Antalya’nın Manavgat ilçesinde, diş rahatsızlığı sebebiyle doktora götürülen 8 yaşındaki Yağmur Nur’a, iddiaya göre alerji testi yaptırılmadan içinde penisilin bulunan bir antibiyotik tedavisi uygulandı. Yağmur Nur, 1 yıl yatağa bağımlı halde yaşadı. Aile üç doktor hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Yüzde 100 engelli raporu bulunan Yağmur Nur, zaman içinde uygulanan fizik tedavi ile ayağa kalkmayı başardı. Ancak aile, aradan geçen 1 yıl içinde bütün maddi varlığını kızları için harcadı. Yağmur Nur, şimdi yine yüzde 44 engelli raporu bulunan annesinin yardımıyla okula gidip gelmeye başlayabildi.Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında diş rahatsızlığı nedeniyle önce özel bir diş doktoruna götürülen Yağmur Nur, annenin penisiline alerjisi olduğunu söylemesi üzerine doktor tarafından aile hekimine yönlendirildi. İddiaya göre izinli olan aile hekiminin yerine bakan nöbetçi aile hekimi, annenin, kızının penisiline alerjisi olduğunu söylemesine rağmen içinde penisilin bulunan bir antibiyotik tedavisi uyguladı. Aynı gün antibiyotiği kullanan Yağmur Nur, bir saat içinde fenalaştı ve yürüyemez hale geldi. Aile tarafından önce özel bir hastaneye götürülen, buradan Manavgat Devlet Hastanesi’ne yönlendirilen Yağmur Nur, en son Akdeniz Üniversite Hastanesi’ne götürüldü. Burada 1,5 ay tedavi gören Yağmur Nur, daha sonra taburcu edildi. Kızını kucağına alarak hastaneden çıkan aile, Tıp Fakültesi’nin verdiği raporları da alıp Manavgat Devlet Hastanesi’ne başvurarak yüzde 100 engelli raporu aldı. Yaklaşık 1 yıldır kendi imkanlarıyla özel fizik tedavi merkezinde haftada iki gün tedavi gören Yağmur Nur, bu çabalara cevap verip ayağa kalkmayı başardı. Şimdi yine yüzde 44 engelli raporu bulunan annesinin yardımıyla okuluna gidip gelmeye başlayan Yağmur Nur, halen sağ elini kullanamıyor. Yağmur Nur’un ailesi, bu yaşananların arkasından hukuk mücadelesi başlattı. İhmali bulunduğunu düşündükleri doktorlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan ve geçici işçi olarak çalışan baba Süleyman Gün, 1,5 yıllık süre içinde yaşadıklarının tazmin edilmesini istiyor.Tedavi süresi içinde bütün maddi varlığını çocukları için harcayan aile, kirasını ödeyemedikleri için oturdukları daireyi boşaltarak yan dairede kirada oturan kayınvalide ve kayınpederin yanında taşındılar. Hastaneden yüzde 100 engelli raporu verilen 8 yaşındaki Yağmur Nur Gün’ün tüm ihtiyaçları anneanne ve anne tarafından karşılanıyor. Küçük kızı yüzde 44 engelli olan annesi okula götürürken, okul çıkışına kadar okulda bekleyip kızının tüm ihtiyaçlarını gidermesine yardımcı oluyor.“ALERJİSİ OLUP OLMADIĞI ARAŞTIRILMADI”8 yaşındaki kızı Yağmur Nur Gün’ü diş rahatsızlığı nedeniyle götürdüğü diş hekiminin diş dibinde apse oluştuğu gerekçesiyle kendilerini aile hekimine yönlendirdiğini belirten baba Süleyman Gün, “Kızımı annesi sağlık ocağına götürdü. Sağlık ocağında bulunan doktor kızımın penisiline karşı alerjisinin olup olmadığını araştırmadan içinde penisilin içeren ilaç vererek eve göndermiş. Kızım ilacı içtikten sonra rahatsızlığı artınca Manavgat’ta özel bir hastaneye götürdüm. Buradan yeniden Manavgat Devlet Hastanesi’ne, son olarak da Antalya Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürdük. Verilen ilaçların etkisi ve zamanında müdahale yapılmaması nedeniyle kızım yatağa bağımlı olarak yaşamaya başladı. 1 yıla yakın yatağa mahkum olan küçük kız, ailesinin desteğiyle ayağa kalkmasına rağmen sağ elini kullanamaz hale geldi. Kızımın bu hale gelmesine neden olan sorumlular hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulundum” dedi.BİR ANNENİN FERYADI: "ÇOCUKLARIMA SAHİP ÇIKILSIN"Gün ailesinin kirasını ödeyememesi nedeniyle evlerine alarak elinden gelen desteği veren Neslihan Gün’ün annesi emekli Neslihan Celep, kızı, damadı ve torunlarının gözleri önünde çektiği çileye artık dayanamadığını belirterek “Damadım Orman İşletmede geçici işçi olarak çalışıyor. Yılın 5 ay 29 günü çalışıp 6 ay 1 günü ise boşa çıkmakta. Torunumun sakat kalmasının ardından her şeylerini kaybettiler. Kira ödeyemedikleri için bizim yanımıza taşındılar. Şu an 6 kişi aynı evin içerisinde yaşamaya çalışıyoruz. Ben ve eşim emekliyiz. Kirada oturduğumuz göz önünde bulundurulduğunda halimiz ortaya çıkacak. Kızım da engelli olduğu için herkesin yardımına ben koşmak zorunda kalıyorum. Benim başıma bir şey gelirse bu çocuklarım ne yapar diye kendimi sorguluyorum. Artık ne onların ne de bizim dayanacak gücümüz kalmadı” dedi.Celep, konuşması sırasında zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı.