Canda Özür Olmaz Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, derneğin sürekli proje ürettiğini ve bu projelerin hayata geçirilmesi için çalıştıklarını bildirdi.
Öztürk, proje kapsamında engellileri Kabe'de Allah ile Mescidi Nebevi'de de Hz. Muhammed ile buluşturmayı, engellilere, kitap okuma, birlikte yaşadıkları hayatı bütün boyutlarıyla tanıma ve hayatlarını kolaylaştıracak bilgiye ve ilme kavuşmalarına aracılık etmeyi amaçladıklarını belirtti.
Lise ve üniversitede okuyan engellilerin katılacağı projenin bir başlangıç olduğunu, yılda en az 2 kez engellileri umreye götürmek istediklerini aktaran Öztürk, engellilerin yanında işaret dilini bilen, görme engellilere yardım edebilecek bir ekibin de bulunacağını kaydetti.
Öztürk, umreye gitmek isteyen engellilerden başvuruları almaya başladıklarını, ekonomik durumu iyi olmayan, gerçekten ihtiyaç sahibi olan ve pasaportu olan engellilere öncelik tanınacağını vurguladı.
Projeye engellilerin büyük ilgi gösterdiğini, şu ana kadar 40'a yakın başvuru aldıklarını belirten Öztürk, bu görevin çok maliyetli bir iş olduğunu, bunu derneğin karşılamasının mümkün olmadığını, yardım sever insanlardan katkı beklediklerini bildirdi.
Projeyle, engellilere yalnız olmadıklarını değerli olduklarını, engelin ibadetin önünde engel olmadığını, engellilere ve topluma göstermek istediklerini ifade eden Öztürk, bu çalışma süresince, İslami, iktisadi, siyer, tefsir, ilmihal, siyasi ve sağlık bilgileri edinmelerini sağlayacak zengin sohbet programının da uygulanacağını bildirdi.
**"Din, sığınılacak tek liman"**
Türkiye'de 8,5 milyon engellinin bulunduğunu vurgulayan Öztürk, "İmkanları kısıtlı olduğu için, umreye gidemeyen engelliler için bir proje başlatarak, bu önemli çalışmaya öncülük etmek istedik. Kamuoyunda bir farkındalık oluştursun istedik. Şimdiye kadar yaptığımız bütün projeler, bir farkındalık oluşturdu. Engelli 30 kişiyi ramazan ayında umreye götüreceğiz" dedi.
Engellilerin yeterince dini eğitim alamadığını, bunun büyük bir sorun olduğunu ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
"Engelliler dini bilmiyorlar. Şimdiye kadar da din eğitimiyle ilgili hiçbir kurum bu kesimle yeterince ilgilenmemiş. Müftülüklerin bu anlamda bir çalışması yok. Zaten engelliler pratik İslam bilgilerini de çok iyi bilmiyorlar. Aslında engelli insanların, diğer insanlardan daha çok dine ve din eğitimine ihtiyacı var. Çünkü din, insanlar için sığınılacak ve teselli olunacak tek yerdir. Çünkü, din her sağlıklı bireyin sığındığı limandır, teselli, güç bulduğu yerdir. Engelliler de hasta insanlardır, özürlüdürler, kusurludurlar, psikolojileri hassastır. Engelden kaynaklanan büyük sıkıntıları var. Bu sıkıntılarını ilaç ve eğitimle gideremezsiniz. Onlar lazım ama onlarla bu sıkıntıyı çözemezsiniz. Engellilere, bir yandan sağlık, eğitim alanında destek verirken, bir yandan da dini öğretip, tevekkül ve sabrı da onlara vermelisiniz. Çünkü din bunu verir."
**"Engelliler camilere çekilmeli"**
Başta Diyanet Başkanlığı olmak üzere, ilgili bütün kurumların "engellilere gereken din eğitiminin verilmesi" için çalışmalar yapması gerektiğini belirten Öztürk, şunları söyledi:
"Özür gruplarına göre, verilecek din eğitiminin belirlenmesi gerekiyor. Engelliler camilere çekilmeli. Camilere gelebilmenin yollarını öğretirken, camilerin de erişebilir, ulaşılabilir olması sağlanmalı. Böylelikle insanlara, dini tam anlamıyla yaşayabilme imkanı sunulacak. Ebi Vakkas gibi peygamberin genelkurmay başkanının görme engelli olduğunu, Eyüp Aleyhisselam gibi bir peygamberin 18 yıl boyunca, engelli olarak yaşadığını, hasta olduğunu ve Hz. Musa'nın peltek olduğunu engellilere anlatırsanız, bununla teselli bulurlar. En azından kendilerinin bir günahın, bir suçun bedelini ödemediklerini anlarlar. Ayrıca, bunun bir mükafat olduğunu anlarlar. Din, eğitim ve sağlığın yanında büyük bir teselli olur. Böylelikle yarasına, acısına, sıkıntısına tahammül eder, daha büyük bir sabır gösterir."
Kaynak: AA