İSTANBUL (İHA) - Unternehmensberatung Consultung&Coaching adlı şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Gençoğlu, Avrupa Birliği (AB) ile rekabet edebilmenin yolunun kaliteli üretim ve verimli çalışmadan geçtiğini söyledi.
Almanya'nın ünlü danışmanlık firmalarından Refa-Darmstad'da iş Etüdü ve İstatistik Bölümü müdürlerinden olan ve AB üyesi ülkelerde çok sayıda firmaya ve kamu kurumlarına danışmanlık yapan "Unternehmensberatung Consultung&Coaching" adlı Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Gençoğlu, Bilim Sanat ve Felsefe Akademisi (BSF) aylık olağan toplantısında AB'ye girmeye hazırlanan Türkiye'de firmalar dünya ile rekabete hazır mı, bunun için ne yapmak gerekiyor? konulu bir konferans verdi. Dr. Gençouğlu, "AB'ye girmeye hazırlanan Türkiye'de firmalar dünya ile rekabete hazırlanması gerektiğine işaret ederek şunları söyledi:
"Türkiye'deki bütün endüstriyel sorunların temelinde özünde yatan ana problem çözüme ulaştırılmamış veya ertelenmiş verimsizlik ve kalite problemleri yatmaktadır. Yapılması gerekenler geleneksel merkezi yönetimden lokal grup yönetimlere geçiş ve yine geleneksel birim/bölüm yönetiminden grup/takım çalışmalarına geçmek lazım. Bütün işletmelerde önce doğru karar, sonra plan, sonra kontrol (çek etme) en sonra da işlem süreci takip edilmeli."
"KALİTE KONTROL EDİLMEZ ÜRETİLİR"
Dr. Mehmet Gençoğlu, kalitenin sonrada olmayacağını üretilebileceğine değinerek, "Daha üretim aşamasında kalite için ne gerekiyorsa yapılmalı, kaliteden kaçınmadığımız sürece verimlilik artacak, gereksiz harcamalar ve zaman kaybı önlenecektir" dedi. Gençoğlu, konuşmasının devamında, "Kalite kontrol edilmez üretilir ilkesi çerçevesinde üretim, satınalma, satış gibi bütün süreçler ölçülüp kontrol edilmeli. Süreçler gerçekçi bir şekilde oluşturulmalı ve ana prosedürler alt proseslerle takviye edilmeli. Türkiye de küçük çabalarla büyük verimlilik elde edilebilir. Dalları yere yakın meyveleri toplamak daha kolayken neden meyve toplamaya üstten başlayalım ki. Türkiye'nin durumu aynen böyle" diye konuştu.
Kaliteli ve ucuz üretim için kaliteli ve ucuz hammaddenin yanında işgücünün de ucuz ve verimli olması zorunluluğunu ifade eden Gençoğlu, "Türkiye'de işgücü verimliliği de düşüktür. Bir örnek olması bakımından, işçilik ücretleri 10 dolar/saat olan ABD, işçilik ücretleri 2.5 dolar/saat olan Türkiye'den daha ucuza Open-end iplik üretebildiğinin düşünülmesi yeterlidir" dedi.
Türkiye'nin AB sürecinde ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğu tehlikesini anlatan Gençoğlu, beklenen sıkıntıları şu şekilde sıraladı:
"Avrupa'nın yüksek kalite ve teknoloji ile donatılmış ürün ve hizmetleri Türk mal ve hizmetleriyle doğrudan rekabet eder duruma gelecektir. Bu rekabet sonucu Türk ürün ve hizmetlerinin hem yüksek kaliteli ve cazip fiyatlı olması ve hem de alıcı isteklerinin çok çabuk değiştiği ekonomik istikrarsızlık ortamlarında gerçekleştirilmesi gerekecektir. Bu yeni Pazar koşullarına uyumu zamanında sağlayamayan Türk firmalarının giderek ortadan kaybolma tehlikesi ortaya çıkacaktır."
"NELER YAPILMASI GEREKİYOR?"
Türk yönetici ve işadamlarının yeni durum değerlendirilmesi yaparak üretim stratejilerini ona göre yönlendirmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Mehmet Gençoğlu, bu yolda alınması gereken tedbirleri de, "Üretim süreçlerinin rasyonel bir şekilde yapılandırılması, verimliliğin artırılması, ürün kalitesinin yükseltilmesi, maliyetlerinin düşürülmesi, ücretlerin iş verimliliği göz önünde tutularak yeniden düzenlenmesi,
çağdaş lojistik ve iletişimin getirdiği imkanların bilinçli bir şekilde kullanılması, üretim ve servis alanlarında etken bir şebekenin oluşturulması ve insan kaynaklarının çağdaş ve bilgi yaklaşımlar doğrultusunda yönlendirilmesi" şeklinde sıraladı.