YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Ustura Kemal'in Usturası Ve "sallama"sı Bursa'dan

Ramazan ayının başlarında ilk bölümü yayınlanacak olan, bir süredir fragmanları gösterilen Show TV'nin "Ustura Kemal" adlı dönem dizisinde başrol oyuncusu

Ramazan ayının başlarında ilk bölümü yayınlanacak olan, bir süredir fragmanları gösterilen Show TV'nin "Ustura Kemal" adlı dönem dizisinde başrol oyuncusu ve arkadaşlarının kullandığı ustura ve "sallama" diye tabir edilen bıçaklar, Bursalı bir antika tamircisi ve bıçak ustasının elinden çıktı.

Başrollerinde Oktay Kaynarca ve Emre Kınay'ın rol aldığı dizinin çekimlerinde, 58 yıllık bıçak ustasının, 2'si ustura, 4'ü sallama'dan oluşan 6 parçalık eserleri kullanılıyor.

Bursalı bıçak ustası ve antika tamircisi Necati Zorluoğlu (66), AA muhabirine yaptığı açıklamada, 8 yaşında çırak olarak başladığı bu işle 58 yıldır uğraştığını belirtti.

Zorluoğlu, bıçakçılığın tarihinin Bursa'da çok eskilere dayandığını hatırlatarak, kentte bıçakçılığın zaman içinde birçok duraklamalar geçirdiğini, özellikle 70'li yıllarda malzeme bulamadıklarını, fabrikaların hurdalarını, uçak enkazlarını işleyerek bıçak, çakı yaptıklarını anlattı.

Türkiye'de bugün malzeme sıkıntısının olmadığını, ancak özellikle Çin menşeli ithal bıçakların esnafı zor durumda bıraktığını vurgulayan Zorluoğlu, Bursalı esnafın ürettiği el sanatı bıçakların, ithal bıçaklarla aynı fiyata satılması şansının bulunmadığını söyledi.

Zorluoğlu, kendisinin bıçak üretimi yapmadığını, daha çok antika tamiri gibi eski eserlerle uğraştığını, tarihi ve kültürel geçmişi olan objelerin ilgisini çektiğini ifade ederek, kılıç, hançer gibi eski tasarımlara yeniden hayat vermeye çalıştığını dile getirdi.

-"Büyük bir heyecan duydum"-

Bu sayede, "Ustura Kemal" dizi ekibinden bir kişinin, esnaf arkadaşının yönlendirmesiyle kendisini bulduğunu anlatan Zorluoğlu, daha sonra ekipten başka birinin kendisine sipariş verdiğini söyledi.

Zorluoğlu, dizi için toplam 6 parçadan oluşan bir set hazırladığını belirterek, "Neyse, pazarlığı yaptık, ürünleri yaptık, götürdük, teslim ettik. Şu anda 'Ustura Kemal' dizisinde kullanılan, Ustura Kemal'in kullandığı ustura, belindeki saldırma ve 3 arkadaşının kullandığı saldırma, benim yaptığı bıçaklar. Toplam 6 parça, 2 parça da ustura. Biri stüdyoda, biri de sette kullanılmak üzere 2 adet ustura yaptım" diye konuştu.

Yaptığı bıçakların bir dönem dizisinde kullanılmasının kendisini mutlu ettiğini dile getiren Zorluoğlu, şunları kaydetti:

"Yaptığım ürünleri, televizyonda gördüğümde büyük bir heyecan duydum. Kızım da arkadaşlarıma söyleyeceğim; 'Ustura Kemal'in dizisinde gördüğünüz usturaya ilk önce benim elim değdi" diyeceğim dedi. 'Gurur duyacağım babamla' dedi. İki tane kızım var, ikisi de üniversitede okuyorlar. Onların tahsilini devam ettirebilmek için eğitimlerini tamamlayabilmeleri için ben bu çalışmalarımı sürdüreceğim."

Zorluoğlu, 58 yıllık birikimini aktaracağı, bu işi devam ettirecek kimseyi bulamadığından yakınarak, şöyle devam etti:

"Arkadaşlara diyorum ki; 'Çocuklar, ben sizden para, pul istemiyorum. Gelin şu kafamı biraz boşaltın. Öbür tarafa gittiğimde bana bir faydası olmayacak, gelin alın da yararlanın, faydalanın, ama ne gelen var, ne giden... Bu beni çok üzüyor. Kimseyi bulamıyorum. Bu meslek öyle bir şey ki hele şu kılıç, eski eserlerin tamiri, öncelikle özveri istiyor, sabır istiyor..."

-"Tarihe dokunmaktan çok mutlu oluyorum"-

Zorluoğlu, Bursa'da, Muhammed Üftade Hazretleri'nin Uludağ'ın eteklerindeki tekkesinde bulunan sandıklardan çıkarılan, zamanla yıpranmış, parçalanmış özel eşyalarının arasında yer alan kılıç, şiş baston ve asasının restorasyon ve konservasyon çalışmalarına da katıldığını belirterek, ekibin başındaki Tekstil Tasarım Restorasyon ve Konservasyon Uzmanı Levent İnan'ın vasıtasıyla bu işe dahil olduğunu anlattı.

Tamiriyle ilgilendiği malzemelerin buradaki uzman ekibin branşı dışında kaldığına işaret eden Zorluoğlu, şunları kaydetti:

"Bir tane kılıcı vardı, kılıcının kabzası yoktu, parçaları yoktu, onları tamamladık, orijinal haline getirdik. Bir tane şiş bastonu vardı, bambu kamışından yapılmış, o şiş baston sıkışmıştı, çıkmıyordu. Onu çıkardık, temizledik, bakımını yaptık. Bir tane asası vardı, kiraz ağacından yapılmış, ucunun yaklaşık 30 santimetre kadar yerinde çürükleri vardı, onu onardık. O farklı bir duygu, o emanetlerin hayata geçirilmesi, eski haline getirilip sergilenmek üzere hazırlanması beni mutlu etti... Ben zaten tarihe dokunmaktan çok mutlu oluyorum. Benim için bu iş önceleri hobiydi, şimdi meslek oldu. Ama uğraşmak gerçekten çok güzel. O zaman, zamanındaki bir ustanın yaptığı bir esere dokunmak, onun tamirini yaparken, onun gibi düşünüyor olmak, onun gibi düşünmeye çalışmak, o zamanki kültürde, teknikte yapılan işlerin bu zamanki teknikle yapılamamasını görmek beni gerçek etkiliyor."

-Tasarım yarışmasında birincilik-

Büyükşehir Belediyesi ve Bıçakçılar Odası tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen "Bursa Bıçakları Tasarım Yarışması"nda "kılıç seti" dalında birincilik ödülü de alan Zorluoğlu, 1994 yılından beri antika tamiriyle uğraştığını, bu nedenle yarışmaya kılıç dalında katılmanın daha cazip geldiğini söyledi.

Zorluoğlu, diğer dallarda derece alan arkadaşlarının da çok güzel işler çıkardığını ifade ederek, "Ben gururlandım... Onlarla birlikte olmak, onlarla hasret gidermek, beni çok mutlu etti" diye konuştu.

Muhabir: Haluk Yüksel

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler