Galatasaray'ın tarihi fırsatı

İki sezondur Süper Lig'i şampiyon olarak tamamlayan Galatasaray'da, kuşkusuz camiayı ve taraftarı en çok heyecanlandıran asıl konu, geride bıraktığımız sezon Şampiyonlar Ligi'nde elde edilen çeyrek final başarısı. Özellikle İstanbul'daki rövanş maçında skor 3-1 olunca, tribünlerden yükselen "Beş, beş, beş" tezahüratı, Sarı-Kırmızılılar'ın uzun yıllar gururla hatırlayacağı bir hatıraydı.

***

Hâl böyle olunca, Galatasaray'ın yeni sezon hedefi sadece lig şampiyonluğundan ibaret olamazdı. En azından Şampiyonlar Ligi'nde geçen sezon gelinen noktayı tekrarlamak bile, koskoca Manchester United'ın bu arenada iki sezondur son 8'e kalamadığı, Manchester City gibi bir devin kendi grubunda sadece 3 puan toplayabildiği göz önünde bulundurulduğunda, büyük iş diye nitelendirilebilir.

***

Galatasaray'ın önünde bir fırsat var. Fenerbahçe ve Beşiktaş'a UEFA tarafından verilen cezalar Türk futbolu için bir utanç tablosu olsa da, Sarı-Kırmızılılar'ın bu krizi fırsata dönüştürmesi mümkün. Fenerbahçe'nin yerine Devler Ligi'nde ön elemeye katılacak Bursaspor'un gruplara dahil olabilme ihtimali bir mucizeye eş değer. Yani Galatasaray, Şampiyonlar Ligi pastasını yine tek başına yiyebilir.

Reklam
Reklam

***

Böylece kulübün kasasına girecek olan ekstradan 10 milyon Euro, mevcut kadroyu güçlendirmekte olduğu kadar, tamamen rakiplerin psikolojisini bozmak amacıyla da kullanılabilirdi. Chedjou transferiyle savunmanın göbeğini güçlendiren Galatasaray'da, hâlâ iyi bir sol bek, orta saha ve kanat oyuncusu eksikliği göze çarpıyor. Oysa önce Sarı-Kırmızılılar'ın bir başka operasyonu bitirmesi gerekiyordu.

***

Avrupa'nın en büyük takımlarının ortak özellikleri, öncelikle kendi liglerinde parlayan yerli ya da yabancı en iyi oyunculara sahip olmaları. Örneğin Galatasaray ile Fenerbahçe arasında bir Alper Potuk mücadelesi yaşandı. Galatasaray'ın mevcut şartlarıyla bu transferi mutlaka bitirmesi gerekiyordu. Ancak ezeli rakibi, en zor zamanında bile Galatasaray'ın elinden bir oyuncu kapmayı başardı.

***

Ünal Aysal ve ekibi güçlü bir mali yapı oluşturmak üzere. Ancak bunu yaparken transfer maliyetinden kısmak, hazır Avrupa'da emin adımlarla yürürken en kötü hamle olur. TFF'nin yabancı kararından bağımsız olarak, hem sol beke hem de Selçuk'un yanına, gerekirse 'çilek' fiyatları ödenerek en iyi isimler getirilirken (Kolarov, Mikel gibi), yerli oyuncular için de aynı tarife uygulanması bir zorunluluk.

Reklam
Reklam

***

Beşiktaş, Oğuzhan gibi bir yeteneği, Galatasaray'ın yurt dışında en güçlü olduğu pazar olan İngiltere'den getirdi. Fenerbahçe, "Hedefim bir gün Galatasaray'da oynamak" diyen Salih Uçan'ı Buca'dan aldı. Az önce bahsettiğim gibi Alper gibi bir yetenek de artık Fenerbahçe'de. Oysa Galatasaray, kurduğu üçlü ve güçlü orta sahasında böylesine yetenekli gençleri mutlaka bulundurmalıydı.

***

Yine de geç kalınmış değil. Avrupa'dan en iyi isimler, Türkiye'den de en potansiyelli gençler hâlâ Galatasaray'a kazandırılabilir. Bu operasyon, Sarı-Kırmızılı ekibi güçlendirdiği gibi, rakiplerini psikolojik açıdan zayıflatacaktır. Böylece lig şampiyonlukları düzenli hale getirildiği gibi, Avrupa'da elde edilen tecrübeyle Şampiyonlar Ligi'nde daha da ciddi hedeflere koşmak mümkün olacaktır.