CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Samsun Milletvekili Haluk Koç, Ereğli'den Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek, "Sen bu kafada gidersen, bu getireceğin taslak milletin Anayasası olmaz, adıyla, soyadıyla bir ‘AKP-BDP-PKK Anayasası’ olur. Hadi gel, buyur gidelim referanduma” dedi.
Koç, Zonguldak’ın Ereğli ilçesindeki parti binasında yaptığı konuşmada, Başbakan Erdoğan’ın, kendi çıkarları doğrultusunda ülke çıkarlarını feda edecek durumda olduğunu iddia etti. Türkiye’de Kürt sorunu olduğunu belirten Koç, Başbakan’ın, kürt sorununun çözümü konusunda son sergilediği tutum, artık bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni hukuk dışına sürükleyen bir aşamaya gelmiştir. Evet böyle bir sorun vardır. Kürt kökenli yurttaşlarımızın, kardeşlerimizin yıllardır birikmiş bazı talepleri vardır. Bu bir günlük, 10 yıllık ya da 1984’de PKK’nın ortaya çıkmasıyla başlamış bir sorun da değildir. 100 yıllık bir derinliği vardır." dedi.
Kürt sorununun Türkiye için önemli bir siyaset konusu olduğunu ifade eden Koç, şöyle konuştu: "Çözülmesi gerekir. Hangi eksende çözülmesi gerekir? Silahla, terörle siyaseti esir alacaksın, şantaj yapacaksın, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir pazarlık masasının bir ucuna oturtacaksın, taleplerini dile getireceksin. Ve bu muhataplıktan faydalanarak da karşındaki Başbakan senden ‘başkan olabilmek, seçilebilmek’ için kendi çıkarlarına dönük karşı talepler verecek. Ve bunu bu millet seyredecek.. Bu sorunu halletmeliyiz. Ama bunu, gizli pazarlık ve bir terör örgütünün şantajıyla değil, Ankara’da meşru zeminde, gizli kapaklı değil, milletin önünde, şeffaf, meşru siyasi aktörlerin katıldığı siyasal bir mutabakat arayarak yapmalıyız."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Koç, hükümetin uygulamalarıyla teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın bulunduğu İmralı’nın adeta “Ada Devleti” konumuna getirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Koç, şöyle devam etti: “İmralı, Marmara’da coğrafi anlamda bir ada. Ama son zamanlarda İmralı’nın adı sanki bir ‘Ada Devleti’ oldu. Orada siyasi referans merkezi var. Ve oradan siyasi kararlar alınıyor. Karşısında da Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti var. Evet, barıştan, çözümden herkes mutlu olur. Ama bunu gizli kapaklı pazarlıklarla yapma. Bu dönemi siyasi çıkarlarına alet etme. Milletin kabul etmeyeceği, edemeyeceği hiçbir taahhüdün, sözün altına girme. Millete bilgi ver, açık ol. AK Partili milletvekillerinin soramadığı, sorgulaşamadığı bir dönemden geçiyoruz. Türkiye çok ciddi şekilde hukuk dışına sürüklenen bir devlet görüntüsü vermektedir."
"BAŞBAKAN TÜRKİYE’Yİ TEHDİT ETMİŞ"
Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, bugün katıldığı bir kanaldaki konuşmasına tepki göstererek, şunları kaydetti: “Başbakan bugün Türkiye’yi tehdit etmiş. ‘Bir kere daha CHP’ye MHP’ye gideceğim. Başkanlık sistemi olacak, 2010’da yaptığın yargı değişikliği ortadan kalkacak, üst mahkemeler temyiz kurulacak, Yargıtay-Danıştay kalkacak. 'Ben başkan olacağım, denetlenmeyeceğim, sorgulanmayacağım, astığım astık, kestiğim kestik olacak. Bunu kabul ederseniz edersiniz. Etmezseniz, ben bunu BDP ile anlaşır, 330’u geçer, milletin önüne getiririm’ dedi. Sen bu kafada gidersen, bu getireceğin taslak milletin Anayasası olmaz. Adıyla, soyadıyla bir ‘AKP-BDP-PKK Anayasası’ olur. Hadi gel, buyur gidelim referanduma. Başbakan bütün gemileri yakmış. Kafasındakine yürümek için bu tür süreci kullanıyor.