- AK Parti Sözcüsü Beşir Atalay, düzenlediği basın toplantısı ile gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Atalay'ın 'Silah bırakılırsa çözüm süreci sürer' açıklaması üzerinden çözüm sürecinin fiilen bitip bitmediği sorusu için AK Parti Sözcüsü, "Hayır. Çözüm süreci dediğiniz şu anda yürüyen mekanizma durmuş olabilir. Durgunluk içinde onu biliyoruz sebeplerini. Ama bu niyetler ortaya çıktığında terörü bitirmek için, dışarıdaki insanların hayata dönüşünü sağlamak için kaldığı yerden devam edebilir" ifadelerini kullandı. Parti kapatma tartışmalarına da değinen Atalay, AK Parti olarak parti kapatılmasına karşı olduklarını belirterek "Gerekiyorsa yapılsın. Siyasetle terörü bir araya getirmemek lazım. Silahla, silahın gölgesinde siyaset; siyaset değildir. HDP, silaha bakışını ortaya koyacak ve tercih yapacak" dedi. "CHP İLE GÖRÜŞMELER ŞU ANDA GAYET VERİMLİ GİDİYOR" Koalisyon görüşmeleri hakkında bilgiler veren Atalay, CHP ile devam eden görüşmelerinin verimli geçtiğini belirterek "Ortak hükümet kurma konusundaki çalışmalar devam ediyor. CHP ile partimizin heyetleri artık daha ana başlıklar ve alt başlıklar çerçevesinde görüşmelerini sürdürüyorlar. Tespit edilen başlıklar üzerinde görüşülüyor. Erken zamanda seçimden hemen sonra biz konuda niyetimizi, politikamızı belirledik. Ortak hükümet kurma çalışmalarında çok yapıcı bir politika izledik. Başbakanımızın 3 muhalefet partisi genel başkanlarını ziyareti başlı başına iyi bir diyalogtu. Türk siyasetinde yoğun tartışmaların, polemiklerin geçtiği genel seçimden sonra siyasi parti heyetlerinin bir araya gelmesi de alışılmış şeyler değil. Doğrusu siyasi ortamı da yumuşattı. İyi diyaloglar oldu. Biz memnun olduk, verimli oldu. Partiler de genelde etkilendiler. Türkiye için siyaset yapanlar bir araya gelip ülkenin meselelerini de rahatça görüşebilmeli. Bunun da bir örneğini sergilemiş olduk. Ben genel başkanımızı tebrik ediyorum. Çok başarılı bir yönetim sergiledi. Hem diyaloglarda karşı tarafı etkiledi gittiği yerlerde hem de iyi bir yöntem izledi. Bizim bu yapıcı tavrımız şu anda da devam ediyor. Ortak hükümet kurulması çalışmalarında sonuna kadar şartları değerlendirmek istiyoruz. Arkadaşlarımız bu samimiyetle görüşmeleri sürdürüyor. CHP ile görüşmeler şu anda gayet verimli gidiyor. Sağlıklı bir diyalog var. İnsani, medeni bir diyalog var. Heyetlerimiz bir arada çok verimli çalışmalar yapıyorlar. Heyetimiz partimizi de bilgilendiriyor" diye konuştu. "YÜRÜTÜLEN OPERASYONLARDA TÜRKİYE SABRINI SONUNA KADAR KULLANMIŞTIR" Terör örgütlerine karşı yürütülen operasyonlar ile ilgili açıklamalarda bulunan Atalay, güvenli bölge konusunu önemli gördüklerini vurgulayarak "Yurt dışı boyutu IŞİD ve PKK kamplarının havadan bombalanması şeklinde, yurt içinde ise ülke genelinde yoğun operasyonlar ve gözaltılar şeklinde. Şu anda gözaltı sayısı binin üzerinde ülke genelinde. Bu bütün terör örgütlerini kapsıyor. Hem IŞİD hem PKK hem DHKP-C ve diğerleri. Bütün bu çalışmalar içinde maalesef kayıplarımız var. Onların hepsine de buradan Allah'tan rahmet diliyorum. Bu operasyonlarla ilgili bizim söyleyeceğimiz şunlar. Şu anda yürütülen operasyonlarda Türkiye sabrını sonuna kadar kullanmıştır. Hem içeride hem dışarıda birçok gelişme olduğunu biliyoruz. Türkiye bu konularda oldukça sabırlı davranmış ama artık sabrı taşıran son gelişmelerle bu operasyonlar başlamıştır. Zaten IŞİD ile ilgili daha önce yapılan uluslararası mutabakatları biliyorsunuz. Bu çerçevede hem üslerimizin kullanılması hem güvenli bölgeyle ilgili anlaşmalar bütün bunlar şu anda yürürlükte. Güvenli bölgeyi önemli görüyoruz. Önceden beri Türkiye'nin bu tezidir. Güvenli bölge oluşması Türkiye için çok önemlidir. Bunların anlaşmaları yapılmıştı. Bu yürütülen çalışmalarla daha realize edilecektir" ifadelerini kullandı. "MUHALEFET PARTİLERİNİN BİLGİLENDİRİLMESİ ONLARA SORUMLULUK YÜKLEME DEĞİL, BİR PAYLAŞMADIR" Terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonların; devletin bütün kurumlarının etkili çalışmalarıyla devam ettiğini kaydeden Atalay, "Sivil siyasi iradenin yönetiminde bütün kurumların eş güdümü ve koordinasyonuyla bu çalışmalar yürütülmüştür. Devletin bütün kurumları burada eşgüdüm içinde çok etkili bir çalışma yürütülüyor. Uluslararası iletişim iyi yürütülmüştür. Hem Cumhurbaşkanımız hem Başbakanımız hem bakanlarımız uluslararası kurumları bilgilendirmişler, önemli devlet başkanlarıyla irtibatlar kurulmuş, onlara hem bilgi verilmiş hem destekleri alınmıştır. İki muhalefet partisinin iki siyasi partinin genel başkanlarını ve heyetlerini bilgilendirme dün en üst seviyede bütün kurumlarımızın üst yöneticileri ciddi bir devlet politikası olarak bu bilgilendirmeyi de yapmışlardır. Bu, onlara sorumluluk yükleme değil, bir paylaşmadır" şeklinde konuştu. "BİZ DAİMA TERÖR VE ŞİDDETE KARŞI EN SERT POLİTİKAMIZI UYGULADIK" AK Parti'nin terör ve şiddete karşı tutumuna dikkat çeken Atalay, "AK Parti'nin terörle ilgili tutumunu herkes biliyor. Biz hiçbir ayrım yapmadan terör örgütlerinin hepsine karşı bir tutum içindeyiz. Zaman zaman çözüm süreci sebebiyle bölgede bazı zaafların doğması konusu veya IŞİD'le Türkiye'nin yardımlaşması gibi hiç aslı olmayan şeyler ileri sürüldü. Bizim tutumumuz çok açık. Biz daima terör ve şiddete karşı en sert politikamızı uyguladık" açıklamasında bulundu. "DEVLET ADETA KENDİSİYLE HESAPLAŞTI" Çözüm süreci ve bu konuya yönelik gelişmelerle ilgili konuşan Atalay, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Bizim bir politikamız vardı, Türkiye'yi normalleştirme. İktidar olduğumuz günden beri ülkemizde daha fazla demokrasi daha fazla insan hakları için mücadele ettik. Kendi dönemimizi tam bir demokrasi mücadelesi olarak niteliyorum. Adeta devlet kendisiyle hesaplaştı. Eskiden yaptığı hatalar vardı. Bazı kesimlere karşı haksızlıklar vardı. Kimi ana dilini konuşamıyordu kimi istediğini giyinemiyordu. Özellikle Kürt vatandaşlarla ilgili geçmişte yapılan yanlış politikalar terörü de bir anlamda besliyordu. Biz demokratikleşme politikalarımızla bir anlamda terörün elinden bunları alma, bu istismar unsurlarını alma yönünde çok çaba sarf ettik. Çok da mesafe alındı. Kürt vatandaşlarımızın geçmişte uğradığı haksızlıklar telafi edilirken bugün Türkiye'de eşit vatandaşlar olarak yaşama yönünde önlerindeki tüm engeller de kaldırılmış oldu. Sessiz devrim diye nitelediğimiz, hangi özgürlükler Türkiye'ye getirildi, bunları herkes biliyor" "PKK KESİMİ VE BU KESİMLE İRTİBATLI HDP, ÇÖZÜM SÜRECİNİ ÇOK İSTİSMAR ETTİ" Çözüm sürecinin amacını anlatan Atalay, "Çözüm sürecinin amacı aslında şu. Terör, şiddet bitsin. Terör unsurları varsa yurt dışına çıksın ve silah bırakılsın. Ondan sonra da devlet bu kişilerin eve dönüşünü, ülkelerine dönüşünü, hayata, siyasete dönüşünü sağlasın; organize etsin. Ana hedef budur. Ama bunu gerek PKK kesimi