ANKARA (İHA)- Almanya'nın iktidardaki partisi Sosyal Demokrat Partisi'nin (SDP) tek Türk asıllı milletvekili Ozan Ceyhun, Türkiye'nin bir sürprizle karşılaşmaması halinde Aralık 2004'teki Kopenhag Zirvesi'nde müzareke tarihi alabileceğini belirterek, "Almazsa şaşırırım" yorumunda bulundu.
Ceyhun, 22-24 Şubat'ta Türkiye'de temaslarda bulunacak olan Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in ziyareti öncesi geldiği Ankara'da, kaldığı otelde basın mensuplarına Türkiye'nin AB'ye üyeliği ve Almanya'nın bu konurdaki desteğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ceyhun, Avrupa Parlamentosu'nda Sosyal ve Demokrat Parti'nin İçişleri ve Adalet Sorumluluğu, Avrupa Parlamentosu İçişleri ve Adalet Politikaları Raportörlüğü görevini sürdürdüğünü belirtti. Ceyhun, Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı gözlemler sonucunda Türkiye'nin herhangi bir sürpriz olmadığı takdirde ve Kıbrıs konusunda kendi açısından çelme takan engel olan, direnen ve veto eden kimlikten sıyrılıp Kıbrıs Rum Kesimi'ne çok tavizli bir şekilde çözüm arayan bir rolle dünya kamuoyunun karşısına çıkmış olmasından sonra vardığımız noktada Aralık 2004'te müzakere tarihi almaya yakın olduğunu bildirdi. Ceyhun, bu şartlarda AB'nin Türkiye'ye müzakere tarihi vermemesinin artık düşünülemez olduğunu vurgulayarak, "Türkiye şu an Kıbrıs konusunda her halükarda AB'nin beklentilerini dört dörtlük karşılayan ülke konumunda. Aynı şey Sayın Denktaş için de geçerli. Türkiye'nin Kıbrıs sorunu neredeyse çözülme üzere. Kıbrıs'ın Türkiye'nin ayak bağı olma durumu galiba bitiyor. Türkiye, Kopenhag Zirvesi'nde müzakere tarihi almak açısından şanslı gözüküyor. Bu şartlarda Türkiye'ye müzakere tarihi verilmezse şaşırırım" dedi.
Ceyhun, Alman halkının da Türkiye'nin üyeliğe alınmasına destek verdiğini söyledi. İstanbul'da meydana gelen terörist saldırılar öncesinde SDP'nin yaptığı bir araştırmada Alman halkının Türkiye'nin AB'ye üye olması konusunda yüzde 60 'hayır' dediğini, ancak terör saldırılarından sonra yapılan araştırmalarda bunun yüzde 51 'evet'e döndüğünü söyledi. Ceyhun, Alman kamuoyunun, terör saldırılarından sonra Türkiye ile bir dayanışma içine girdiğini ifade etti.
Ceyhun, geçtiğimiz günlerde Türkiye'yi ziyaret eden Alman Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Genel Başkanı Angela Merkel'in Türkiye'yi kendi seçim politikasına alet ettiğini söyledi. Ceyhun, Merkel'in, Türkiye'nin AB'ye 'özel üyelik' statüsünde alınmasına yönelik teklifinin ardında, Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyen seçmen tabanını sağlamlaştırmak amacı güddüğünü belirterek, Merkel'in bu tavrının, partisinin finans kaynağı olan Alman işadamlarını rahatsız ettiğini söyledi. Ceyhun, Alman işadamlarının, tasvip etmedikleri bu tavrı yok etmek için Mayıs ayında Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ile Berlin'de yapacakları bir toplantıda, "Türkiye'ye müzakere tarihi verin" mesajını vereceklerini kaydetti.
