ANKARA (İHA) - Türkbank ihalesine fesat karıştırdıkları iddiasıyla eski Başbakan Mesut Yılmaz ile Devlet eski Bakanı Güneş Taner'in Yüce Divan'da yargılanmasına bugün devam edildi.
Anayasa Mahkemesi'nin Yüce Divan sıfatıyla yaptığı yargılamanın öğleden sonraki bölümünde, işadamı Korkmaz Yiğit'in tanık olarak dinlenilmesine devam edildi.
Yaklaşık 5 saat Yüce Divan heyetine bilgi veren Yiğit, öğleden sonraki bölümde Alattin Çakıcı ile ilişkisi hakkında konuştu. Yiğit, "Rahmetli Nesim Malki benim ortağım olurdu. Beni arayarak Çakıcı'nın kendisini tehdit ettiğini söyledi ve benden yardım istedi. Ben de o dönemde İstanbul Valisi olan Hayri Kozakçıoğlu'na giderek yardım istedim. Kozakçıoğlu, Malki'ye koruma verileceği söyledi. Valilik binasının merdivenlerinden aşağıya inerken Çakıcı beni aradı. Çakıcı ile ilk kez orada görüştük. Kendisi bana 'Niso benim ekmek kapım. Ben herkese fatura yollarım. Ayda birde ona sıra gelir. Bu konuyla ilgilenme' dedi. Malki'nin öldürülmesinin ardından Çakıcı tekrar beni arayarak, 'Bu işi benim üzerime yıkacaklar dedi'" diye konuştu.
İfadesinde Yılmaz'ı, Taner'i, Hazine eski Müsteşarı Gazi Erçel ve İçişleri eski Bakanı Kutlu Aktaş'ı suçlayan Yiğit, "Bu insanlar bana karşı insanlık suçu işlemiştir" dedi.
Çakıcı ile yaptığı konuşmaları içeren kasetlerin ortaya çıkmasının ardından Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından gözaltına alındığını ve emniyette bulunduğu 22 saat boyunca işkenceye maruz kaldığını savunan Yiğit, savcılıkta Kamuran Çörtük ile yüzleştirme olayını anlattı. Yiğit, "Ben ellerim kelepçeli işkence görerek savcılığa girerken, Çörtük savcının odasında simit yiyip çay içiyordu" dedi.
Yiğit, kamuoyuna yansıyan Çakıcı ile ilgili telefon görüşmeleri içeren kasetin bazı çevreler tarafından bazı kesimleri çıkarılarak kamuoyuna verildiğini savundu. Turgut Yılmaz ile hiçbir ticari anlaşmasının olmadığını kaydeden Yiğit, Turgut Yılmaz'ın yurtdışında bulunan hesabına 14 milyon dolar aktardığı yönündeki iddiaları da yalanladı.
Yiğit, eski milletvekili Bülent Akarcalı'nın kendisine Mesut Yılmaz aleyhine konuşmazsa mahkemelerde yardımcı olacağı sözü verdiğini öne sürdü. Yiğit, Meclis Soruşturma Komisyonu'nda verdiği ifadelerle ile ilgili olarak mahkeme heyetinin sorduğu soruların bir kısmına 'Hatırlamıyorum, söylemiş olabilirim' cevabını verirken, bir kısmı için 'Haddimi aşan açıklamalar yapmışım" dedi. Yiğit, mahkeme heyetine kullandığı haplardan dolayı unutkanlık yaşadığını söyledi.
Yiğit'in açıklamalarının ardından söz alan Yılmaz, Meclis Soruşturma Komisyonu'nda ve mahkemede farklı bilgiler veren Yiğit'i eleştirdi. Yılmaz, Yiğit'e dönerek, "Bu bana karşı işlenen bir insanlık suçu değil mi? Benim bugün burada sanık olarak bulunmam, kendisinin bu sözleridir" dedi. Yiğit, Yılmaz ve Taner'in kendisine büyük zararı olduğunu söyleyerek, "Özellikle Taner'e saygı duymuyorum" açıklamasını yaptı.