gerek siyasi parti olarak bu kesimle irtibatlı HDP, doğrusu çok istismar ettiler. Hepimiz seçim sırasında bunların bölgede nasıl terör estirdiğini, şiddet kullandığını çok iyi biliyoruz. AK Parti teşkilatlarına ne kadar baskı oldu. Diğer partiler belli etnik kesimin belli ülke kesimlerinin partisi konumundadırlar. AK Parti olarak biz ülkemizin her köşesinde siyaset yaparız. Özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerinde teşkilat mensuplarının seçim döneminde ne kadar sıkıntı çektiğini biliyorum. AK Parti Türkiye'nin her yerinde var olacaktır. Bu bölgemizde giderek şiddet artıyordu" dedi. "HDP SİYASET YAPARAK, ŞİDDETE VE TERÖRE KARŞI TAVIR KOYARAK YARDIMCI OLABİLİRDİ" HDP'nin çözüm süreci konusundaki tutumunu eleştiren Atalay, konuşmasında şunları kaydetti: "HDP siyaset yaparak şiddete ve teröre karşı tavır koyarak yardımcı olabilirdi. Ama daha seçimden önce geçen yıl 6-7 Ekim'de vatandaşı sokağa ve şiddete çağırmaları veya seçimden sonra geçen sürede milletvekillerinin bazı olaylara karışması, eş başkanların bazı beyanatlarına baktığınızda maalesef bu konuda çok iyi bir sınav da ortaya koymadılar. Biz doğrusu HDP'nin Meclis'te siyaset yapması ve siyasetin içinde bütün Türkiye'nin sorunlarının çözülmesini çok önemli görüyorduk. Bugüne kadar hep bunu arzu ediyorduk. Şiddet bitsin siyaset ortamı Türkiye'nin meselelerini tartışsın. Ama şiddetle, terörle bu parti arasına bir mesafe koyamadı. Bu operasyonlarda hükümetimizin artık mecbur kaldığı bir noktadır. Burada yapmamaları artık gecikme sayılırdı" "UYUYAN İNSANIN KAFASINA SİLAH SIKILMASI, HİÇBİR DEVLET BUNU AFFETMEZ" Çözüm sürecinin istismar edildiğini savunan Atalay, "Çözüm süreci, yürütülen çalışmalar çok istismar edildi. Hükümetimiz de yürütülen baskıları önlemek için hele son zamanlar güvenlik birimlerimize karşı iki polisimize uyurken, uyuyan insanın kafasına silah sıkılması hiçbir devlet bunu bağışlamaz. Hiçbir devlet bunları affetmez. Türkiye de bunların karşılığında gereğini yapıyor ve yapacak. Bu sürecek. Şiddet, terör bitene kadar, terör unsurları Türkiye'yi terk eder; silah bırakılırsa çözüm süreci yine yürür. O taahhütler ve kararlılık olursa; çözüm süreci demek, bu demektir. Ama daha fazla demokrasi, Türkiye'de yaşayan bütün vatandaşlarımızın haklarını, özgürlüklerini arttırma yönündeki çabamızdan vazgeçmeyeceğiz. Hem demokratikleşme hem terörle mücadele bunlar 13 yıldır olduğu gibi birlikte yürüyecek" diye konuştu. "ŞİDDET VE TERÖR BİTİRİLMESİ İRADESİ OLURSA TÜRKİYE, VATANDAŞLARININ EVE DÖNÜŞÜYLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI YİNE YAPAR" Terörün bitmesi halinde çözüm sürecine yönelik çalışmaların devam edeceğini belirten Atalay, "Çözüm süreciyle ilgili çalışmalar Meclis'te bir yasayla da zemine kavuşturulmuştur. Çözüm süreci çerçeve yasasıdır bu. Yasa, Meclis'in yüzde 80'inin desteğiyle çıkmıştır. CHP de buna destek vermiştir. Dolayısıyla Meclis'te de yasal yapıya kavuşturulmuştur. Eğer şiddet ve terör bitirilmesi iradesi olursa Türkiye, neticede kendi vatandaşlarının eve dönüşüyle ilgili o çalışmaları yine yapar. Bizim en önemli şeyimiz terör ve şiddetin olmaması" ifadelerini kullandı. "PARTİLER İÇİNDE SUÇ İŞLEYENLER VARSA ONLAR CEZASINI GÖRSÜN" HDP'ye yönelik olarak süren parti kapatma tartışmalarına değinen Atalay, "Biz ilke olarak parti kapatmaya karşıyız. Biz parti kapatmayı zorlaştırdık. Genel olarak ilkemiz şu, parti