Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı ve TEKNOFEST İcra Kurulu Başkanı Mehmet Fatih Kacır, "İlk yıl 550 bin ziyaretçiye ev sahipliği yapan TEKNOFEST, 2022 yılında 600 bin yarışmacının katıldığı 40 yarışmayı gerçekleştiriyor. Yani bütün tribünler sahaya indi, üzerine 50 bin kişi daha sahaya çıktı." dedi.
Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST'in ilk defa düzenlediği TEKNOFEST Girişim Programı birinci dönem mezunlarının Girişim Gösteri Günü etkinliği, TEKNOFEST KARADENİZ'in üçüncü gününde T3 Girişim Merkezi'nde devam ediyor.
Kacır, burada yaptığı konuşmada, her TEKNOFEST'in kendileri için ayrı bir heyecan vesilesi olduğunu söyledi.
Yola 2018 yılında çıktıklarında, ilk andan ve ilk günden itibaren TEKNOFEST'i milli teknoloji hamlesi haline getirmeyi hedeflediklerine işaret eden Kacır, "İlk yılımızda 550 bin ziyaretçiyle dünyanın en büyük ikinci havacılık etkinliği olmuştu. Bu, bizim için hem büyük bir mutluluk hem de çok büyük sorumluluk demekti. Milletimizin küçücük çocuklarının ellerinden tutarak, koşarak TEKNOFEST alanına gelmesi, TEKNOFEST yarışmalarına gelmesi, ilk yıldan itibaren 20 bin yarışmacının TEKNOFEST yarışmalarına katılması, 2018 yılından sonrası için büyük bir mesuliyet meselesi oldu." diye konuştu.
TEKNOFEST'in 2019 yılında 1 milyon 720 bin ziyaretçiyle erişilmesi güç bir dünya rekoruna imza attığını vurgulayan Kacır, "Bugün dünyanın en büyük havacılık etkinliğindeyiz. Dünyanın en büyük uzay etkinliğindeyiz ve dünyanın en büyük teknoloji etkinliğindeyiz. Yarışma ve yarışmacı sayımız, her yıl artmaya devam etti. İlk yıl 550 bin ziyaretçiye ev sahipliği yapan TEKNOFEST, 2022 yılında 600 bin yarışmacının katıldığı 40 yarışmayı gerçekleştiriyor. Yani bütün tribünler sahaya indi, üzerine 50 bin kişi daha sahaya çıktı." ifadelerini kullandı.
TEKNOFEST'in milli teknoloji hamlesi yolculuğunun büyük bir toplumsal seferberliğe, adeta dik dalgaya dönüştüğüne dikkati çeken Kacır, şöyle devam etti:
"Her zaman vurguluyoruz. Nihayetinde Türkiye'yi Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına milli teknoloji hamlesiyle tam bağımsızlık iddiasıyla taşımak adına bütün çabaları gösteriyoruz, göstermeye de devam edeceğiz. Milli teknoloji hamlesi dediğimizde Türkiye'nin tam bağımsızlığından bahsediyoruz. Tam bağımsızlık dediğimizde elbette savunma sanayisinden bahsediyoruz. Savunma sanayindeki başarılar on binlerce gencimizin teknoloji yarışmalarına dahil olmasının ana motivasyon kaynağı diye düşünüyorum. Ülkenin tam bağımsız olması, Türkiye'nin yenilikçi teknolojileri yerli ve milli imkanlarıyla geliştirmesi, rekabetçi şekilde dünyaya ihracat edebilen bir ülke olması fikri çok güçlü bir fikir. Ama bu güçlü fikrin bu kadar alıcı bulması, yüz binlerce insanın gönlünde karşılık bulması, Türkiye’nin son 20 yılda gerçekleştirdiği başarı hikayeleri sayesinde mümkün oluyor."
Türkiye'nin son yıllarda savunma sanayisinde önemli başarılara imza attığını dile getiren Kacır, şunları kaydetti:
"Türkiye, savunma sanayisinde yerli ürünlerinin payını yüzde 20'lerden yüzde 80'lere çıkardı. Türkiye, savunma sanayisinde kritik pek çok platformu gerçekleştirmeyi, yani yerli ve milli olarak gerçekleştirmeyi, üretmeyi başardı. Bayraktar Mini İHA ile başladı yolculuk, TB2 ile devam etti, Akıncı İHA ile zirveye ulaştı. Şimdi Kızılelma ile dünya tarihini değiştirmeye hazırlanıyor. Aksungur ANKA Türkiye'nin diğer milli insansız hava aracı. Yine göklerde Atak helikopterimiz var. Göklerde uçmaya hazırlanıyor. Türk eğitim uçağı önümüzdeki Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümünde göklerde olacak. Acaba dünyada 10 yıl gibi kısa zaman içerisinde bir çırpıda isimlerini zikrettiğimiz bu kadar farklı hava aracı platformunu geliştirmeyi, üretmeyi sığdırabilen ikinci bir ülke var mı?"