen'e... Emgen'le ilgili ne varsa topladım. Ertesi gün de Maliye'ye 'Ben kapatıyorum burayı' dedim, öyle kapattım. Tabii çocukların hakkını ödedik. Levent'teki yeri de kapatınca benim üzerimde kalite anlayışımdan kaynaklanan fazla sorumluluk gitti. Dedim ki 'ben butik iş yapayım.' Yani, herkes bilsin; burada hatasız gözlük yapılır. Zaten biliyorlar da... Babam, dedem zamanından gelme bir sistem bu. Kendimi hep şöyle mukayese ettim. Londra'da Trafalgar Meydanı vardır. Onun kenarından daracık bir sokak... İçeriye girdiğiniz zaman 15-20 metrekarelik bir gözlükçü dükkanı vardır. Kraliçenin gözlükçüsü... Saraydan telefon ederler, bavullarını toplar ve gider."

- "Annesini ilk defa gördü"

Çetin Emgen, zaman içinde optik piyasasında "Emgen işçiliği" diye bir kalite standardının ün kazandığını ifade ederek, ortası ince, kenarları kalın konkav camları el işçiliğiyle işlemeyi başardıklarını, müşterilere, parlama yapmayan, rahatsızlık vermeyen en doğru gözlükleri sunduklarını aktardı.

İş hayatında çok duygusal anlara da şahit olduğunu dile getiren Emgen, bu mesleğin kendine has başka mutlulukları olduğunu söyledi. Emgen, ömrü boyunca unutamadığı 2 anısını da şöyle anlattı:

"Bir gün 80 yaşında bir hanımı getirdiler. Doğuştan iki gözü de katarakt. Cerrahiyeye getirmişler, kataraktlarını almışlar. Çok yüksek konveks camlı gözlükler lazım. Çok yüksek konveks camlı gözlüklerden birini taktık. Kadın hayatında ilk defa etrafını gördü, benim ellerime yapıştı. Minnet duygusundan ellerimi öpmeye kalktı. Halbuki ben gencim. O günü unutamam, hala anlatınca tüylerim diken diken olur.

2-3 yıl önce de Ordu'dan genç bir anne-baba geldi. Annenin kucağında henüz bir yaşına girmemiş bir bebek vardı. O bebeğin de iki gözü doğuştan katarakt. Ameliyat olmuş. Büyüdüğü zaman ancak intraoküler lens takılacak. Geçici olarak ufacık, minnacık bir gözlüğe yüksek konveks cam taktık. Gözlüğü çocuğa taktık. Annesini ilk defa gördü. Saatlerce annesini seyretti, minik parmaklarıyla annesinin yüzüne dokundu, onu inceledi. Annesi ağlıyor, babası ağlıyor, ben de ağladım."

Emgen, dedesi ve babasının çok fazla istatistik tutmadığını, kendisinin ise sonraki kuşakların faydalanması için bolca veri depoladığını bildirdi.

- "Önceliğimiz, Emgen kalitesini asırlar boyu yaşatmak"

Emgen Optik'in dördüncü kuşak temsilcisi Burak Emgen de markanın müşteri nezdinde oturmuş kaliteli hizmetini bundan sonra da aynı şekilde devam ettirmeye çalışacaklarını ifade etti.

Eğitimi gereği yenilikçi iş yapış şekillerine her zaman ilgi duyduğunu dile getiren Emgen, "İnovasyonla ilgili fırsat pencerelerine duyarlıyım. Ancak önceliğimiz, insanlara kaliteli işçilik sunmak ve Emgen kalitesini asırlar boyunca yaşatmak." dedi.

En Çok Aranan Haberler