Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği kurucu üyesi ve 2’nci dönem genel başkanı Ali Bayramoğlu, Muğla Şubesi’nin düzenlediği ‘Dost Meclisi’ toplantısında ‘Biogüvenlik Tarım ve Gıda Sektörüne Yönelik Çalışmalar ile Güncel ve Gelecekte Bizi Bekleyen Ekonomik Gelişmeler’ konusunda pandemi döneminde ekonomik gelişmeleri aktardı.
MÜSİAD 2’nci dönem Başkanı Ali Bayramoğlu ‘Biogüvenlik Tarım ve Gıda Sektörüne Yönelik Çalışmalar ile Güncel ve Gelecekte Bizi Bekleyen Ekonomik Gelişmeler’ hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Pandemi sürecinde ülkelerin golaballeşme yerine yerelleşme, özelleşme yerine de devletleştirmeye doğru gittiğini belirten Bayramoğlu, “20’nci yüzyılda en çok kullandığımız kelime globalizasyon. Pandemi süreci bize şunu öğretti. Globalizasyon diye bir şey kaymadı. Dünya tamamen yerelleşmeye döndü. İkinci önemli kelime ise özelleştirme. Artık özelleşme diye bir şey kalmadı, her şey devletleşiyor. Eğer devletler desteklerini vermese, ekonomik olarak kaynakları açmasa, kamu bankaları ile özel sektörleri iş hayatını esnafı, tüccarı desteklememiş olsa bütün ülkeler batar. Virüs ilk başladığında Türkiye’nin önemli havaalanı işletmesi TAV grubu ile sohbet ettik. 12 Şubat’ta bize verdiği rakam, havacılık sektörünün o tarihe kadar uğradı zarar 29,5 milyar dolar. Bunun 25 milyar doları sadece Çin havayolu şirketinin gerisi dünyanın geri kalan ülkelerinde yaşanan zarar. Haziran’da bu rakam 2,5 trilyon dolara çıktı havacılık sektörünün zararı. Dünya dedi ki biz bunu 1-2 trilyon dolar ile bitireceğiz dediler. Bugün Ağustos ayı itibari ile dünyadaki bütün ülkelerin dolaylı ve direk olarak yaptıkları yardım miktarı 10 trilyon doları geçti. Bu sadece yardım. Bu şu demek. Türkiye gibi bir ülkenin 15 tane katı gayri safi hasılası demek. Dünya devletleri ekonomiye karşılıksız 10 trilyon dolar destek vermiş. Eğer bu pandemi yılsonuna kadar böyle devam ederse ikinci bir 10 trilyon dolarlık daha paket açılacak. Bunun daha ekonomik yansımasını kimse hissetmedi. Şu anda bir morfin vuruldu, ağrısı henüz geçmedi. Ağrı geçince esas yansımalarını o zaman göreceğiz” dedi.
Covid-19 ile ilgili aşı çalışmalarını da değerlendiren Bayramoğlu, “Dünyanın her tarafında virüsler dolaşıyor. Dünyada hangi tip virüs gelişiyorsa onun panzehri ve ilacı vardır. Covid’in ilacı yok deniliyor. Peki nasıl tedavi ediliyor. İlaç var ama aşı şok. Covid’in aşısının çıkması durumunda muhakkak yan tesirleri mutlaka olur. Bunun sağlıklı ürünler ile tedavi edilmesi daha doğrudur. Muğla’da üretilen çok sayıda endemik ürünler var. Özellikle Kekik içinde karva-krol diye bir ürün var. Karva-krolun en önemli özelliği boğaz ve solunum bölgelerinde o bölgeyi koruma altına alarak o bölgeye virüsün girmesini engellemektir. Bu ürünleri kullanmanızı tavsiye ederim. Bu ürün koruyucu vasfındadır” dedi.
‘Dost Meclisi’ programında konuşan MÜSİAD Muğla Şube Başkanı Av. Kazım Demir, pandemi sürecinin terk edilen tarım topraklarını tekrar gündeme getirdiğini belirterek, “Emlak sektörünün ileri gelenlerinden edindiğimiz bilgiler kırsal tarım alanlarının değerinin ve satışının arttığı noktasında. MÜSİAD olarak da tarım konusunda özellikle tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda yaptığımız çalışmaları somutlaştırdık. Bazı üyelerimizin katılımı ile Endemiks Tarım A.Ş. şirketini kurduk. Tarım ve Orman Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığının 2019 yılı için hazırlamış olduğu Muğla’ya ilişkin raporda Muğla’da tarıma dayalı yatırım yapmak için çok sayıda neden var. MÜSİAD olarak yöremizde ve Türkiye’de yaşatılmaya çalışılan tarım geleneksel tarım, doğal ve organik tarım çalışmalarında öncelikle devletimizi ve tüm çiftçilerimizi tedbir ediyorum. Yapılacak olan tüm çalışmalarda destek olacağımızı temin ediyorum” dedi.