Ardahan Üniversitesi (ARÜ) İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi (İBEF)öncülüğünde I. Türkoloji Kurultayı kapsamında Bekir Çobanzade bildirisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ranetta Gafarova tarafından ARÜ’lü öğrenciler ve akademisyenlere anlatıldı.İBEF Nazım Hikmet Salonu’nda ki programa ARÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gürkan Doğan, akademik ve idari personeller ile çok sayıda katıldı. 1926 yılında ilk defa gerçekleştirilen Türkoloji Kongresi ve Bekir Çobanzade’nin hayatı, yaşam felsefesi, çalışmaları hazırlanan video ve görseller katılımcılarla buluşturuldu. İBEF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ranetta Gafarova, Bakü’de 1926’da gerçekleştirilen ve günler süren Türkoloji Kurultayı’nın 90. yılı olduğunu belirterek, kongrede Türk dünyasının çok önemli isimlerinin katılarak birçok konunun konuşulduğunu ifade etti. Doç. Dr. Ranetta Gafarova, “ Bekir Çobanzade Kırım Tatar Türklerinden olup Türk topluluklarına önemli hizmetlerde bulunmuştur. Eğitim hayatının bir kısmı İstanbul’da geçen Çobanzade daha sonra Kırım’a dönerek fikirlerini savunduğu siyasi partinin başkan yardımcığı görevlerinde bulunmuştur. Bakü’de ve Özbekistan’da bulunan devlet üniversitelerinde akademik çalışmalar yapan Bekir Çobanzade’nin yüz elli civarında akademik dergilerde yayınlanan makaleleri bulunmaktadır” dedi.Programda konuşan ARÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Altınkaynak, 1926 Bakü Türkoloji Kurultayı’nın Türk dünyasının hem acıyla hem övünçle hatırlayacağı bir toplantı olduğunu söyledi. Bekir Çobanzade’nin büyük bir Türk dünyası oluşması fikirlerinin dolayı Sovyetler Birliği’nin rejimi tarafından suçlu görülerek engellendiğini vurguladı. Prof. Dr. Altınkaynak, “ Sovyetler Birliği Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelere yerleşmiş veya el koymuş durumda. Burada güçlü bir Pantürkizm veya Panislamizm hareket olursa bu Sovyetlerin ve Rusya’nın sonu demekti. Bunun için çeşitli coğrafyalara değişik haklar vererek ve onları bölerek istedikleri amaçlara ulaşmışlardır.” diyerek Orta Asya ve Kafkaslarda yaşayan Türkler üzerinde yapılmak istenilen projeleri anlattı. ARÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gürkan Doğan gerçekleştirdiği konuşmasında toplumların zaman içerisinde her şeyden vazgeçer kılan en kötü huyun artık olanlara bitenlere dair bütün merak duygularını kaybetmiş olmaları olduğunu belirtti. Prof. Dr. Doğan, “Dilimiz kadar varız. Çünkü hayata ilişkin yükleyebildiğimiz veya yükleyemediğimiz anlamlar dilden geliyor. Dilini yeterince önemsemeyen ve dil hakkında sadece uzmanlık alanı olduğu için değil bizi hayatla bütünleştiren bizim bu en önemli vasfımız konusunda yeteri kadar gayret göstermeyen bireylerin çoğunluğu oluşturan toplumlarla er veya geç kaybetmeye mahkûmdurlar” sözleri ile dilin toplumlar için ne kadar önemli olduğunu vurguladı.Konuşmaların ardından akademisyenler ve öğrenciler hep birlikte fotoğraf çektirmeleri ile program sona erdi.