kapatılmasın. Ama partiler içinde suç işleyenler varsa onlar cezasını görsün. Kuruma yüklenmesin suçlar. Kişiler cezalandırılsın. Biz siyaset kurumunu önemli görüyoruz. Siyaset yapmak isteyen herkes yapsın. Ama siyasetle terörü karıştıran kişiler varsa o partilerin içinde yanlış yapanlar, cezalandırılsın" dedi. "AK PARTİ'Yİ İSLAMİ MANADA RADİKALİZMİN GELİŞMESİNİ ÖNLEYEN SİYASİ HAREKET OLARAK GÖRÜRÜM" AK Parti'nin inanç özgürlüğünün gelişmesi konusunda da önemli çalışmalar yaptığını ifade eden Atalay, "Sonuna kadar insanlar özgürce kendi inancını yaşarsa orada radikalizm gelişmez. Orada normal, dini hayatı yaşayanlar olur. Ama özgürlükleri kısıtlarsanız dini hayatı yaşamanın önüne engeller koyarsanız radikalizm gelişir. AK Parti'yi ben doğrusu İslami manada özgürlükleri arttırdığı için radikalizmin gelişmesini önleyen bir siyasi hareket olarak da görürüm. Siz ülkede özgürlükleri arttırırsanız o ülkede her şey konuşulur ve şiddet ile radikalizm gelişmez" açıklamasında bulundu. "ÇÖZÜM SÜRECİNDE YÜRÜYEN MEKANİZMA DURGUNLUK İÇİNDE" 'Silah bırakılırsa çözüm süreci sürer' açıklaması hatırlatılarak çözüm sürecinin fiilen bitip bitmediği sorulan Atalay, "Hayır. Çözüm sürecinin sonuçları önemli. Çözüm süreci dediğiniz şu anda yürüyen mekanizma durmuş olabilir. Durgunluk içinde onu biliyoruz sebeplerini. Ama bu niyetler ortaya çıktığında terörü bitirmek için, dışarıdaki insanların hayata dönüşünü sağlamak için kaldığı yerden devam edebilir. Ama bugünkü şartlarda o dediğimiz çizgiye gelene kadar tabi durgunluk olur" diye yanıt verdi. "BİZ MECLİS'E KATILACAĞIZ" CHP'nin Meclis'te Araştırma Komisyonu kurulması isteğine AK Parti'nin destek verip vermeyeceği sorusu için Atalay, "Onu bilemiyorum. Meclis’teki görüşmeler onu belirleyebilir. Biz Meclis'e katılacağız. Bu toplantıyı biz de destekledik. Doğrusu Araştırma Komisyonu kurulup kurulmaması konusunda henüz bir karar içinde olunmadı" şeklinde yanıtladı. PARTİ KAPATMA KONUSUNDA ATALAY: "GEREKİYORSA YAPILSIN" Parti kapatmalara karşıyız, sözleri hatırlatılarak HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın '80 milletvekilimizle dokunulmazlıklarımızın kaldırılması için dilekçe vereceğiz' açıklamaları için AK Parti'nin tutumunun ne olacağı sorulan Atalay "Biz ilkeler bazında bakıyoruz. Uygulama konusu Meclis'in işi, yargının işi. Ama Cumhurbaşkanımız ki kendisine de hayırlı yolculuklar diliyorum, uzun bir seyahate çıktı. Dinledim, sabah aynı şeyleri. Bizim zaten partimizin görüşüdür bu. Gerekiyorsa yapılsın. Tabi şunu önemli görmek lazım. Siyasetle terörü bir araya getirmemek lazım. Siyaset bunun için önemlidir. Onun için biz zamanında demokratik açılım dedik. Silahla, silahın gölgesinde siyaset; siyaset değildir. Onun için Başbakanımızın, arkadaşlarımızın söylediği gibi siyaset yapanlar tavırlarını ortaya koyacaklar. HDP, tavrını ortaya koyacak. Silaha bakışını ortaya koyacak ve tercih yapacak. Özgür siyaseti sonuna kadar savunuyoruz. Ama tehditle, sandıklara, köylülere tehdit yağdırarak korku yayarak veya silah kullanıp güvenlik birimlerimizi şehit ederek, bu siyaset falan değil. Bu uluslararası bir kuraldır. Siyasetle terör arasında bir büyük çizgi vardır. Siyasete bakışta tek Anayasal sınır, terör ve şiddet irtibatıdır. Yani siyasetle bu yan yana getirildiğinde orada bir sınır konur. Uluslararası ve çok haklı bir anlayıştır" ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz