CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Liseye Geçiş Sınavı (LGS) sonuçlarına göre 253 bin kişinin açıkta olduğunu belirterek, eğitimdeki bu tabloyla Türkiye'nin kalkınmasının, büyümesinin ve güçlenmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Altay, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Hakkari Yüksekova'daki terör saldırısında şehit olan Astsubay Serkan Karakaya'nın eşi Nurcan Karakaya'ya ve 11 aylık oğlu Mustafa Bedirhan’a Allah’tan rahmet diledi.
Saldırıyı şiddet ve nefretle kınadığını belirten Altay, "Bu son olsun. Artık Türkiye, bu sorunla daha fazla yaşayamaz. TBMM terörün sıfırlanması, toplumsal barışın sağlanması konusunda elini taşın altına koymalıdır." ifadesini kullandı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal'ın CHP'ye yönelik eleştirilerde bulunduğunu anımsatan Altay, "Biz, Cumhurbaşkanını ve AK Parti'yi Anayasa'ya uymaya çağırıyoruz. Erdoğan, Anayasa'ya riayet etse, Anayasa'nın hükümlerine göre iş ve işlem yapsa, biz Erdoğan'ın meşruiyetinden bahsetmeyiz." diye konuştu.
CHP'nin, siyasetin anayasal mecrada yürümesini istediğine işaret eden Altay, "Kaynağını Anayasa'dan almayan bir yetkiyi kimse kullanamaz. AK Parti ve Erdoğan yönetiminde devlet çürümüştür. Adaleti öldürmek suretiyle AK Parti ve Erdoğan Türkiye'yi zehirlemiştir." değerlendirmesini yaptı.
Altay, CHP'nin tüm darbelere karşı olduğunu vurgulayarak, "Kurultaya giderken, Mahir Ünal aklına gelen her şeyi söyleyip, Erdoğan'ın gözüne girerek tasfiye edilmeyeceğini düşünüyorsa, yanlış düşünüyordur." dedi.
Türkiye'nin eğitim, ekonomi ve adalette geldiği noktanın "vahim üstü" olduğunu öne süren Altay, şöyle devam etti:
"Eğitimi çökerttiler, çocuklar altında kaldı; ekonomiyi çökerttiler, millet altında kaldı; adaleti çökerttiler, Türkiye altında kaldı. Bu bir iflas belgesidir. Erdoğan, Türkiye için zararlı bir unsur haline gelmiştir."
Altay, 703 sayılı KHK ile İl İdaresi Kanunu'nda yapılan değişiklikle, valilerin sadece Cumhurbaşkanının temsilcisi haline geldiğini belirterek, bu kanunun yeniden eski haline getirilmesini istedi.
Eğitim sistemine ilişkin de eleştirilerde bulunan Altay, 8. sınıfı bitiren 253 bin kişinin şu an açıkta olduğunu bildirdi.
Temel Yeterlilik Testinde öğrencilerin "döküldüğünü" aktaran Altay, eğitimdeki bu tabloyla Türkiye'nin kalkınmasının, büyümesinin, güçlenmesinin mümkün olmadığını iddia etti. Altay, "Eğitimdeki bu vahim tablo ile AK Parti'nin yüzleşmesi lazım." diye konuştu.
-"Trump'a efelenmenin alemi yok"
Enis Berbeoğlu ile Rahip Brunson durumunun "Türkiye'de adaletin ne noktaya geldiğinin çok net göstergesi" olduğunu belirten Altay, şu görüşlere yer verdi:
"Hiç şüphesiz ABD'nin Brunson ile ilgili bu tehdidi kabul edilemez ama ABD, tam demokrasi olan bir ülkede böyle bir durumu yaşasa, bu ülkelere böyle bir tehdit yapabilir miydi? ABD yargının, siyasetin vesayetinde olduğunu bilmese, siyasi talimatla yargının karar verdiği kanaati ABD'de de olmasa Trump böyle bir fütursuzluğu yapar mıydı? Yapmazdı. ABD'yi bu şekilde hadsiz bir tehdide, çirkin bir üsluba götüren AK Parti'dir. Daha önce Merkel söyleyince Deniz Yücel'i bırakırsanız, Trump da 'benim Merkel'den neyim eksik?' der. Olay budur. Buradan durduk yere Trump'a efelenmenin alemi yok. Siz, yargıdan elinizi çekin, hiç kimse, en güçlü ülkeler bile bir araya gelip size yargı ile ilgili talimat veremez, sizi tehdit edemez. Elbette uluslararası meselelerde Türkiye'nin yanında olacağız. Türkiye'nin bu tehdide pabuç bırakmasını kabul edemeyiz."
-"Türkiye uçacaktı, zamlar havada uçuyor"
Hükümetin, bütçe açıklarını kapatmak için "zam üstüne zam" yapmaya başladığını savunan Altay, "Bütçe açıklarını kapatmak için zam yapmayın, tasarruf yapın. Saraydan başlayarak tasarruf yapın. Cumhurbaşkanı, TBMM'ye bile 500 polis ile geleceğine, Meclisin tepesinde 10 tane helikopter uçuracağına, zamları minimize etsin." diye konuştu.
Türkiye'nin uçacağı yerde zamların havada uçuştuğunu belirten Altay, şunları ifade etti:
"Dolar dikiş tutmuyor ve bunun bedelini Erdoğan, damat ödemiyor. Dolardaki bu rakam, ekonomiyi felç etmeye yeter. Artık durumdan patronlar da şikayetçi. Bu bir yangın işaretidir. İş arayan işsiz ile en büyük holdingin sahibi birlikte bir yere koşuyorsa ülkede yangın vardır.
Ekonomideki bu olumsuz gelişmelerin cebe yansıması 6 ay sonra ortaya çıkacak. 6 ay sonraki Türkiye tablosu beni korkutuyor, ürkütüyor.
Eskiden fırınlarda askıda ekmek olurdu. Artık gaz satış noktalarında askıda doğalgaz, askıda elektrik kartları da koysunlar. Yoksa bu millete önümüzdeki kış bir cehennem olacak. Türkiye'de insanların soğuktan donacağı bir tabloyu öngörüyorum. Bunun tek sorumlusu Erdoğan ve damat hazretleri.
Şimdi Erdoğan'a verilen oyun ve desteğin hesabını sorma vaktidir. Kışa girmeden bu fütursuzca gidişe yönelik tutumunuzu ortaya koymazsanız, bu kış özellikle düşük gelir grubuna mensup aileler için bir felaket ve facia olacak. Şimdiden demokratik tavrınızı ortaya koyun. Unutmayın, demokrasi tepki ve protesto rejimidir. Dünyanın hangi ülkesinde bu kadar zam yapılırsa insanlar sokağa çıkar. Şimdi sokağa çıkmayanlar kışın tir tir tireyecek ve donacak."
-"Berberoğlu'nun, şimdi dışarıda olması gerekirdi"
Altay, bir soru üzerine, CHP'de kurultay sürecinin mahkemeye taşınmayacağına inandığını belirterek, "Hiçbir CHP'linin, partisini mahkeme koridorlarına taşıyacağına inanmam, ihtimal vermem." dedi.
Altay, kurultay süreciyle ilgili, parti genel merkezinin kamuoyunu rahatlatacak bir yol izleyeceğini bildirdi.
Bir başka soru üzerine, "Enis Berberoğlu'nun, şimdi dışarıda olması gerekirdi." diyen Altay, bu konunun "TBMM'nin onuru ve itibarı olduğunu" TBMM Başkanı Binali Yıldırım'a söylediklerini aktardı.
Altay, Berberoğlu'nun hükmünün kesinleşmeden içeride tutulmasının, muhalefete gözdağı olduğunu kaydetti.