Yaz aylarının yaklaştığı bugünlerde uzmanlar, vücudun ihtiyacı olan suyun mutlaka karşılanması gerektiğini hatırlatıyor.
Uzmanlar, sıcak havalarda özellikle ürolojik hastalıklarda bir artış gözlendiğini belirterek, yaz aylarında bazı hastalıklardan korunmanın sadece su içerek sağlanabileceğini vurguluyor.
SICAK HAVADA SU İÇMEYE DAHA ÇOK ÖZEN GÖSTERİN
Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mehmet Kırdar, ürolojik rahatsızlıkların bir kısmının vücudun su dengesiyle ilgili olduğunu, özellikle de yazın sıcak havadan dolayı vücudun su ihtiyacının normale göre daha fazla olduğunu belirtiyor.
Vücudun ihtiyacı olan suyun mutlaka karşılanması gerektiğini hatırlatan Op. Dr. Kırdar, gerekli suyun sağlanmaması halinde, böbrek taşı ve prostat hastalıklarıyla ilgili önemli sorunlar yaşanabileceğine dikkat çekiyor.
Op.Dr. Mehmet Kırdar, havaların ısınmasıyla birlikte vücudun su ihtiyacının artacağını, bu ihtiyacı karşılamanın yanı sıra sistemin iyi çalışması için ihtiyacın bir miktar daha fazlasının vücuda verilmesi gerektiğini belirtiyor.
İnsanın vücut ağırlığının yaklaşık %55-60'ının su olduğunu belirten Op. Dr. Mehmet Kırdar, bu nedenle vücut ağırlığının özellikle sıcak havalarda
su kaybı ve terleme nedeniyle hızla azalabileceğine dikkat çekiyor.
Vücutta sistemlerim ve hücresel faaliyetlerin düzgün çalışmasının suya bağlı olduğunu vurgulayan Op. Dr. Kırdar, vücuttaki kan hacminin vücut ısısını düzenlediğini, oksijenin ve besinlerin hücrelere taşınmasını sağladığını ve hücressel düzeyde biokimyasal reaksiyonlar su ile sağlandığını belirtiyor.
Op. Dr. Mehmet Kırdar, vücudun su ihtiyacının % 20'sinin meye sebze gibi besinlerden , %80 inin de direkt sıvılardan sağlandığını belirtti.
Op. Dr. Kırdar, portakal, karpuz ve salatalık gibi bazı besinlerin su bakımından çok zengin olduğunu belirterek, vücuda alınan sıvının sebze ve meyvelerden, kafeinsiz içeceklerden sağlanabileceğini ama en iyi yolun yine ve su içmek olduğunu dile getiriyor.
VÜCUDUNUZUN SU İHTİYACINI NASIL ANLARSINIZ?
Üroloji Uzmanı Op.Dr.Mehmet Kırdar, kişinin su içme alışkanlığı yoksa, biraz dikkatli davranarak ve vücut sesinizi dinleyerek vücudunun suya duyduğu ihtiyacı bulabileceğini belirtiyor.
Op. Dr. Kırdar, hafif sıvı kaybı yaşanan durumlarda kişinin dudaklarının kuruyabileceğini ağızda yapışkan bir his oluşacağını söylüyor.
Su kaybıyla, ağız kuruluğu ve susama hissine ek olarak yapılmakta olan işe konsantre olmakta güçlük çekilebileceğini de ifade eden Kırdar, belirgin bir neden olmaksızın kişinin kendini yorgun hissedebileceğini, nabzının yükselebileceğini bazı kişilerin de baş ağrısı çekebileceğini dile getiriyor.
İdrarın koyu renkli ve ağır kokulu olmasının kişinin vücudunun susuz kaldığını gösteren en güçlü bulgu olduğunu vurgulayan Op.Dr. Mehmet Kırdar, bazı ilaçların idrar rengini değiştirebildiğini, bu nedenle değişimin kaynağının ilaç olup olmadığını saptamada kişinin doktorundan yardım istemesi gerektiğini belirtiyor.
Gün içerisindeki düşük idrar atımının genellikle vücudun su kaybıyla ilgili olduğunu ifade eden Op.Dr. Kırdar, kişinin özellikle sıcak havalarda bu tip bulguları doğru değerlendirip, su tüketimini ihmal etmemesi gerektiğini vurguluyor.
NE KADAR SU TÜKETİLMELİ?
Op. Dr. Mehmet Kırdar, bazı durumlarda kişinin vücudunu aşırı miktarda sıvı ile yüklemesinin vücutta aşırı sodyum kaybına (hiponatremi) neden olabileceğine dikkat çekiyor.
Op. Dr. Kırdar, fazla sıvı alımının özellikle yaşlı kimselerde eşlik eden hastalıkları varsa zararlı olabileceğini de belirtiyor.
Op. Dr. Mehmet Kırdar, günlük su ihtiyacının çeşitli şekillerde hesaplanabileceğini ifade ediyor: "En basit yöntem, vücut ağırlığının her bir kilosuna 30 mlile çarpmak.Yani ortalama 70 kg bir insan normal şartlar altında günde 2-2.5lt sıvı tüketmelidir. Ancak bu ihtiyaç , egzersiz sonrası, sıcak hava , ateşli hastalıklar , mide bozulması ve ishal gibi sıvı kaybının yoğun olduğu durumlarda artmaktadır. Günde ne kadar sıvı almalıyız sorusunun cevabını bu bilgilere göre vermeliyiz, yani günde 8-10 bardak su içmeliyim yerine hangi şartlarda yaşadığımıza, ne iş yaptığımıza, sağlık durumumuza, vücut ağırlığımıza göre bu miktarı arttırıp azaltabiliriz . Ancak bunu da en kolay temin edilebilen en ucuz ve kalorisiz sıvı kaynağı suyla karşılayabiliriz."
Op. Dr. Kırdar, kişisel bazda sıvı gereksiniminin değişebileceğini de hatırlatarak, prostat veya idrar tutamama problemi olmadığı halde, kişinin can sıkıcı derecede sık tuvalete gitmesinin, gereğinden fazla sıvı alımı anlamına geldiğini dile getiriyor.
Sıvıların rahatça tüketilebilecek ölçüde alınması gerektiğini belirten Op. Dr. Kırdar, özellikle sıcak havalarda, fiziksel olarak yoğun efor harcanılan zamanlarda veya hastayken sıvı alımına dikkat edilmesi gerektiğini ifade ediyor.
Kişinin yoğun çalıştığı dönemlerde ya da antrenman yaptığında zaman zaman dehidrasyon (su kaybı) belirti ve bulgularını kontrol etmeyi unutmaması gerektiğini belirten Op. Dr. Mehmet Kırdar, uzman olmayan kişiler tarafından yapılan önerilere de kulak asılmaması gerektiğini hatırlatıyor.
Op. Dr. Mehmet Kırdar, kişinin vücudunun sesine kulak vererek sıvı alımını artırması veya beslenme programını yüksek sıvı içerikli besinlerle takviye etmesi gerekip gerekmediğini anında saptayabileceğini de belirtiyor.
mehmet.kirdar@mynet.com