Son birkaç senedir hem dünyanın hem Türkiye'nin gündeminde olan bir konu var: Toplu taşımada bacaklarını yayarak oturan erkekler...
Erkeklerin toplu taşımalarda bacaklarını açarak oturması sebebiyle kadınlar rahatsız oluyor, kullandıkları alan daralıyor ve bazı zamanlarda da bu yüzden tacize uğruyorlar.
İnternette ve duraklarda bu afişleri dağıtarak farkındalık kazandırmaya çalışan kadınlar ne kadar başarılı oldu hala belirsiz. Ama sorunun devam ettiği de kesin.
Türkiye'deki manzara da yurt dışında farksız hatta daha da kötüydü. Kadınlar dar alanlarda sıkışmak zorunda kalıyor ve işgal edilen yerlerini geri istiyorlardı.
Toplu taşımalardaki tacizle savaşan Türk kadınları bir de bunu yanında bacaklarını yayan erkekleri uyarmakla uğraşıyordu. Manzaralar ise hap aynı.
Bir süre önce Türkiye'de de protestolar başladı. Kadınlar 'bacaklarını topla' mottosuyla yola çıktı ve hem internette hem toplu taşımalarda uyarılara, farkındalık arttırıcı bilgilendirmelere başladı.
Hatta bunun için internette #yerimiişgaletme ve #bacaklarınıtopla diye iki hashtag hazırlandı. Kadınlar görüşlerini bu hashtagler altında anlattı.
Yurt dışında ise kadınlar da bacakları açık olmayla suçlanmaya başladı.
Toplu taşımalardan fotoğraflar paylaşan erkekler, 'womanspreading' yani 'kadınların yayılması' anlamına gelen hashtaglerle kadınları eleştirmeye başladı.
Fakat karşı taraf atağa geçti. Kadınlar erkeklerin yayılmasını durduramadık, onlar da bizi yayılmakla suçladı, o zaman daha da çok yayılalım dediler.
Böylelikle kadınların yayılarak oturmaya başladığı fotoğraflar internete dolmaya başladı. Kadınlar gururla bacaklarını açarak fotoğraflar koymaya, yayılarak oturan kadınları fotoğraflayıp 'feminizm' tag'i koymaya devam etti.
''Ne var bunda? Alın size yayılma!'' diyerek Instagram'ı ve Twitter'ı fotoğraflarla doldurdular. Erkekleri kendi silahlarıyla vurmaya başladılar.
Suçlandıkları şeyi adeta bir fırsata dönüştüren kadınlar, yeni bir farkındalığı başlatmış oldu. Siz toparlanmıyorsanız biz yayılalım, felsefesi her yana yayılmaya başladı.
Onları suçlayanlara ters köşe yapan kadınların mücadelesi devam ediyor.
Amerika'da Trump'ın kadınlara yönelik politikaları, dünyada kadın düşmanlığına karşı yükselen farkındalık, bu eylemlerin devam edeceğini gösteriyor. Bakalım Türkiye'de bu akım başlayacak mı?