BİZE ULAŞIN
İstanbul Kartal’da geçtiğimiz yıl aralık ayında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Tayfun Karali, trafikte emniyet şeridini kullandığı iddiasıyla zabıta memuru Kenan Fidan’a tokat atarak dövmüştü. Şiddetin etkisiyle zabıta memuru Fidan bayılmıştı. Olay anı ise güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilmişti. Olayın ardından görevden uzaklaştırılan Tayfun Karali hakkında, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmış ancak zabıta memuru Fidan Karali'den şikayetçi olmamıştı.
DAVANIN İLK DURUŞMASI BUGÜN YAPILDI
Sözcü gazetesinden Sevgim Begüm Yavuz'un haberine göre, olay tarihinde İBB Zabıta Daire Başkanı olarak görev yapan Tayfun Karali hakkında “Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kasten yaralama” suçundan 1 buçuk yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın bugün ilk duruşması yapıldı. Anadolu 30. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına sanık Tayfun Karali ile avukatı katılırken, müşteki Kenan Fidan duruşmaya katılmadı.
“TOKAT ATTIĞIM KİŞİ ZABITA DEĞİLDİ”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hukuk Müşavirliği'nde avukatlık yaptığını söyleyen sanık Tayfun Karali savunmasında, müştekinin belediye personeli ve zabıta olmadığını öne sürerek “İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Zabıta Daire Başkanı olarak görev yapıyordum. Kartal'da bir toplantıya yetişmek için trafikte seyir halindeydim. Trafik yoğunluğu yoktu. Buna rağmen emniyet şeridinde giden bir araç olduğunu ve bu aracın yolda seyir halinde olan araçları sıkıştırdığını gördüm. Aracın çakarlarından belediye ait olduğunu fark ettim. Toplantının yapılacağı yere geldiğimde emniyet şeridinde seyreden aracın da benim içinde bulunduğum araçla aynı anda toplantının yapılacağı yere geldiğini gördüm. Araç sürücüsüne neden emniyet şeridinde gittiğini sordum. İnsanların hayatını tehlikeye attığını söyledim” dedi.
“OLAY KURGULANDI”
Müşteki Kenan Fidan'ın, kendisine toplantıya yetişmek için emniyet şeridinden gittiği cevabını verdiğini belirten Karali, insani bir refleksle hareket ettiğini ve tepki olarak tokat attığını söyledi. Sanık Karali, “Ardından toplantıya yetişmek için ayrıldım, şikayetçi de ayrıldı. Ancak olaydan birkaç dakika sonra ‘şikayetçi baygınlık geçirmiş, ambulans çağrılmış' gibi olay kurgulandı ve basına da bu şekilde yansıtıldı. Olayda kusurlu olduğumu kabul ediyorum. Ancak davanın hukuki zemini bu değil. Ayrıca basında şahsın zabıta olduğu belirtilmiştir ancak bu şahıs belediye personeli değildir” dedi.
“ÖLÜMCÜL KAZA ATLATTIM”
Müştekinin kullandığı çekicinin araçları sıkıştırması sebebiyle olay günü ölümcül bir kaza atlattığını anlatan sanık Karali, “Ölümcül bir kaza atlattım. Şikayetçi emniyet şeridinde seyrederken yolda seyir halinde olan araçları sıkıştırıyordu. Trafik güvenliğini tehlikeye sokuyordu” dedi.
Karali mahkemedeki savunmasında tokat attığı kişinin zabıta memuru olmadığını savundu ve “Şikayetçi baygınlık geçirmiş, ambulans çağrılmış gibi olay kurgulandı” diyerek medyayı suçladı.
‘ZABITA MI DEĞİL Mİ?’ DİYE SORULACAK!
Basına yansıyan görüntülerde şikayetçiye zabıta kıyafetleri giydirildiğini ancak müştekinin zabıta memuru olarak görev yapmadığını söyleyen avukat Ahmet Baydarman, “Müvekkilim müştekiye tokat attıktan sonra olay yerinden ayrılıyor. Müşteki bir yere gidip 6 buçuk dakika sonda olay yerine gidiyor” dedi. Duruşma ‘tokat atılan’ zabıta üniformalı kişinin zabıta memuru olup olmadığının anlaşılması için duruşmayı erteledi.
İBB BAŞKANI ‘ZABITA MEMURU’ DEMİŞTİ
Öte yandan olayın kamuoyuna yansıması sonrası İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal bir açıklama yapmış; Zabıta Daire Başkanı Karali’nin görevden uzaklaştırıldığını ve hakkında soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.
Uysal açıklamasında şu ifadelere yer vermişti “Zabıta kardeşimize yapılan çirkin muamele nedeniyle Zabıta Daire Başkanını görevden uzaklaştırdım ve hakkında soruşturma başlattım. Vatandaşlarımız gerekli işlemlerin titizlikle yapılacağından emin olsunlar. ‘Zabıta memuruna şiddet’ görüntüleri çok üzücü ve insanlık adına utanç vericidir. Ben de haklı tepkilerini gösteren vatandaşlarımızla aynı duyguları yaşadım. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde konumu ve sıfatı ne olursa olsun her çalışanımız saygıdeğerdir”