Duruşmada, celp ile çağrılmamasına rağmen hazır bulunan ANAP eski Milletvekili Cefi Kamhi de tanık olarak dinlendi. Kamhi, Yiğit'in sabahki oturumda bahsettiği, kendisinin Yiğit'in ve Hüsamettin Cindoruk'un bulunduğu toplantının yapılmadığını söyledi. Yiğit'i işadamı camiasından tanıdığını söyleyen Kamhi, Yiğit'in Çakıcı ile ilişkisini son dakikaya kadar inkar ettiğini ifade etti. Yiğit'in Türkbank ihalesine girmesi konusunda aracılık ettiği yönündeki iddiaları da yalanlayan Kamhi, Yiğit'in başbakanla görüşmesinde randevuyu kendisini ayarlamadığını söyledi. Yiğit'in Yılmaz ile görüşmesi hakkında mahkeme heyetine bilgi veren Kamhi, "Yiğit, sayın başbakana ihaleyle ilgili söylentileri aktardı ve 'Eğer siz uygun görmezseniz bu ihaleye girmem, ihaleyi iptal ederseniz de buna itiraz etmem' dedi. Yiğit, sayın başbakana Çakıcı ile ilişkisi olmadığını söyledi ve Çakıcı'ya sadece iki sene evvel bir sattığını söyledi" dedi. Bunun üzerine Yüce Divan'a Başkanlık eden Haşim Kılıç ise, "Yiğit'in bu açıklamalarına sayın Yılmaz ne dedi?" sorusunu yöneltti. Kamhi, "Sayın Yılmaz zaten yapısı itibariyle az konuşan bir insandır. Görüşme kısa sürdü. Yılmaz sadece dinledi" cevabını verdi.
TANIKLAR ARASINDA POLEMİK
Kamhi'nin açıklamalarının ardından, yüzleştirilmek için tekrar kürsüye çağrılan Yiğit ile arasında polemik yaşandı. Kamhi'nin Cindoruk, kendisi ve Yiğit'in otelde yaptığını iddia ettiği görüşmesini inkar etmesine tepki gösteren Yiğit, "Neden böyle konuştuğunu anlamıyorum. Kamhi'nin şirketlerine para verdim. Sayın Yılmaz ile görüşme sonrasında Yılmaz ihalenin bana verilmesini söyledi. Bunun üzerine Kamhi, 'O zaman partiye yardım yapsın' dedi. Ben partiye yardımda bulundum. Kamhi'nin şirketlerine kredi verdim, elden para verdim" açıklamasında bulundu. Bunun üzerine sinirlenen Kamhi, "Ben torbacı mıyım? Dava açacağım" dedi.
Bu sırada söz alan Yılmaz, Yiğit ile görüşmesinde, Yiğit'in kendisine yemin billah ederek Allatin Çakıcı ile ilişkisi olmadığını söylediğini belirtti. Yılmaz, görüşmede ayrıca Yiğit'in Çörtük'e teklif götürdüğünü ancak Çörtük'ün bunu kabul etmediğini söylediğini anlattı.
Yılmaz'ın da kendisi ile ilgili açıklamalarından tatmin olmayan Yiğit, "Bu tarz yalana niye gittiler anlamıyorum. Sayın başbakan benim söylediklerimi niye onaylamadı?" dedi. Araya giren Kılıç, polemiği daha fazla uzamadan bitirdi.
Tanıkların dinlenilmesinin ardından duruşmaya 10 dakika ara verildi. Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç, Devlet eski Bakanı Hüsamettin Özkan, TBMM eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk, MİT eski Müsteşarı Şenkal Atasagun ve bu duruşma gelmeyen tanıkların da aralarında bulunduğu 9 kişinin bir dahaki celse tanık olarak çağrılmasına ve duruşmanın 8 Eylül 2005 tarihine ertelenmesine karar verildiğini bildirdi.