65 Deyince

65 deyince Van'la bir şekilde tanışan her insan bir şeyler düşünür.

Kayıtlara göre bu benim web sitemiz Van sayfasında yazdığım 65. yazı. 65 de Van'ın il trafik plaka kodu ve bütün diğer Vanlılar gibi benim için de özel bir anlamı var.

Hepimiz memleketimizi biraz da plaka kodları ile anmaz mıyız? Adanalılar 01, Ankaralılar 06, İstanbullular 34, Diyarbakırlılar 21, Edirneliler 22, Elazığlılar 23, Eskişehirliler 26 rakkamlarına özel önem vermezler mi?

Reklam
Reklam

Bir arkadaş anlatmıştı. Kamyonunu park yerine bırakıp gece konakladığı şehirlerarası bir tesiste sabah kahvaltıya indiğinde adamın birinin kamyonu yıkamakta olduğunu görür. Kimseden kamyonunu yıkamaları için talepte bulunmadığı için hem şaşırır, hem de kızar. Birazdan yıkayan şahsın yanına gelip para talep edeceğini düşünür ve iç sesi harekete geçerek “görürsün parayı, bana sormadan arabamı yıkarsan, zor alırsın” der.

Kahvaltısı bitmeden kamyonu yıkayan şahsın bulunduğu yere yöneldiğini görür. Kravatlı, temiz takım elbiseli biridir. Katladığı paçalarını düzeltip içeri girer. O da bu düzgün kıyafetli yıkayıcıyı göz göze geldiklerinde yanına çağırır.

O henüz ağzını açmadan adam “kamyon sizin mi” diye sorar. Evet cevabını aldıktan sonra da devam eder.

“Kusura bakmayın, size haber vermedim ama ben 02 plakayı görünce dayanamıyorum. Orada, Menzil Köyünde çok sevdiğim bir büyüğüm var. Onun aşkıyla ve hatırına 02 plakalı kamyonu görünce yıkamadan edemedim.” Biraz duraksar ve ekler. “Ben bu tesisin ortaklarındanım.”

Reklam
Reklam

Yıkama para karşılığı yapılmadığı için kamyon sahibi önceki düşündükleri için pişman olur.

Plakalar bazen böyle pozitif duyguları açığa çıkaran şeylerdir. Elbette negatif duyguları tetikleyenler de vardır. Onlardan biri de akademisyen bir dostumuzun, Rüstem Bey'in anlattığıdır.

Kendisi Tarsuslu olan bu dostumuz bir gün Tarsus'tan Mersin'e özel otomobili ile giderken bir kamyonun kendisini taciz ettiğini, sıkıştırdığını fark eder.

Sonunda dayanamaz yerleşim yeri olan bir noktada kamyonun önünü kapatacak şekilde aracı durdurur. İkisi de arabalarından inerler.

Kamyon şoförüne hiç kızmadan biraz merakla, biraz da tahmin ederek niye kendisini taciz ettiğini sorar.

Kamyon şoförü gayet kızgın, 65 plakayı gösterip sinesine vurarak kızgınlıkla, “ah Vanlı, benim kardeşim şehit oldu orada” der. Tahmini doğru çıkmıştır.

Reklam
Reklam

Dostumuz hemen cebinden kimliğini çıkarıp uzatır ve “Bak dostum, ben Vanlı değilim, Tarsusluyum al işte kimliğim” der önce.

Sonra da kamyon şoförünü bir çay içmek üzere yakındaki bir yere davet eder, konuşurlar. Kendisinin on yıldan fazla zamandır Van'da üniversitede çalıştığını, her Vanlının ya da o bölge insanının taşkınlıkla, cinayetlerle suçlanmasının büyük bir yanlış olduğunu, kendisinin bunca yıl boyunca o tarz düşünen ve davranan hiçbir Vanlı tanımadığını, aksine etnik kökeni ne olursa olsun Van insanının misafirperver, yabancılara karşı saygılı, hoşgörülü olduğunu anlatır.

Plakası 65 olduğu için ülkenin değişik yerlerinde değişik sorunlar yaşayan pek çok yurttaşımız olmuştur.

Önyargıların kırıldığı, toplumsal barış ve kaynaşmanın gündemde olduğu bu günlerde plakaların kavgalara değil dostluklara vesile olması, yukarıdakine benzer olayların yaşanmaması doğal olarak başlıca dileklerimizdendir.

Reklam
Reklam

Belki de internetle fazla haşır neşir olan bir hemşehrimiz 65 rakkamı ile bir web sitesi oluşturabilir, bu şehirde dışarıdan gelip de yaşamış insanların anı ve deneyimlerini bu sitede yayınlamalarına fırsat verebilir. O zaman genel anlamda şehirle ilgili yabancı görüşlerini öğrenme ve değerlendirme şansı elde ederiz. O zaman şehirle ilgili genel değerlendirmelerin olumlu olduğunu daha net görebiliriz.

65 plaka olarak herkese farklı şeyler düşündürür, farklı şeyler anımsatır.