Ceyhun, Türkiye'nin Aralık'ta müzakere tarihi alsa bile 10 yıldan önce üye olamayacağını belirtti. Ceyhun, Avrupa'daki sosyal demokrasinin bunu açık bir dille belirttiğini kaydederek, "Türkiye müzakere tarihi aldıktan 2 yıl sonra üye olmayacak. Bunun böyle olduğunu düşünmek saflık olur. Türkiye'nin de bunun sinyallerini vermelidir. Eğer 'Türkiye 2015 yılında AB'ye tam üye olursa bu büyük bir sonuçtur' şeklinde bir sinyal verirse bu Avrupa kamuoyuna gelmesinde fayda var" dedi.
SCHRÖDER'DEN TÜRK HALKINA MESAJ
Ceyhun, 22-24 Şubat tarihleri arasında Türkiye'ye resmi bir ziyarette bulunacak olan Alman Başbakanı Schröder'in Türk halkına bir mesajı olacağını belirtti. Ceyhun bu mesajı şu şekilde nitelendirdi:
"5 yıl önce SDP, tarihinin en büyük hezimetini aldı. Hristiyan demokratlar yüzde 48 oy alırken sosyal demokratlar yüzde 30.7 oy aldı. Bu yüzde SDP'nin asgari hedefidir. SDP'nin Türkiye politikasının Alman halkı tarafından cezalandırılmadığını kanıtlamamızın yolu yüzde 30'dan fazlasını başarmamızdan geçiyor. Aksi takdirde, Türkiye politikamız zor durumda olacak. Çünkü Hristiyan demokratlar, 'Alman halkı sosyal demokratları, Türkiye'ye destek verdiği için cezalandırdı' diyeceklerdir. Türkiye'de yaşayan yarım milyon seçmen, SDP için çok önemli. Yarım milyon Türk seçmenin Almanya'daki oy oranı yüzde 2.5'tir. Çünkü Türkiye'deki bu yarım milyon kişinin akrabaları, eş ve dostları Almanya'dadır. Alman sosyal demokratların ve Schröder'in kaderi Türkiye'nin kaderiyle pararleldir. 13 Haziran 2004 tarihi Türk seçmenler için de çok anlam taşıyor. Türkiye'deki yarım milyon kişinin vereceği destek, bizim Türkiye konusundaki tutumumuzda güçlenmemizi sağlayacak. Seçimlerde yüzde 30'un altına düşmemiş bir parti olarak, 14 Haziran'dan itibaren partimizin ve Başbakanımız'ın Türkiye adına AB'de koşturmasını çok daha fazla destekleyecek. Türkiye'nin kaderi ile sosyal demokratların ve AB'nin geleceği, sandıkta sosyal demokratlara verilecek oyla bağlantılı."
"KOPENHAG'DA MÜZAKERE TARİHİ ALINIRSA BU ERDOĞAN'IN ZAFERİ OLUR"
Ceyhun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'yi övdüğünü söyledi. Ceyhun, Türkiye'nin Kopenhag Zirvesi'nde müzakere alması halinde bu başarının Erdoğan'a ait olacağını belirterek, "Doğru bulalım veya bulmayalım, bu başarı Erdoğan ve AK Parti'nin başarısıdır ve şapka çıkarmamız gerekiyor" dedi.
Ceyhun, buna rağmen 'önce ülkem sonra partim' felsefesi olduğu takdirde, AB'nin 10 yıl sürecek müzakere süreci sonunda, 27 ülke tarafından oylanacak olan Türkiye'de modern ve 'Avrupai' bir sosyal demokrat partinin iktidarda olması gerektiğini savundu. Ceyhun şunları söyledi:
"Müzareke tarihini Ak Parti aldı. Bu bir bayrak yarışıdır. Bayrağın, modern ve Avrupai bir sosyal demokrat bir parti tarafından alınıp üyeliğe taşınması gerefnde alınmasına yönelik teklifinin ardında, Türkikiyor. Bunun da karşılığı Türkiye'de Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Bu partinin de Yunanistan'da PASOK'un gerçekleştirdiği reformlar gibi reformları gerçekleştirmesi gerekli. Türkiye, 5 yıl sonrasında AB kamuoyunun desteğini alabilirse üyelik daha da kolaylaşır" yorumunda bulundu.