BOSTON/ANKARA(ANKA) – 2000 yılları başlarında faaliyet gösteren Türk-Ermeni Barışma Komisyonu'na başkanlık eden, Atlantik Konseyi kıdemli uzmanlarından David L. Phillips, Türkiye ile Ermenistan arasında varılan çerçeve anlaşmasına destek verirken uygulanacağının garantisinin bulunmadığını da öne sürdü. Obama yönetimini, bir "yol haritası"nı da içeren anlaşmanın resmiyet kazanmasına yardımcı olmaya çağıran David Phillips, 1948 BM Soykırım Sözleşmesinin geriye uygulanmayacağını da vurguladı.
David L. Phillips, ABD'nin önde gelen gazetelerinden Boston Globe tarafından yayımlanan makalesinde Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine ilişkin olarak Nisan ayında yapılan açıklamayı "potansiyel tarihi bir hamle" olarak nitelerken, "Ancak ‘çerçevede anlaşması'nın uygulanmasındaki ilerleme olmaması, Türkiye'nin niyet ve kararlığına ilişkin soru işaretlerini yaratıyor" savını dile getirdi.
Başbakan Erdoğan'ın "iç baskılara ve Azerbaycan'ın itirazlarına boyun eğdiği" iddiasında bulunan Phillips, Türkiye ile Ermenistan arasındaki başlıca anlaşmazlıkları olarak geçmişteki oylara ilişkin farklı söylemler ve Karabağ olduğunu kaydetti.
-"TÜRKİYE'NİN ÇIKARLARI AZERBAYCAN TARAFINDAN REHİNE ALINAMAZ"-
Makalede ABD'nin, çerçeve anlaşmasının sağlanmasında ABD'nin "vazgeçilmez" rolünün bulunduğunu belirtilirken "Anlaşma, iki ülkeden oluşan bir komisyon, bir dizi alt komisyon ve uygulamaya ilişkin spesifik bir takvim öngörüyor. Ancak anlaşma, iki ülke tarafından imzalandığında yürürlüğe giriyor. Uygulamaya geçileceği ise, garantili olmaktan uzak" denildi.
Türkiye'nin çıkarlarının Azerbaycan tarafından "rehine alınmayacağı"nı savunan Phillips, "ABD, Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşmesi ile Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki müzakereler arasında bir bağın bulunmadığı yolunda Obama'nın anlayışını teyit etmeli. Aynı biçimde, normalleşme ile Karabağ'ın statüsü arasında da bir bağ olmaması gerektiği gibi normalleşme ile soykırımın tanınması arasında da bir bağ kurulmamalıdır" diye yazdı.
-BARIŞMA KOMİSYONUNUN ÇALIŞMALARI-
2001-2004 döneminde kendisinin başkanlığını yaptığı Türk-Ermeni Barışma Komisyonu'na da değinen Phillips, komisyonun amacının, 1948 tarihli "BM Soykırım'ın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 20. yılının başında yaşanan olaylara uygulanıp uygulanmayacağını belirleyecek hukuki bir analiz yapmak olduğu"nu anımsattı.
Phillips, yapılan analizin, uluslar arası hukukun, antlaşmaların, geriye uygulanmasını yasakladığını belirlediğini anlatırken analizin aynı zamanda "soykırım" suçunu da tanımladığına işaret etti. Bu kapsamda "soykırım" suçunun gerçekleşmiş olması için dört koşulun bulunması gerektiğinin saptandığını kaydeden, söz konusu kriterlerden ancak "niyet" ile ilgili kriterin tartışmalı olduğunu savunan Phillips, yine "Analizin, tehcir emrini veren Osmanlı şahsiyetlerinin, eylemlerinin sonuçlarını bildiklerini, bu nedenle zaruri görülen soykırım niyetinin olduğunu belirlediği"ni öne sürdü.
Phillips makalesine son verirken, Komisyon'un Türkler ile Ermeniler arasında açık bir diyaloğun sürdürülmesi gereğine vurgu yaptığını belirttikten sonra "Obama Yönetimi, Türkiye ve Ermenistan'yı anlaşmayı resmileştirmeye yardımcı olmalı. Barışmayı önerenlerin yanında olmak, ABD'yi tarihin doğru tarafında yer almasına sağlıyor" görüşünü dile getirdi.
2001 yılında oluşturulan Türk-Ermeni Barışma Komisyonu'nun aralarında da çok tanınmış emekli Türk diplomatlarının da bulunduğu üyelerden bazılarının daha sonra bazı gelişmelerden rahatsızlık duyarak geri çekildiği belirtiliyor.(ANKA)