Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un açıklamalarına ilişkin, “Birçok Avrupalı dostumuz işin ciddiyetinden uzak, popülizmi tercih ediyorlar. Fransa Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamalar da farklı ülkeler tarafından da yalanlandı. Bir Cumhurbaşkanına yakışır bir şekilde açıklama bekliyoruz” dedi.Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştü. Görüşmenin ardından Bakan Çavuşoğlu ve Stoltenberg ortak basın açıklaması yaptı. Görüşmeye ilişkin bilgi veren Çavuşoğlu, “NATO tehditlere karşı müttefiklerini korumak için kurulmuştur. Tehdit nereden gelirse gelsin bu tehdidi bertaraf etmek için ve müttefikleri korumak için birlikte çalışmamız lazım. Sadece belli ülkelerin, belli müttefiklerin tehditlerini dikkate almak olmaz. O zaman ittifakın ne anlamı var. Biz tüm terör örgütleriyle mücadele ediyoruz ve terörle mücadelede çifte standart ve ayrımcılığa karşıyız. Adı ne olursa olsun, ideolojisi ne olursa olsun terör örgütlerinin hepsine karşı kolektif bir anlayışla mücadele etmemiz gerekiyor. Genel Sekreterin de bu anlayış içinde olduğunu biliyoruz. Diğer müttefiklerin de bu çizgiye gelmelerini arzu ediyoruz ve zirvenin de önemli konulardan bir tanesi terörle mücadele olacak. PKK, YPG, DEAŞ, FETÖ, DEAŞ, El-Nusra, adı ne olursa olsun tüm terör örgütleriyle Türkiye olarak mücadele etmeye devam edeceğiz. NATO’nun önemli bir üyesiyiz. NATO’ya katkılarımız bugüne kadar herkesten daha fazla olmuştur. Bundan sonraki süreçte de NATO’nun yurt dışındaki misyonlarını da destekleyeceğiz ve NATO’nun tüm faaliyetlerine elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz. NATO’nun birliği, beraberliği, güçlü olması önemlidir. NATO’da aynı şekilde Türkiye’nin beklentilerini karşılamalıdır. Hava savunma sistemi konusundaki beklentilerimizin karşılanmasını bekliyoruz. Tüm bu konuları bugün kendi aramızda görüştük. Gün boyunca Türkiye-NATO ilişkilerini ve bölgesel konuları değerlendireceğiz. Görüşmemizde Suriye’deki durum, Irak, Libya gibi bölgesel konuları da değerlendirme fırsatı bulduk. NATO’nun özellikle teröre karşı bugün terörden çeken ülkelerin kapasitesinin güçlendirilmesine yönelik eğitim faaliyetlerini destekliyoruz. Bölgesel konularda görüş alışverişi fırsatı bulduğumuz için mutluyuz” diye konuştu.Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “Biz bu operasyon ile Türkler ve Rusları ayırmayı başardık” ve “Eğer Doğu Guta’daki kimyasal saldırı ve çatışmalardaki yoğunluk artmasaydı, ben Türkiye’ye giderek Erdoğan, Putin ve Ruhani ile bir araya gelmeyi planlıyordum” sözlerine ilişkin soru üzerine Çavuşoğlu, “Maalesef birçok Avrupalı dostumuz işin ciddiyetinden uzak, popülizmi tercih ediyorlar. Fransa Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamalar da farklı ülkeler tarafından da yalanlandı. Bir Cumhurbaşkanına yakışır bir şekilde açıklama bekliyoruz. Macron, Ankara’da üçlü zirve yapılmadan önce Ankara’ya gelmek istediğini ve bu zirveye katılmak istediğini söyledi. Cumhurbaşkanımız da Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani’yi aradı ve Rusya ‘herhangi bir mahsuru yok gelebilir’ dedi, İran ise ‘Üçlü toplantımızı yapalım. Daha sonra 3+1 Fransa ile de bir toplantı yaparız’ dedi. Bu gelişmeler, Suriye’de kimyasal silahların kullanılmasından önceydi. Üçlü toplantıya dahil edilmeyince de gelmedi. Olayı başka bir yere çekmesin. Doğruları söyleyelim ki herkes bilsin. Bunları açıklamak durumunda kalmamalıydık ama bir Cumhurbaşkanı gerçeği söylemeyince biz söylemek durumundayız” ifadelerini kullandı.Başından beri kimyasal silah ve nükleer silah kullanımına karşı olunduğunu belirten Çavuşoğlu, “Rejimin kimyasal silah kullanmasına başından beri karşıydık ve en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ettik. Her defasında bu bölgeden delillerin toplanması ve bu delillerin Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütüne ulaşması konusunda da her türlü desteği verdik. Sahada yine iş birliklerimiz oldu. Bu saldırı olduğu için biz Rusya veya İran ile farklı düşünmedik. Daha önce kimyasal silah kullanıldığı içinde karşıydık. Bizim İran ve Rusya ile Astana ve Soçi ile başlayan bir iş birliğimiz oldu. Bu iş birliğinin tek amacı ateşkesi tesis etmek ve bu şekilde kimyasal silah kullanılmasını önlemek, çatışmasızlık bölgelerini oluşturmak, güven arttırıcı adımların atılmasını sağlamak ve siyasi sürece bu şekilde katkı sağlamak. Bu süreçten de önemli kazanımlar elde ettik. Bu tür açıklamalar doğru açıklamalar değil” açıklamasını yaptı.