Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Nevruz kutlamaları çerçevesinde Eskişehir’de çeşitli etkinlikler gerçekleştirdi. Türk dünyasından öğrencilerin ve temsilcilerin bir araya geldiği kutlamalarda geleneksel keşkek kazanı karıştırılarak, Nevruz ateşi yakıldı ve örste çekiçle demir dövüldü. Nevruz hediyelerinin ikram edildiği program renkli görüntülere sahne oldu.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından Eskişehir’de yapılan Nevruz kutlamaları Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, YTB Başkanı Abdullah Eren, Eskişehir Milletvekilleri Nabi Avcı, Harun Karacan ve Emine Nur Günay, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren ile Türk dünyasından temsilciler ve öğrencilerin katılımıyla gerçekleşti. Mehteran takımının marşlarıyla başlayan program; Nevruz ateşinin yakılması, geleneksel keşkek kazanının karıştırılması, örste çekiçle demir dövülmesi ve Türk dünyasından öğrencilerin hediyeleşmesi gibi etkinliklerle devam etti.
"Nevruz, Türk dünyasının kültürel ortak mirasıdır"
Orta Asya’dan Balkanlar’a kadar çok geniş bir coğrafyada kutlanan Nevruz’un tüm insanlık için hayır getirmesi temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Nevruz, Ata yadigârı Türkistan’dan doğan bir bereket ve sevgi bayramıdır. Nevruz, Türk dünyasının kültürel ortak mirasıdır. Ne mutlu bizlere ki bugün, dünyanın farklı ülkelerinden siz genç kardeşlerimizle bir arada, böyle muhteşem bir atmosferde, Nevruz bayramını kutluyoruz. Farklılıklarımızı zenginlik görerek, kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden tam bir kardeşlik ikliminde hep birlikte Nevruz’u idrak ediyoruz. Bu güzel Nevruz programını tertipleyen, bizleri bir araya getiren Anadolu Üniversitemize ve Yurtdışı Türkler Başkanlığımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.
"YTB gönül coğrafyasının nişanesidir"
Türkiye’nin gönül coğrafyasını sahiplenen duruşunun önemli bir nişanesinin YTB olduğunu söyleyen Oktay, “YTB bugün dünyanın dört bir yanından 17 bini aşkın yabancı öğrenciye burs vermenin yanı sıra, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız ve soydaşlarımıza yönelik çok faydalı faaliyetler yürütmektedir. ‘Nerede bir vatandaşımız, soydaşımız varsa biz oradayız’ düsturuyla hareket eden YTB’nin, iftihar vesilesi çalışmalarını beğeniyle takip ediyor, gönül coğrafyamızda ulaşmadığımız nokta kalmayana dek çıtayı yükseklere çıkarmalarını bekliyorum. Farklılıklarımızı zenginlik görerek, kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden tam bir kardeşlik ikliminde hep birlikte Nevruz’u idrak ediyoruz. Bu güzel Nevruz programını tertipleyen, bizleri bir araya getiren Yurtdışı Türkler Başkanlığımıza ve Anadolu Üniversitemize teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
"Terörün her türlüsü ile mücadele ettik"
Yeni Zelanda’da gerçekleşen terör saldırısı sebebiyle, başsağlığı ve dayanışma dileklerini iletmek üzere bu ülkeye gittiklerini hatırlatan Oktay, bugüne kadar şiddeti bir mücadele yöntemi olarak kullananlara asla müsamaha göstermediklerinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay konuşmasında şunları kaydetti:
“Terör örgütlerinin genç zihinleri bulandırmasına, esir almasına asla göz yummadık. Meşru zemin varken, demokrasi, diplomasi, sandık varken başka yolları tercih edenlere asla taviz vermedik. Terörün her türlüsü ile mücadele ettik. İnşallah bundan sonra da bu kararlı duruşumuzu sürdüreceğiz. Kökeni, inancı veya coğrafyası ne olursa olsun her masum insanın ölümüne karşı aynı ilkeli duruşu sergilemeye devam edeceğiz. Dünyaya örnek olan engin duruşumuzu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Ben özellikle genç kardeşlerimden milletimizin kadim değerlerine sıkı sıkıya sarılmalarını istiyorum.”
"Türkiye dünyanın Nevruz’u için mücadele ediyor"
Programda konuşan YTB Başkanı Abdullah Eren ise Türkiye’nin resmi sınırlarının ötesinde geniş bir gönül coğrafyasına sahip olduğunun altını çizdi. YTB’nin dünyanın dört bir yanında bulunan kardeş ve akraba topluluklarla yeniden sıcak ve samimi ilişkilerin tesis edilmesi için çalışmalar yürüttüğünü dile getiren YTB Başkanı Eren, “Biz bir imparatorluk bakiyesiyiz. Her ne kadar 784 bin kilometrekareye yayılmış bir vatanımız olsa da Osmanlı İmparatorluğu’nun bakiyesi olmamız hasebiyle çok fazla soydaşımız, çok fazla akraba topluluğumuz sınırlarımızın dışında yaşamaktadır. Dünyanın dört bir yanında Türkçe konuşan topluluklar var. Bu topluluklarla sıcak ve samimi ilişkileri yürütmekle mükellefiz” dedi.
Nevruz’un Orta Asya’dan Avrupa’ya ve dünyanın diğer birçok bölgesine uzanan geniş bir kültürel coğrafyada yaşayan Türk dünyasının ortak kültür mirası olduğunu ifade eden YTB Başkanı Abdullah Eren, ‘yeniden diriliş’ anlamına gelen Nevruz gibi Türkiye’nin de dünyada yeni bir düzen kurulması için mücadele verdiğine dikkat çekti. Başkan Eren konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“Nevruz ‘yeniden diriliş’ demek. Uzun bir kış döneminden sonra çiçeklerin açtığı günü sembolize ediyor. Aynı zamanda bize ahireti hatırlatıyor. Diğer taraftan bize yaşamı anlatıyor. Dünyanın dört bir yanında Nevruz Bayramı kutlanmaktadır. Türklerin hükümranlık sürdüğü, yurt edindiği, iz bıraktığı her yerde bu bayram kutlanmaktadır. Nevruz ‘yeniden diriliş’ dedik. ‘Toprağın dirildiği gün’ dedik. Bugün Türkiye’nin içerisinde bulunduğu mücadele, dünyada yeni bir düzenin kurulmasıyla alakalı bir mücadele. Türkiye, dünyanın 21 Mart’ı için Nevruz’u için mücadele veriyor.”