Yeşilay Eskişehir Şubesi tarafından, 1-7 Mart Yeşilay Haftası dolayısıyla ‘İnternet Bağımlılığı ve Ailem’ konulu konferans gerçekleştirildi. Yeşilay Genel Başkanı Mücahit Öztürk, “Bağımlılıklar temel anlamda vücuda dışarıdan alınan maddeler olarak algılanır. Bundan sonraki süreçte alışveriş, yeme bağımlılığı, yemeyi durduramamak gibi farklı bağımlılıklar da gündeme gelecek” dedi.Yeşilay Eskişehir Şubesi tarafından “Bir söz ile başlar her şey. Yeşilay Haftası’nda sağlık bir yaşam için sen de söz ver" sloganıyla bağımlılıklara karşı farkındalığını artırmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlendi. Etkinlikler kapsamında Zübeyde Hanım Kültür ve Sanat Merkezinde düzenlenen ‘İnternet Bağımlılığı ve Ailem’ isimli konferansa Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve AÖF Dekan Vekili Prof. Dr. Yücel Güney, Yeşilay Yönetim Kurulu Üyesi Klinik Psikolog Mehmet Dinç, Yeşilay Eskişehir Şube Başkanı Sıtkı Karacan, Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen ve vatandaşlar katıldı. Konferansa gençlerin yanı sıra yaşlı insanların da ilgi göstermesi dikkatlerden kaçmadı.“Çocuklarımızda internetin bilinçsiz kullanımına bağlı birçok problem oluşmakta”Konferans öncesinde internetin yanlış kullanımı ve doğru kullanmak için neler yapılması gerektiğini aktaran Yeşilay Genel Başkanı Öztürk, Yeşilay’ın 97 yıldır bağımlılıklarla mücadele ettiğini dile getirdi. Son dönemlerin bağımlılığının da internetin kötüye kullanımı olduğunu aktaran Öztürk, “Bu anlamda aslında bizim Yeşilay olarak hedefimiz internetin sağlıklı kullanılmasını, yerinde kullanılmasını ve bir amaca yönelik kullanılmasını sağlamak ve bilinçsiz kullanımı engellemek. Bildiğimiz gibi erken yaşlardan itibaren çocuklarımızda internetin bilinçsiz kullanımına bağlı birçok problem oluşmakta. Daha erken yaşlardan itibaren başlayan bir problem var. Özellikle ergenlik döneminde hatta erişkinlik döneminde de birçok soruna neden olmakta. Biz buna dikkat çekmek amaçlı olarak bir konferans düzenledik. Temel amacımız da aslında gençlerimizi ve ailelerimizi bilinçlendirmek. Özellikle ailelerimizi diyoruz. Çünkü bütün süreç aslında ailede başlıyor. Biz istiyoruz ki aileler internet kullanımı konusunda, bilgisayar kullanımı konusunda çocuklara sınır koyabilsinler. Çocukları yönlendirebilsinler ve bilinçlendirebilsinler. Tamamen kaldıralım ya da yasaklayalım gibi bir düşüncemiz asla yok. Çünkü biz teknolojinin faydalarına da inanıyoruz ve faydalı olduğunu düşünüyoruz. Ama fayda ile zarar arasındaki bu ikilemde zararların önlenmesi konusunda ailelerin bilinçlenmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.“Bundan sonraki süreçte farklı bağımlılıklar da gündeme gelecek”Hayat şartlarının değişmeye başladıkça bağımlılık türlerinin de değiştiğini vurgulayan Yeşilay Genel Başkanı Mücahit Öztürk şunları söyledi:“Biliyorsunuz bağımlılıklar temel anlamda vücuda dışarıdan alınan maddeler olarak algılanır. Tütün, alkol ya da uyuşturucu madde gibi. İnternet bağımlılığı dediğimizde de dışarıdan bir şey almıyoruz. Hatta bir eylem yapıyorsunuz. Aslında modern çağın bağımlılıkları biraz da eylemsel bağımlılıklar dediğimiz internet gibi bağımlılıklar. Belki bundan sonraki süreçte farklı bağımlılıklar da gündeme gelecek alışveriş, yeme bağımlılığı, yemeyi durduramamak gibi. Bu anlamda aslında temel problemimiz insan sağlığı noktasında olaya bakmak. Çünkü Yeşilay amaçları itibariyle aslında bir halk sağlığı hizmeti veriyor. İnsan sağlığına, gerek beden gerekse ruh sağlığına zarar veren her şey konusunda bilinçlendirmeyi hedefliyor.”“İnternet bizi değil, biz onu kullanalım”Katılımcılara internet kullanımı hakkında bilgiler veren Klinik Psikolog Mehmet Dinç ise şunları aktardı;“İnternet ve diğer teknoloji ürünleri hayatımızı çok kolaylaştırıyor. Doğru kullanırsak hayatımızı zenginleştiriyor. Ancak yanlış kullanıldığında, gereksiz, lüzumsuz yere ya da yanlış sitelere girerek kullanıldığı zaman hayatımızı ciddi anlamda zorlaştırması, daraltması ve fakirleştirmesi söz konusu. Bu tabii insanın hem bireysel hem de sosyal yaşamını etkiliyor. Bireysel olarak baktığımızda iş, okul yaşamının başarılarını düşürdüğü gibi aynı zamanda fiziksel ve psikolojik sıkıntılara da sebep olabiliyor. Sosyal yaşama baktığımızda da hem aile içi ilişkiler olsun hem de kişiler arası ilişkilerinin zarar gördüğünü çok net olarak görebiliyoruz. Dolayısıyla biz bugün Eskişehirli arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde şu mesajı temel olarak vermek istiyoruz. İnternetle alakalı kabiliyetlerimizi, yeteneklerimizi değerlendirelim. Sesimizi duyurabildiğimiz alanlarda duyuralım. İnterneti doğru, güzel ve iyi bir şekilde kullanalım mümkün olduğu kadar. Ama bedenimize zarar verdiği zaman, psikolojimizi bozduğu zaman, sosyal ilişkilerimize zarar verdiği zaman orada duralım. İnternet ya da teknoloji bizi kullanmasın. Biz faydalı, doğru, iyi ve yararlı bir şekilde kullanalım.”