İçişleri Bakanı Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil, İzleme ve Değerlendirme Sistemi Projesi (İZDES) kapsamında Isparta’da bir dizi değerlendirme toplantılarına katılarak, ziyaretlerde bulundu. Erdil, "Aldığımız önlemlerle, uluslararası topluluğun sağladığı imkanlarla göç yönetiminde Türkiye iyi bir noktadadır" dedi.
İçişleri Bakanı Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil, ülke gündemine yönelik yaptığı değerlendirmelerde, özellikle son dönemde yapılan Bakanlık çalışmalarıyla ilgili terörün bitme noktasına geldiğini açıkladı. Bakan Yardımcısı Erdil ayrıca, ülkede göç idaresinin yaptığı çalışmalara da dikkat çekerek, "Aldığımız önlemlerle, uluslararası topluluğun sağladığı imkanlarla göç yönetiminde Türkiye iyi bir noktadadır" dedi.
Kentte, ilk olarak Isparta Valiliğine gelen İçişleri Bakanı Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil’i, Vali Ömer Seymenoğlu, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ile birlikte Bakanlığa bağlı olarak ilde görev yapan kurum temsilcileri ve bürokratlar karşıladı.
Isparta Valiliği Şeref Defteri’ni imzalayan İçişleri Bakanı Yardımcısı Erdil, daha sonra valilik makamında bir süre brifing aldı. Erdil, daha sonra beraberinde üst düzey yöneticilerden oluşan heyet ile birlikte Isparta’daki mülki amirler ve Bakanlık temsilcisi yetkililerle toplantı yaptı.
Isparta Valiliği Göl Toplantı Salonu’nda düzenlenen toplantı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Ömer Seymenoğlu, Bakanı Yardımcısı ve üst düzey bürokratlarla birlikte yürütülen proje kapsamındaki çalışmaların, kendilerine yol göstereceğini, eksiklerin giderilmesi ve faydalı hizmet sunulması noktasında, ilerisi için daha iyi işler yapılabilmesine katkı sağlayacağını düşündüğünü belirterek, teşekkür etti.
"Bakanlığımızın ilgili birim yöneticilerimizle birlikte karşılıklı, ortaklaşa bir değerlendirme çalışması yaptık”
Toplantı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Yardımcısı Erdil ise"İzleme Değerlendirme Sistemi projesi kapsamında bugün Isparta’dayız. Bugüne kadar 47 ilimizi ziyaret ettik. Diğer bakan yardımcılarımız birlikte yaptığımız ziyaretlerde daha çok İçişleri Bakanlığı’mızın sunum hizmetleri yerinde görmek ve bu hizmetlerin kapasitesini, eksikleri fazlalıkları görmek ayrıca, İçişleri Bakanlığı ile taşra arasındaki iletişimi geliştirmek, işleyişin dışında bir iletişim oluşturmak, sahada valiliklerimiz, kaymakamlıklarımız ve diğer ilgili birimlerimizin güzel örnek uygulamalarını kurumsallaştırıp çeşitli illere yaygınlaştırmak konusunda işlemi yöneten bir projedir. Bu çalışmada, Emniyet Genel Müdürlüğümüz, Jandarma Genel Komutanlığımız, AFAD, Göç İdaresi, Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetleri ile Veriler İdaresi gibi diğer kurumlarımızdan üst düzey yöneticilerimizle buradayız. Burada ilgili birim yöneticilerimizle birlikte karşılıklı, ortaklaşa bir değerlendirme çalışması yaptık” dedi.
