Chp’li Vekilden Okul Kıyafeti Açıklaması

CHP İzmir Milletvekili ve Sanayi Ticaret Komisyonu Üyesi Mehmet Ali Susam, okul kıyafetinin aniden kaldırılmasının sektörü zor durumda bıraktığını belirterek, ‘Kıyafet kararı veliye bırakılsın’ dedi.

Susam, MTK sitesini ziyaret etti. Sitenin yöneticileri ve işyeri olan çok sayıda işletmeciyle sohbet eden Susam, okul kıyafeti zorunluluğunun bir gecede ortadan kaldırılmasının sektörü zor durumda bıraktığını söyledi.

MTK Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Sadi Doğan ve EGSD Başkanı Mukadder Özden’in de katıldığı toplantıda konuşan Mehmet Ali Susam, şöyle konuştu: “Okul kıyafeti zorunluluğu bir gecede, bir yönetmelik değişikliğiyle kaldırıldı. Sektöre uzun yıllarını vermiş, işini, işletmesini buna göre kurmuş pek çok üretici arkadaşımız şimdi ne yapacağını düşünüyor. Kıyafet zorunluluğunun bazı sosyal sorunlara neden olabileceği yolunda ciddi endişeler bulunuyor. En doğrusu bu konuyu -tıpkı özel okullarda olduğu gibi- velinin kararına bırakmak gerekir. Veliler kendi aralarında toplanarak okullarında okul kıyafeti uygulamasının sürüp sürmeyeceğini kararlaştırmalıdır.”

Geçen yıl Milli Eğitim Bakanı’yla yaptıkları görüşmede, gündemde böyle bir konunun bulunmadığının söylendiğini ifade eden MTK Yönetim Kurulu Başkanı Doğan, şunları söyledi: “Sayın Bakan, böyle bir düzenlemeyi sektörü zor durumda bırakmayacak şekilde 2-3 yıl önceden haber vereceklerini ifade etti. Bu yıl başlayan 4+4+4’te yeni öğrencilerin okula başlayacak olması nedeniyle oluşabilecek karışıklıklara karşın hem üreticiler hem toptancılar hem de mağazalar fazladan stok yapmıştı. Herkes değişikliğe aşırı stokla yakalandı”

SEKTÖR HAZIRLIKSIZ YAKALANDI

Konfeksiyon sektörünün değişikliğe hazırlıksız yakalandığını ifade eden Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Okul çağındaki çocuklar için kıyafet üreten, bu ani talebe hızla karşılık verebilecek ve bunu da uygun fiyata yapabilecek çok az sayıda firma var. Olanlar da ürünlerini büyük ölçüde Uzakdoğu’da yaptıran bu nedenle ürün çeşitliliği ve fiyat avantajı olan firmalardır. Serbest kıyafet uygulamasının aileler arasındaki ekonomik farklılıkları öne çıkartmaması için ailelere ülke genelinde mağazası olan bazı firmaların alışveriş çeklerinin verilmesi gibi uygulama konuşuluyor. Uygulamanın firma bazında yapılmaması, alışverişin serbest bırakılması daha doğru olacaktır. Aksi takdirde konfeksiyon firmalarımız serbest kıyafet dönüşümünü gerçekleştiremeden kepenk kapatmak zorunda kalır.”

TEŞVİK SİSTEMİ BİTİNCE NE OLACAK?

Teşvik sisteminin sanayi kuruluşlarını başka illere taşınmaya yönlendirdiğini ifade eden Susam, şunları söyledi: “İzmir tekstil üretiminde Türkiye’nin önde gelen bir ili durumundayken verilen teşviklerle tekstil sektörünü daha az gelişmiş illere taşınmaya yönlendiriyorlar. Taşınmayı kolay bir şey zannediyorlar. Teşvik bitince ne olacak? Teşviki, bir bölgeye ucuz iş gücü sağlama mantığının dışına çıkararak sektörü toptan destekleyecek bir anlayışa getirmeye ihtiyaç var. Böylelikle teşvik alan ildeki işletmeyle, diğer ilerlerdeki faaliyet gösteren işletme arasında haksız rekabete neden olmasının önüne geçilir. Doğru bir strateji belirleyerek tekstili uluslararası arenada rekabetçi kılacak, markalaşmasını destekleyecek nitelikte çalışma yapılmalıdır. Bu noktada hammaddede, markalaşmayı teşvik eden alanlarda ya da ihracatı kolaylaştırma ya da firmaları yeni pazarlar bulmaya sevk etme gibi teşvikler geliştirilmelidir.”