BİZE ULAŞIN
Antalya'ya bu yıl bahar, yerel seçim hareketliliğiyle birlikte geldi. Güneşin parlaklığı günden güne artar, ağaçlar çiçeklerini açarken sokaklardaki kampanya pankartlarının, seçim araçlarının ve koşturan partililerin sayısı da arttı.
Şimdi kentte, güzel hava eşliğinde kıran kırana denebilecek bir seçim yarışı yaşanıyor.
Kentin caddelerindeki otomatik billboardlarda sırasıyla bir Cumhur İttifakı'nın adayı AKP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, bir Millet İttifakı'nın adayı CHP'li Muhittin Böcek'in afişi dönüyor.
Afişlerin ortak yanı ise hepsinin iddialı vaatlerle dolu olması.
Her ne kadar Ankara siyasetine endeksli olarak kentte kemikleşmiş iki siyasi blok oluşmuş olsa da adaylar, projeler üzerinden kararsız seçmeni etkilemeye çalışıyor.
Antalya'da büyükşehir belediye başkan adaylarının her ikisi de Antalyalı ve merkez sağ kökenli.
Adalet Partisi, Anavatan Partisi (ANAP) gibi partilerde siyaset yapmış mensupları bulunan bir aileden gelen Menderes Türel, ilk kez 2004-2009 döneminde belediye başkanlığı yaptı.
2009'daki yerel seçimlerde CHP'li Mustafa Akayadın'a yenilen ve 2011-2014 arasında AKP milletvekilli olarak görev yapan Türel, 2014'teki yerel seçimlerde ise belediyeyi Akaydın'dan geri aldı.
ANAP'tan Konyaaltı Belediye Başkanı seçilen Böcek ise 2004, 2009 ve 2014'te CHP'den aynı ilçenin belediye başkanı oldu.
1999'da yüzde 27 oyla yönetime gelen Böcek, bu oranını ilerleyen yıllarda yüzde 50'lerin üzerine çıkardı.
İki aday da kent sorunlarına çözüm vaatlerini içeren projelerle kıyasıya bir yarış içerisinde.
Antalya merkezde ve çevresinde konuştuğumuz birçok kişinin sorunları birkaç nokta üzerinde odaklanıyor.
Turizmde çalışanlar, sektörde işlerin altı aylık olmasından, kışın işsiz kaldıklarından yakınıyor.
Tarım sektöründekiler girdi maliyetlerinin artışından ve olumsuz hava koşullarından dolayı ürünlerinin fiyatının arttığını ancak hükümetin kendilerine destek olmak yerine neredeyse suçlu ilan edilmiş olmaktan yakınıyor.
Kentteki gençlerle konuştuğumuzda işsizlik en büyük sorun olarak öne çıkıyor.
Bunun dışında sohbetlerimizde en fazla ulaşım, alt yapı, imar ve yeşil alan konuları dillendiriliyor.
Bu bahsettiğimiz sorunları çözmeye yönelik vaatler de adayların seçim programlarında yer tutuyor.
İki aday da projelerinde istihdama ve sosyal yardımlara özel önem veriyor.
Yine kentin ulaşım alt yapısının iyileştirilmesi, imar sorunlarının çözümü, turizm ve tarımın desteklenmesi konusunda büyük projeler yarışıyor.
Sonuçta adayların, üçüncü havalimanından suyun fiyatının düşürülmesine, mikro krediden raylı sisteme, halk mamadan güneş enerjisi santrallerine, halk sütten film platolarına toplamda dört yüzü aşkın projesi bulunuyor.
Menderes Türel'in kampanyasında beka söyleminin neredeyse hiç kullanılmaması dikkat çekiyor.
Büyükşehir ve ilçe adaylarının karşı taraftaki ittifakın oylarını kazanmak için özel çaba sarf ettikleri de anlaşılıyor.
Örneğin AKP'nin, CHP'nin kaleleri olarak bilinen Muratpaşa ve Konyaaltı'ndaki kadın adayları Gökcen Özdoğan Enç ve Gaye Doğanoğlu, CHP tabanına da hitap eden bir profil çiziyor.
Enç'in vaatleri arasında 60 bin metrekarelik Atatürk Kent Meydanı, Doğanoğlu'nunkiler arasında ise 45 bin metrekarelik Atatürk Kent Meydanı'nın oluşturulması da var.
