Anastasiya Zanuda
BBC, Ukrayna
Ukrayna para birimi grivna ABD doları karşısında 18 yıllık tarihinin en düşük düzeyine inerken, aylardır ekonomik durgunluk içindeki ülkenin dış borçları ve dış ticaret açığı da hızla büyüyor.
Para biriminin aşırı değer kaybetmesini engellemek için döviz piyasalarına haftalardır yapılan müdahalelerden sonra Ukrayna merkez bankası geçen Perşembe günü faiz hadlerini düşürdü ve sermaye hareketlerine denetim getirdi.
Yurtdışına yapılan özel fon aktarımlarına bir sınır konuyor ve dövizle dış yatırım da yasaklanıyor.
Resmi rakamlara göre, Ukrayna merkez bankası sadece Ocak ayında döviz kurlarını sabit tutmak için 1 milyar 700 milyon dolar harcadı ve döviz rezervi 17 milyar 800 bin dolar düzeyine geriledi.
Bu para, Ukrayna'nın iki aylık dış alımını ödemeye bile yeterli değil.
Ukraynalı yetkililer ulusal para biriminin Kasım ayından bu yana %10 devalüe olmasını, kitlesel gösteriler ve gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik yavaşlama ile açıklıyorlar.
Fakat gözlemciler, grivnanın düşüşünün, ekonomiyi giderek daha büyük bir dış ticaret ve bütçe açığı, 18 aydır çıkılamayan durgunluk ve dev bir dış borç yükü ile karşı karşıya bırakan, yılların kötü ekonomik politikalarının bir sonucu olduğu görüşünde.
Artık cazip değilUkrayna merkezli Avrupa İşadamları Birliği'ne göre, ülke 2013 yılı sonu itibariyle yabancı yatırımcı gözündeki cazibesi açısından son beş yılın en düşük düzeyine geriledi.
Yatırımcılar bu ülkede iş yapanların evvel eski karşılaştığı yolsuzluk, ticareti engelleyici teknik engeller, kontrollü kur politikası ve gümrük muayenesi gibi sıkıntılara bir de Ukrayna hükümetinin AB-Ukrayna işbirliği anlaşmasını imzalamayı reddetmesinin eklendiğini söylüyorlar.
Grubu, Ukrayna'da iş yapan 900 şirketi temsil eden, Avrupa İşadamları Birliği geçici başkanı Anna Derevianko, "Yatırımcılar AB ile işbirliği anlaşmasının Ukrayna'da daha şeffaf ve adil ticaret kurallarının yerleşmesine hizmet edeceğini düşünmüşlerdi ama bu olmadı" diyor ve sürdürüyor: "Şimdi yatırımcılar ilk defa artık olumlu hiç bir değişiklik beklemediklerini söylüyorlar."
Yabancı sermaye risklerini farketmekle birlikte Ukrayna piyasasının gelişebileceği umudu ile bu ülkeye yönelmişti ama bu değerlendirme artık değişmiş görünüyor.
Kraft Foods'un Ukrayna'daki genel müdürü Taras Luckachuk, "Şu anda riskler çok yüksek, ileriye yönelik beklentiler de çok sınırlı" diye özetliyor.
Küçük işletmelerin ölümüBüyük şirketler Ukrayna'da yatırımın geleceği olup olmadığını değerlendiredursun küçük işletmelerin eli kolu bağlı.
Kievli 33 yaşındaki serbest mali müşavir Eugene, Kiev'deki protesto gösterilerine katılanlardan.
"Küçük işletmelere yatırım ve vergi işlerinde danışmanlık yapan küçük bir şirketim vardı. Küçük işletmeler battığından beri, benden danışmanlık hizmeti isteyen de kalmadı" diyor.
Kiev ve diğer kentlerde onun durumunda çok insan var. Dev boyutlardaki yolsuzluktan, işletmeleri üzerindeki vergi, gümrük ya da sağlık teftişlerinden yakınıyorlar.
2010 ile 2012 arasında Ukrayna'da devlet istatistiklerine göre 600 bin işletme kapandı.
Sovyetler Birliği döneminden bu yana Ukrayna'nın doğusu hep ülkenin sanayi merkezi oldu. Bir çok Ukraynalı oligark bu bölgeden ve Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in Bölgeler Partisi'nin de kalesi burası.
2013'ün birinci yarısında bölge de tıpkı devlet başkanı gibi AB ile işbirliği anlaşmasına taraftar görünüyordu. Fakat Rusya ile ticarette sorunlar ortaya çıkınca bu durum değişmeye başladı.
Mallarını Rusya'ya satan ağır sanayi patronları Avrupa ile bütünleşmenin bedelinin fazla ağır olduğunu söylemeye başladılar.
AB ve Asya pazarlarına ihracat yapan çelik endüstrisinin ağır topları ise sessizliklerini korudular.
Fakat barışçı gösteriler olaylara dönüşmeye ve Batı şiddet kullanımından sorumlu olduğu düşünülen Ukraynalı yetkilileri hedefleyen yaptırımlar koyma olasılığından söz etmeye başlayınca, bazı oligarklar da sessizliklerini bozdu.
Forbes dergisinin dünyanın en zenginleri listesinde 47. sırada yer alan System Capital Management (SCM) adlı şirketin sahibi Rinat Ahmetov'un 15 milyar 400 milyon dolarlık bir serveti var.
Ukrayna'nın Kasım ayında AB ile işbirliği anlaşmasını neden imzalamadığının açıklanmasını isteyen bir açık mektubu şirketinin internet sitesine koymuş.
"Ukrayna durdu mu? Başka bir yolu mu seçti? Herkes açıklık istiyor" diyor.
Bir başka gerçek ise göç. Yıllardır özellikle de ülkenin AB ile yakınlaşmadan yana batısındaki kırsal bölgelerden ekonomik sıkıntılar yüzünden çok sayıda insan yurt dışına göçüyor.
Bu insanlar yıllar içerisinde Ukrayna'nın temel döviz kaynaklarından birini oluşturmaya başladılar. 2012 yılında ülkelerine 7 milyar 500 milyon, 2013 yılında ise 9 milyar 300 milyon dolar döviz yolladılar.
Bu, ülkenin Gayri Safi Yurt İçi Hasılası'nın %4-5'ini oluşturan bir miktar.
Dünya Bankası'na göre, Ukrayna dünyada dışardan döviz havalesi alan ülkeler sıralamasında ilk 10'a giriyor.
Göç edenler sadece geriye para yollamakla kalmadı, dışarıda işlerin başka türlü yapıldığını da gözlemlediler.