Bolu Belediyesi, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Yaşayan Şehirler Platformunun “Şehir Ödülleri Türkiye 2018” proje yarışmasında, “Yılın Gastronomi Şehri” ödülünü aldı.Bolu Belediyesi, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Yaşayan Şehirler Platformunun “Şehir Ödülleri Türkiye 2018” proje yarışmasında, 300 proje başvurusu arasından ödül almaya hak kazandı. Dokuz Eylül Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezinde gerçekleştirilen ödül töreninde “Yılın Gastronomi Şehri” ödülünü Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu aldı.Bolu’nun doğanın kalbi olduğunu ifade eden Davarcıoğlu, “Doğanın kalbi olmasının yanı sıra Bolu’nun mutfağın kalbi olduğunu da biliyoruz. Bunu Türkiye’ye ve dünyaya aynı şekilde duyurmak istiyoruz. Nereye giderseniz gidin Bolulu aşçılar her yerde vardır ve ünleri dünyaya yayılmıştır. Dünyanın yine büyük otellerinde de Bolulu aşçılara rastlamanız oldukça mümkündür. Bolulular çok güzel yemek yaparlar dolayısıyla biz de bunları gün yüzüne çıkarmak adına kitaplar bastırıyoruz. Öncelikle bir yemek kitabı bastırdık, sadece Bolulu hanımların evlerinde yapmış olduğu, yöresel yemeklerle ilgili bir kitaptı. Daha sonra yemeklerin tarihçelerine göz atmak istedik, üniversiteyle birlikte araştırdık ve iki ciltlik bir kitap oluşturduk. Bazı yemeklerin hikâyeleri vardır. Mesela ‘Kedi Batmaz’ dediğimiz bir yemeğimiz, gelin-kaynana arasındaki bir diyalogdan dolayı bu şekilde isimlendirilmiş. Bu ve bunun gibi hikâyeleri de bir kitap haline getirerek hem yemeklerin esprisi olsun, hem de bunları gelecek kuşaklara aktaralım diye düşündük” dedi.5 yıldan beri uluslararası mutfak günlerini yaptıklarını da hatırlatan Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Davarcıoğlu, “Bu sene 7 ülkeden 80 yabancı aşçı, 426 yerli aşçı ve 600 öğrenci katılımıyla mutfak günleri düzenledik. Her sene Nisan ayının son haftası veya Mayıs ayının ilk haftasında bunu düzenliyoruz. Bolu’ya ait yöresel ürünlerin coğrafi işaretlerini almaya özen gösteriyoruz. Bizim yöremizde hekim çorbası olarak bilinen, kızılcık tarhanasının tescilli coğrafi işaretini aldık. Karavu diye bir içeceğimiz var mesela kızılcık özünden yapılabildiği gibi sıcak ve soğuk içilebilir. Kozalak reçeli, dağ çileği reçeli ve Bolu’ya ait dağ fındığının da coğrafi işaret tescil etmesi için müracaatlarımız var. Bunların yanı sıra, ıza buğdayını Bolu’da çok geniş arazilere ektik bu sene ve bir hayli ürün aldık. Iza buğdayından yapılacak ekmek, boza ve makarna gibi ürünleri de hem Türkiye’ye hem dünyaya tanıtmak istiyoruz” diye konuştu.Endemik olarak Bolu’ya has olan her şeye sahip çıkmak istediklerini de ifade eden Davarcıoğlu, “Bunları şehrin içinde de görebilirsiniz, çeşitli konumlarda Kanlıca mantarı, Abant çiğdemi ve Bolu’ya ait her şeyi gün yüzüne çıkartmaya çalışıyoruz. Böyle bir organizasyona da Avrupa Birliği Proje Birimimiz müracaat etti ve buradan ödül aldık bu bizi çok memnun etti. Bundan sonra çalışmalarımıza da bu ödülün bize, motivasyon olacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz