Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Yunanistan'ın Doğu Akdeniz ve Ege'deki provokasyonlarına ilişkin, "Bu zor günlerde iyi komşuluk ilişkileri istediğimiz, müttefikimiz olan bir AB üyesi ülkenin, bu zor günlerimizde bize destek vermesi gerekirken, Zeytin Dalı Harekatı'nı yürütürken bizi desteklemesi gerekirken, yaptığı bu provokasyonları güçlü bir şekilde not ettik." dedi.
Çelik, Yüreğir Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Adana İl Gençlik Kolları Kongresi'nde yaptığı konuşmada, erken seçim kararının ardından ilk toplantılarını gençlik kollarıyla yaptıklarını söyledi.
Her seçimin kendileri için yenilenme, tazelenme, yürüdükleri yola daha büyük şevk ve kuvvetle asılma kaynağı oluşturduğunu ifade eden Çelik, "Bizim için her seçim gençleşmek, daha dinamik olmak için bir vesile." diye konuştu.
Çelik, Türkiye'nin siyasi krizleri, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle aşacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Türkiye'de demokrasiyi tesis etmek, millet iradesini güçlendirmek, milli iradeyi tesis etmek için çok bedel ödenmiştir. Bedeller arasında, başbakanını şehit vermiştir, bakanlarını şehit vermiştir. 27 Mayıs darbesiyle ortaya çıkan kötü alışkanlıklar, zaman zaman başkaları tarafından da paylaşılarak, siyasetin millet adına, milletten yetki alarak yönetme hakkını gasbetme şeklinde bir sürü acı hatıraları siyasi tarihimizin parçası haline getirmiştir. Aynı şekilde siyasete müdahale olmayan 10 yıllık zaman dilimlerinde ise siyasetin istikrarı sağlayamaması, koalisyonlarla ülkenin parçalanması siyasi istikrarın sekteye uğratılması, maalesef hedeflere ulaşmamızı engellemiştir."
Yatırımlar hakkında bilgi veren Çelik, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok büyük ve zorlu bir yol yürüdük. Çok büyük meşakkatlerden geçtik ama her seferinde alnımızın akıyla çıktık." dedi.
- "Türkiye'de kimsenin rejimle meselesi yoktur"
Bakan Ömer Çelik, geçmişte AK Parti'ye karşı yapılan hukuksuzluklarla, milletin hakkının gasbedilmeye çalışıldığını dile getirdi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimini, "işgal girişimi" diye nitelendiren Çelik, "Arkasında şu vardı, 'Bu millete sizlere ait olan bu ülkeyi yönetme hakkını alıp, yabancı bir takım unsurlara devretmek. Taşeron bir güç olarak en alçak en hain bir girişimi gerçekleştirdiler." diye konuştu.
Çelik, geçmişteki krizleri ortadan kaldırmak için yeni bir sisteme ihtiyaç duyulduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaptığımız iş bir rejim değişikliği değildir. Türkiye'de kimsenin rejimle meselesi yoktur. Rejimi daha sağlıklı hale getirecek bir sistem değişikliği ortaya çıkmıştır. Geçen sene bunun oylanmasıyla, milletimizden onay almasıyla birlikte bütün milletimiz yepyeni ufuklara yelken açmak, ilerlemek için dört gözle bu seçimi bekliyor. Bir takım zaruretler ortaya çıktı ve seçim tarihinin erkene alınmasının en sağlıklı karar olduğuna varıldı. Netice itibarıyla 24 Haziran'da seçimler gerçekleştirilecek. İnşallah bu seçimler gerçekleştikten sonra, aziz milletimizin teveccühüyle Cumhurbaşkanımız tekrar başımızda olarak yolumuza devam edeceğiz. Türkiye'yi çok daha büyük ufuklara taşıyacağız."
CHP'yi, siyaset yapamamakla eleştiren Çelik, "Şimdi de gördüğünüz gibi artık herkesin ibretle izlediği bir sürü cumhurbaşkanı adayı çıkarıyorlar. CHP'nin siyasetsizlikle, millete hizmet etmek isteyenlerin önünü kesmek isteyen bir mantaliteyle yoğrulmuş tavrından başka bir şey beklenemez." değerlendirmesinde bulundu.
- "Yunanistan'ın bu provokasyonlarını güçlü bir şekilde not ettik"
Bakan Ömer Çelik, Yunanistan'ın Doğu Akdeniz ve Ege'de provokasyon yaptığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bizden iyi komşuluk ilişkileri bekleyen Yunanistan, biz Afrin'de Zeytin Dalı Harekatı bölgesinde teröre karşı mücadele ederken bir AB ve NATO üyesi olmasına rağmen Doğu Akdeniz'de ve Ege'de provokasyon yapıyor. Bu zor günlerde iyi komşuluk ilişkileri istediğimiz, müttefikimiz olan bir AB üyesi ülkenin, bu zor günlerimizde bize destek vermesi gerekirken, Zeytin Dalı Harekatı'nı yürütürken bizi desteklemesi gerekirken, yaptığı bu provokasyonları güçlü bir şekilde not ettik. Aynı zamanda Türkiye'nin ekonomisi ve istikrarı konusunda gösterdiğimiz hassasiyet gibi, Doğu Akdeniz ve Ege'deki provokasyonlara karşı da kararlı bir şekilde duruyoruz. İşte bütün bunların sırrı ve özü bizim gösterdiğimiz birlik ve beraberliktir."