İZMİR (İHA) - Yapı sektörünün Türk ekonomisindeki yerini anlatan Yapı Endüstri Merkezi (YEM) Genel Koordinatörü Barış Onay, sektörün Türkiye ekonomisinden 3 kat daha hızlı büyüdüğüne dikkat çekti.
Türkiye'de genel ekonomiye bakıldığında 2006'da yüzde 6'lık bir büyüme yaşandığını belirten Onay, bu rakamın 2007'de yüzde 5 olmasının beklendiğini kaydetti. Ekonominin yüzde 5 büyürken, yapı sektörünün yüzde 16.5 büyüdüğüne dikkat çeken Onay, "Yani Türkiye'de 3 kat hızlı büyüyor yapı sektörü. 2005'te yüzde 21 büyümüş, Türkiye yüzde 7 büyürken, yüne 3 katı büyümüş. Yapı sektörü her zaman Türkiye ekonomisinin 3 katı hızında gidiyor. Sabit bir büyüme hızı var. Büyüme hızı yavaşlıyor denebilir ama Türkiye'nin de büyüme hızı yavaşlıyor. Ben bu yüzden sektörde bir yavaşlama olduğunu düşünmüyorum. Son 3 yılda yüzde 70 büyümüş sektör. Bu olacak şey değil, gerçekten çok büyük bir patlama yaşandı sektörde. Bunun ekonomik geri dönüşü de olmaya başladı. Yapı sektöründe kamu yatırımları çok önemlidir" dedi.
"ÖZEL SEKTÖR YATIRIMINI ARTTIRIYOR"
2003 yılında özel sektörün yapı sektörü içerisindeki yatırım oranının yüzde 55 olarak gerçekleştiğini belirten Onay, bu oranın çok iyi olduğunu söyledi. Özel yatırımın arttığını belirten Onay şöyle konuştu: "Bu yatırım 2004'te yüzde 61'e, 2005'te 65'e, 2006'da 68'e çıktı. Bu sene ise yüzde 70 olması bekleniyor. Özel yatırım çok arttı. Yapı sektöründe önümüzü daha görebilir bir ülke haline geldiğimiz için yatırım yapmaktan korkmamaya başladı herkes. Bu yüzden yapı sektöründe Türkiye'de çok büyük yatırımlar olmaya başladı. Türkiye'de yapılan yatırımın yüzde 60'ı yapı sektörüne yapılıyor. Bunu göz ardı etmemek gerekiyor."
Yapı sektörüne uzun süreli yatırımların gerektiğine değinen YEM Genel Koordinatörü Onay, "Türkiye'nin politik sallantılarının olduğu dönemde bunu yapmak o kadar da akıl karı değildi. Ama şimdi Türkiye'de dövizdeki birkaç seneyi tahmin edebildiğimiz için bunun önü açıldı" dedi. Büyük ölçekli inşaatların yapılmasının, küçük firmaları olumsuz etkilediğine değinen Onay, "Durum böle olunca tabi ki küçükler bu suda boğulur. Talep arttıkça küçük firmalar buna yetişemez oldu. Dolayısıyla büyük firmalar daha da büyüdü. İnanılmaz projeler olmaya başladı Türkiye'de" dedi. Türkiye'deki mevcut yapı stoğunun çok kötü durumda olduğunu ifade eden Onay, Türkiye'de konut sıkıntısı değil, kaliteli konut sıkıntısının var olduğuna inandığını kaydetti.
"MORTGAGE TÜRKİYE'NİN SOSYAL YAPISINA UYGUN DEĞİL"
Mortgage sisteminin orta gelirli insanlar için uygun olmadığını belirten YEM Gelen Koordinatörü, mortgage için alınacak banka kredilerinin orta halli vatandaşlar tarafından ödenmesinin güç olduğunu belirtti. Bu sistemin evi olan kişilere ikinci, üçüncü evini alabilmesi için imkan sağladığını belirten Onay, "Sektörde şöyle bir beklenti oldu. Sanıldıki faizler, krediler düştü, herkes ev almaya başlayacak. Herkes proje yapmaya başladı. Beklenti çok yüksek. Ama ben bu beklentinin tam olarak karşılanabileceğini sanmıyorum. Çünkü şu anki finansal sistemleriyle evi olmayan insan ev alamıyor. Evi olan insan kiraya vermek için ikinci evini alıyor" dedi.
Türkiye'deki sosyal yapının mortgage'ı uygulamaya elverişli olmadığını belirten Onay, "Bunlar çok organik sistemler. Siz eğer evi olanlara mortgage yasaklamadıkça, eviniz varsa mortgagetan faydalanamazsın demedikçe bir şey değişmez. Ama mortgageda böyle bir ruh yok. Avrupa'da şöyle yapılıyor, biz de böyle yapalım diye bir şey yok. Çünkü onların sosyal yapısı farklı, bizimki farklı. Türkiye'nin ilk önce ekonomik problemlerini düzeltmesi gerekir. Mortgage şu an hiçbir şeyi değiştirmez Türkiye'de. 25 yıl aynı parayı ödeyebileceğimizi bilmiyoruzki. Bunun teminatı yok. Dolar kuru yarın ne olur bilmiyoruzki. Demekki stabilite yok Türkiye'de. Bunun cevabını kimse veremez. Belirsizlik devam ediyor Türkiye'de, kimse kimseyi kandırmasın. Türkiye'de kimsenin 25 yıllık kredilere giremeyeceğini düşünüyorum" diye konuştu. Onay, Türkiye'nin orta halli bir maaşla geçinen bir insanın ev almasına yetecek hiçbir finansman olanağına sahip olmadığını söyledi.
Türkiye'deki siyasi dalgalanmaların artık ekonomik krizler yaratmadığı belirten Yem Genel Koordinatörü Barış Onay, "Ya da çok az yaratıyor. Bu çok büyük bir kazanım Türkiye için. Bu böyle bir 10 yıl daha giderse, o zaman belki mortgage da uygulanabilir" dedi.
Yapı sektörünün önemli ölçüde istihdam sağladığına dikkat çeken Onay, sektörün 20'ye yakın alt sektörü etkilediğini kaydetti. Onay, yapı sektörünü kalkınmada öncü ve büyüme hamlesini başlatan sektör olarak nitelendirdi.
"SEKTÖRLERDE TÜRKİYE'NİN DÜNYA SIRALAMASI"
Türkiye'nin başka ülkelerde bulunmayan önemli özelliklere sahip olduğunu belirten Onay, bazı sektörlerin dünyadaki yerini şöyle sıraladı: "Türkiye çimento ve klinker ihracatta dünya birincisi, müteahhitlerimiz dünya üçüncüsü, demir çelikte on birinciyiz ama alışımsız demir çelikte dünya birincisiyiz. Seramikte ve sağlık gereçlerinde Avrupa üçüncüsü. Hazır betonda Avrupa üçüncüsü. Plastikte dünya altıncısı. Yapı sektöründe Türkiye gerçekten dünya lideri olabilecek konumda. Türkiye'nin bu gücünün farkında olması lazım" dedi.