"Türkiye'ye kapıyı açık tuttuk"
BRÜKSEL (İHA) - 25 Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkenin devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren Brüksel zirvesi sona erdi. Zirvenin sona ermesinin ardından AB Konseyi temsilcileri bir basın toplantısı gerçekleştirerek zirvede ele alınan konuları değerlendirdi.
AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Başbakanı Matti Vanhanen, görüşmelerdeki bazı önemli noktalara değinerek, bundan önceki genişleme sürecinin başarılı olduğunu, bugün ise gelecekteki genişlemenin başarılı olması için çalıştıklarını belirtti. İyi bir tartışma sonucunda yönlerini belirlediklerini bildiren Vanhanen, "Yeni kriterler oluşturmadık. Kapı açık. Kapsamlı göç politikasına değindik. Komisyon somut bir takım öneriler getirdi. Avrupa küreselleşmeden faydalanmalı gibi görüşler dile getirildi. Enerji güvenliği konusunda bir şebeke kurulmasına karar verildi. Dış ilişkiler konusunda Afrika'yla ilişkilerin güçlendirilmesine karar verildi" diye konuştu.
Üzerinde durulması gereken küresel konular bulunduğuna dikkat çeken Vanhanen, bundan sonraki AB konseyi toplantılarında bu sorunların ele alınacağını ifade etti. Vanhanen ayrıca, Afganistan'ın yeniden yapılandırılması açısından bir AB misyonunun gündemde olduğunu belirterek, "AB konseyinde ele alınan konuların dışında, Lübnan krizi çerçevesinde AB'nin birlik olması dile getirildi, ki birlik sağlandı. AB, UNIFIL (Birleşmiş Milletler Barış Gücü) konusunda ülkeye destek verecek" diye kaydetti. Vanhanen, AB dönem başkanlığını üstlenmenin zaman zaman keyfili olduğunu ancak çoğu zaman ise zor olduğuna dikkat çekerek, AB'nin işlerliğinin devam ettirilmesi için çok ciddi bir irade olduğunu vurguladı.
"Genişleme, Avrupa'yı dünya sahnesinde daha güçlü hale getiriyor"
Vanhanen'in ardından söz alan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso konuşmasına Finlandiya dönem başkanlığına teşekkür ederek başladı. Lübnandaki çatışmalar, Türkiye'yle müzakerelerin nasıl yönetileceği dikkate alınacak olursa Finlandiya dönem başkanlığının kolay bir dönem olmadığını belirten Barroso, "Bunlarla karşı karşıya kaldık, ama dönem başkanlığı kararlılık ve sükunetle yaklaştı. Zaman zaman zorluklar yaşadık ama sonuç çok önemliydi. 6 ayda birçok başarı kaydettik. Örneğin, araştırmalarla ilgili oluşturulan çerçevede, yüzde 40'lık bir atış var" diye bildirdi. Genişleme konusunda yeni bir uzlaşı sağladıklarını ifade eden Barroso, "Genişleme, Avrupa'yı dünya sahnesinde daha güçlü bir hale getiriyor. Bu zirvede bu konuda açık olduğumuzu görüyoruz. Balkanlar'ı ele aldık. Türkiye'ye kapıyı açık tuttuk. Adalet ve içişleri konusunda daha iyi bir kurumsal çerçeve oluşturulması konusunda mutabakata vardık" diye konuştu. 2007'nin ikinci yarısında Lizbon'da gerçekleştirilecek Avrupa-Afrika zirvesinde, göç politikasının en önemli konulardan biri olacağını bildiren Barroso, "Avrupa sadece diplomatik bir oluşum değil, siyasi bir oluşum. Bu yılın sonunda da önümüzdeki yıla bakarken böyle değerlendirmeliyiz" dedi.
Barroso'nun ardından konuşan Avrupa Birliği Dış Politika temsilcisi Javier Solana da, AB'nin bütün dünyadaki rolünün çok önemli olduğuna dikkat çekti. Solana, Lübnan konusunda son derece aktif davranıldığını, Afrika'da ise tarihi bir soruna değindiklerini belirterek, Afrika'da seçim sıkıntılarına çözüm getirildiğini, Kongo Cumhuriyeti'nin ilk defa seçilmiş bir başkanı olduğunu vurguladı.
AB Konseyi temsilcileri, basın açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. İran ile ilgili bir soruya Avrupa Birliği Dış Politika temsilcisi Javier Solana, bu konuda yapıcı bir rol üstlendiklerini, İran'ın da yapıcı bir rol üstleneceğine inandıklarını belirtti. Kosova'nın nihai statüsüyle ilgili olarak ise gelen soruya Finlandiya Başbakanı Vanhanen, "Sorumluluk Birleşmiş Milletler'de. Birleşmiş Milletler'den sonra AB, Kosava alanında da çalışacak" dedi. İngiltere Başbakanı Tony Blair'in, Türkiye'yle müzakere süresinde sağlanan ivmenin korunmasının önemli olduğuna dair açıklamasıyla ilgili olarak gelen soruya, AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Dışişleri Bakanı Erkki Tuomıoja, "Hareketimiz aldığımız kararlar doğrultusunda olacak. Askıya alınmayan başlıklarda müzakereler normal biçimde sürecek" diye belirtti.
