TEKİRDAĞ (İHA) - Bugüne kadar yaptığı 142 bestesiyle adından söz ettiren ünlü bestekar Avni Anıl, son dönemlerde televizyonlarda yayınlanan yarışma programlarını eleştirerek, "Popstar, Türkstar gibi programlar komedi ve ben bunları sosyal çöküntü olarak değerlendiriyorum" dedi.
Avni Anıl, Türk Polis Teşkilatı'nın 159. yıldönümü etkinlikleri münasebetiyle Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Çorlu Müzik Derneği'nin davetlisi olarak Çorlu'ya geldi. Müzikten siyasete, tarihten ekonomiye kadar bir çok konuda gazetecilerin sorularını cevaplayan Anıl, 23 Nisan 1928 tarihinde Üsküdar'da orta halli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğini söyledi. Anıl, "7 yaşımdan itibaren çalışmaya başladım, hem çalışıp hem okudum. Üsküdarlı olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Tarihte ansiklopedilere bakın. Şairlere, ressamlara, yazarlara, çizerlere bestekarlara göz atın. 10 sanatçı aklınıza getirseniz 8'i Üsküdarlı'dır" dedi.
1953 yılında memuriyete polis teşkilatında başladıktan sonra 1955 yılında İstanbul Radyosu haber servisinde görev yaptığını anlatan Anıl, "Bugüne kadar 7 koroyu konservatuara dönüştürdüm. İnşallah 8. konservatuarımızı Çorlu'da önümüzdeki yıl hayata geçireceğiz" dedi.
Bestelerini o anki durumuna göre şiire yansıttığını ve o şiirini daha sonra besteye dönüştürdüğünü kaydeden ünlü bestekar Anıl, "Hiç bir şeyden esinlenmem. Oturup nota yaparak beste yapmam. Elime aldığım şiir ne anlatıyorsa o şiirin sözcüklerinde bulunan, hüzün, mutluluk, neşe gibi kavramları besteye yansıtırım. Bazı besteciler şarkıyı bir hikaye olarak görüyorlar, şarkının hikayesi olmaz. Olursa da bu senaryodur" ifadelerini kullandı.
Anıl, bugüne kadar 142 beste yaptığını ve bilinenin tam tersine kendisinin en çok beste sahibi olan bestekar olmadığını kaydederek, "500'ü aşkın beste yapan arkadaşlarım var. Ben 150'ye bile erişemedim. Çünkü yılda ya bir ya da iki beste yaparım. Ancak toplum olarak çok vefasızız. Batıda Mozart günleri, haftaları tertip edilirken, Türkiye'yi smokinle tanıştıran ünlü üstat Münir Nurettin Selçuk için hiç bir anma etkinliği yapılmıyor. Esasında ölüm tarihi olan 24 Nisan, onun günü onun haftası olmalı. Şimdi Zeki Müren'i son bir kaç yıldır anıyoruz ama gelecek yıllarda onu da unutacağız. Sanat camiasında vefa, huzur çok önemlidir" diye konuştu.
YARIŞMA PROGRAMLARINA ELEŞTİRİ Son dönemde televizyonlarda sık sık değişik isimler altında yayınlanan programlara da değinen Avni Anıl, sert eleştirilerde bulundu.
Anıl, televizyonlarda yayınlanan yarışma programlarıyla ilgili şunları söyledi:
"Popstar, Türkstar gibi programlar komedi ve ben bunları sosyal çöküntü olarak değerlendiriyorum. 'Biz Evleniyoruz' gibi programlarda da ailelerin çocuklarını sattıklarına şahit oluyoruz. Bakın jüri üyelerini ele alalım. Biri ünlü bir gazetecinin damadı, diğeri üç şarkı ile şöhret olan bir isim, biri uluslararası bir organizatör ama biri var ki tam on numara, Armağan Çağlayan denen adam bu iş için adeta biçilmiş kaftan. Yarışmacı sahneye çıkıyor. Jüri üyelerinden sesin iyi, değil ya da detone oldun, olmadın gibi değerlendirmeler bekliyor. Ama jüri ne yapıyor senin bacakların çarpıkmış, sen daha önce evlenmişsin, sen dansözlük yapmışsın gibi sözler duyuyor. Yahu size ne siz ahlak zabıtası mısınız? Hele hele bir öğretmen vardı ki, çıkmış oraya poposunu sallıyor. Bu sosyal çöküntü Özcan Deniz'i Marleyn Brando yaptı. Serdar Ortaç'lar, Alişan'lar avazı çıktığı kadar bağırıyor. Ama bunların içinde en çok dayanan İbo oldu. Belinde silah, yanında hatunlar, ardında Engin Ardıç'ın tabir ettiği medya olunca o biraz fazla dayandı. Diğerleri de yakında silin gider."
Siyaset alanında da çarpıcı açıklamalarda bulunan Avni Anıl, "Bütün ülkeleri sosyalizm kurtarmıştır. Tok adam dağa çıkar mı? Dinimizde de yer alan sosyal adalet nedir? Güçlünün güçsüze yardım etmesidir. Günümüzde haram ve helal bitti, ar ve edep bitti, 14 yaşında kız çocuğunun elinde sigara. Sosyal adaleti oluşturursanız memlekette dilenci kalmaz. Zaman öyle bir zaman oldu ki artık Türkiye'de 'Avukat tutmayın, hakim tutun' diyorlar. Bu, bağımsız yargıya hakarettir" dedi.