65 deyince aklına Vanlı Maykıl ile Dere Mehleli Yaşar, tekin olmadığı söylenen rahmetli Selahattin Abe, Dımso, Gero gelenler var.

65 denince Van Kalesini, Van Kedisini, Edremit'in yeşil bahçelerini, Van Gölünün berrak tertemiz suyunu dört tarafındaki doğal plajlarını, Akdamar Adası'nı, Muradiye Şelalesini, Artos Dağını, Van İskelesini, feribotu, Hasan Dayının Yeri'ni, Van Balığı'nı, Van türkülerini ve türkücülerini, Van kahvaltısını anımsayanlar var.

Reklam
Reklam

65 deyince internet üzerindeki sosyal paylaşım sitelerinde tanıdıkları ve sevdikleri Vanlıları düşünenler var.

65 deyince dünyanın çeşitli ülkelerinden göçmen olarak başka yerlere giderken uğradıkları bu şehirde yaşadıklarını anımsayan yabancı uyruklular var.

65 deyince aklına ilk ilçelerimizden biri, Erciş, Özalp, Başkale, Edremit, Muradiye, Gevaş, Çatak, Bahçasaray, Saray gelenler var.

65 deyince Atatürk Lisesi'ni, efsanevi müdürü Servet Bey'i, nam-ı diğer Dadaş'ı hatırlayanlar var.

65 deyince burada askerlik yapmış, gün saymışların üzerine çarpı koydukları kartelalar, yolu buradan geçmiş çeşitli görevlerdeki memurların anıları, unutamadıkları arkadaşları, dostları var.

Türkiye'nin dört bucağına, dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış olan hemşehrilerin gittikleri yerlerde kurdukları Van derneklerinde özlem var, sevgi var, hasret var.

Reklam
Reklam

Tuzla Piyade Okulu'nda acemi eğitimimiz esnasında yoldan geçen Van firmalarına ait, isimlerinde Van ifadesi bulunan otobüslere iç çekerek bakardık. 65'e bugün de gurbetteki Vanlılardan öyle bakanlar var.

Bu ülkede yaşayan, yaşarken de az ya da çok ömrünün önemli bir kısmını belli bir merkezde geçiren insanların plaka bağlılıkları inkâr edilemez, görmezden gelinemez.

65 deyince hatırlanan şeylerin de haddi, hesabı yok. Uşkun, Erek Dağı, Çılbır, Kaygana, Eşkili, Ayran Aşı, Şor Balık, Kavut, Kurut, Otlu Peynir, Kavurga, Hedik var.

65 kimilerine Van Kalesi'nin dibindeki eski şehirde bulunan eski medreseleri; oralarda yaşamış büyük zatları düşündürür, kimilerine de yine kalenin çevresindeki su başlarında demlenilen yerleri, Horhor suyunu hatırlatır.

65 denince aklına sadece Van Depremi ya da sadece Belediye Vanspor gelenler var. Ayrıca sadece belediye gelenler var.

Reklam
Reklam

Van denildiğinde aklına sadece yerel siyasetle şu ya da bu parti ile ilintili olarak siyaset gelenler var.

65'in geçmiş ile ilgili hatırlattıkları pek çok. Benim şu an aklıma gelmeyen, düşünemediğim ama gerçekten 65 denince birilerinin ilk aklına gelen binlerce başka durum, nesne olduğundan eminim. Onları tek tek anımsayıp buraya yazamadığım için de üzgünüm.

65 çok sayıda zorlu virajdan döndükten sonra şimdi büyükşehir kimliğiyle derin ama durgun, kendisine akan her ırmağı, nehiri, dereyi büyük bir alçakgönüllülükle kabul edip değerlendiren yer durumunda. İnsanlar ülkenin farklı yörelerinden gelip Van'a yerleşiyor, yeni bir yaşam kuruyorlar.

Gerginliklerin azalmasıyla ekonomi canlanıyor, yatırımlar artıyor, turizm göz kırpıyor. Meslek odaları, kurumlar, yerleşik yurttaşlar şehrin farklı kökenlerden gelen insanlarına ayrım yapmaksızın kucaklarını açıyor, daha duyarlı davranıyorlar.

Reklam
Reklam

Yeni işletmelerin devreye alınmasıyla işsizlik oranı şu an çok belirsiz bir şekilde de olsa düşüyor.

Siyasi gerginliklerin yaşanmayacağı bir gelecekte iş ve aş miktarında önemli artışlar olacağı neredeyse kesin bir şekilde kendini gösteriyor.

Bu bahar barış ve kardeşlik rüzgarları doğru yönden esiyor.

Van'ın ve Vanlı'nın onlarca yılın deneyimle sahip olduğu hoşgörü ve anlayış, önüne açılan yeni zeminlerde yeniden yeşeriyor.

65 depremin zedelediği kabuğundan kurtulup yenileniyor. Bizden önceki kuşak, bizim kuşak, bizden sonraki kuşak bu değişim ve dönüşüme tanık oluyor.

Nevruz'uyla kendini belli etti. Bu bahar bir başka geliyor.

04.04.2013

21:30:58

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Haberin Devamı İçin Tıklayın