Adayların bu projeleriyle ilgili afişlerinde kent meydanlarının ortasında birer Atatürk heykeli yer alıyor.
İttifakların blok oyları b**aşa baş**
Antalya, Cumhur ve Millet ittifaklarının birbirine yakın oy performansı gösterdiği kentlerden.
Kentte 2017 başkanlık referandumunda yüzde 59.1 "Hayır", yüzde 40,9 "Evet" çıktı.
2018 milletvekili seçimlerinde Millet İttifakı yüzde 47, Cumhur İttifakı yüzde 45,1 oy aldı.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise yüzde 42,8 oy alan Recep Tayyip Erdoğan'ı, yüzde 38,8 oyla Muharrem İnce ve yüzde 13,5 oyla Meral Akşener izledi.
Antalya'da geleneksel olarak güçlü bir ülkücü-milliyetçi taban bulunuyor. MHP'nin kent siyasetinde ciddi bir etkisi var.
İYİ Parti'nin 2018 milletvekili seçimlerinde yakaladığı yüzde 16,9'luk oran da partinin Türkiye ortalamasının epey üzerinde.
Şimdi kritik soru, İYİ Parti'nin bu potansiyelini Millet İttifakı adaylarına aktarıp aktaramayacağı.
Millet İttifakı kapsamında MHP'nin geleneksel olarak güçlü olduğu birçok ilçedeki belediye başkan adaylığı İYİ Parti'ye bırakılmış durumda.
Bunlar Alanya, Aksu, Korkuteli, Demre, Gündoğmuş, Serik ve Elmalı ilçeleri. Bu da İYİ Parti'ye MHP kökenli oylarını konsolide etme fırsatı sunuyor.
Ancak bu noktada kritik bir konu HDP'nin CHP'ye desteği.
HDP'nin etkisi de önemli
Geçtiğimiz günlerde TV kanalı A Haber tarafından yayımlanan, Kepez'de CHP ve HDP yöneticilerinin aynı masada görüldüğü video, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 17 Mart'taki Antalya mitinginde de gösterildi.
Mitingde Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) eski il başkanı Abdülbaki Karaağaç'ın Kepez'de CHP listesinden belediye meclis üyesi adayı olduğu da hatırlatıldı ve Karaağaç'ın "Abdullah Öcalan'a özgürlük" talep eden bir eylemdeki görüntüleri yayımlanıp, CHP ile İYİ Partililere "kandırılmama" çağrısı yapıldı.
İYİ Parti tabanının, AKP'den gelen "Millet İttifakı PKK ile işbirliği yapıyor" eleştirisinden nasıl etkileneceği kritik önemde.
HDP oylarının Kepez ve büyükşehirde ciddi etkisi olacak. Parti, 2018 milletvekili seçimlerinde Antalya'da yüzde 7,3 oy almıştı.
HDP'nin en güçlü olduğu ilçe ise yoğun bir Kürt nüfusa sahip Kepez.
HDP, Kepez'de geçen yıl yapılan seçimlerde yüzde 12,2 oranında oy almıştı.
Parti, Batı'da AKP'yi geriletmek hedefiyle birçok yerde Millet İttifakı'nın adaylarını destekleme stratejisini Antalya'da da uyguluyor.
HDP Parti Meclisi üyesi Nihat Akkaya, geçtiğimiz günlerde, büyükşehirde Millet İttifakı'nın adayı Muhittin Böcek'e ve Kepez ilçesinde 2014 yerel seçimlerinde MHP adayı olup şimdi CHP'den aday olan Murat Dinç'e açık destek açıklaması yaptı.
Partinin, birçok ilçede ise belediye meclis üyesi adaylığı bulunuyor.
Kıran kırana giden bir yarışta HDP seçmeninin CHP'ye desteği, büyükşehirde Böcek'in elini güçlendirdiği gibi, Kepez'in AKP'den CHP'ye geçiş ihtimalini de gündeme taşıyor.
Blok oyların yakınlığı, bahsettiğimiz dengeler, sokaktaki kıyasıya rekabet ile hem Erdoğan'ın hem de Kılıçdaroğlu ve Akşener'in geçen hafta yaptıkları coşkulu kent mitingleri düşünüldüğünde Antalya'da hiçbir sonuç sürpriz olmayacak gibi görünüyor.