“Terör örgütün barınmasına meydan vermeyecek şekilde, psikolojik olarak dağılmaya girmiş örgütü etkisiz hale getirme konusunda bir çalışma yürütüyoruz”
Isparta’da kentin sorunlarının yanı sıra, ülkenin içinde bulunduğu durumun da değerlendirildiğini ifade eden İçişleri Bakanı Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil, “Türkiye uluslararası sistemim ve toplumun özelikle bölgemizdeki sınırlarımızda uzun süredir bir gerilim, bir çatışma ve kaos var. Bu oluşturulan kaos, gerilim ve oluşturulan terör ortamı ülkenin önemli güncel sorunlarındandır. Bu konu uzun yıllar ülkemizin önemli bir sorunu oldu. Bu istikamette de Türkiye bu küresel ve büyük güçlerin çevremizde cereyan eden bu sorun, bizim uzun süre enerjimizi, konsantrasyonumuzu işgal etmiştir. Coğrafyamızda bu tutuma ilişkin de İçişleri Bakanlığı olarak özellikle terörle olan mücadelede önemli çalışmalar sürdürüyoruz. Güney sınırlarımızda oluşan kaotik duruma yönelik oluşturulmak istenen bir terör koridoruna ilişkin Türkiye bir yıla yakındır, Afrin, Zeytin Dalı operasyonlarının devamı olarak Barış Pınarı Operasyonu gerçekleştirildi. Bu operasyonla yaklaşık 10 bin kilometrekarelik bir alanı terörden temizledik. Biz bu bölgede daha etkili bir güven koridoru inşaa etmek özellikle güney sınırlarımızda oluşan terörü lojistik anlamda destekleyen ve tahkim eden oluşmalara yönelik ülkemizin mücadelesi devam ediyor. Burada yeni bir süreç başladı. Bu süreç, tam Türkiye’nin istediği şekilde gitmiyor. Türkiye bu sahayı izliyor. Burada Türkiye daha özgün, daha özgür, daha egemen bir duruş sergileyerek 40 yıldır Türkiye’yi meşgul eden terör risk ve tehdidini, enerjimizi alan terörü bitirmek noktasında kararlıdır. Bu konuda malum çok bedel ödedi Türkiye, bundan sonra tekrar eskiden olduğu gibi geriye dönmesi mümkün değil. Bu güvenlik koridorunu mutlaka Türkiye gerçekleştirecektir. Bölgede ekonomik ve güven istikrarı sağlanacaktır. Terörle olan mücadelede terörün lojistiği kesildikten sonra önemli derecede kontrol altına alınacaktır. Bugün dağda altı yüzün çok altında terörist var. Bunu İçişleri Bakanlığı’mız jandarmamız emniyetimiz çok etkin operasyonlarla yönetiyor. Sadece Ekim ayında 133 terörist etkisiz hale getirildi. Bunların 11’i gri ve kırmızı listede yer alan yönetici kadrosundaki ekip. Sahadaki operasyonlarımız terörün etkisiz hale getirilmesi istikametinde aynı şekilde devam ediyor. Kıran 1, kıran 2, kıran 3, kıran 4 operasyonlarıyla devam ediyor. Önümüzdeki süreçte terör örgütün barınmasına meydan vermeyecek şekilde, psikolojik olarak dağılmaya girmiş örgütü etkisiz hale getirme konusunda bir çalışma yürütüyoruz” dedi.
Türkiye’nin, dünyada en çok yardım yapan devlet statüsüne geldiğini kaydeden Erdil, “Devlet ve sosyal yardımlar ile uluslararası yardımlarda, Amerika Birleşik Devletleri’ni de (ABD) geçtik” dedi.
“Aldığımız önlemlerle, uluslararası topluluğun sağladığı imkanlarla göç yönetiminde Türkiye iyi bir noktadadır”
Müzakere edilen önemli konulardan birinin de Türkiye’deki göç sorunu olduğunu dile getiren Erdil, "Göçte de çok yüksek bir reorganizasyonla, geçtiğimiz 7-8 aylık dönemde, özellikle son 2- 3 aylık dönemde Göç İdaresi, Bakanımızın talimatlarıyla sahada çok yüksek bir enerjiyle çalışmıştır.
Türkiye’de sadece 3.6 milyon Suriye’den geçici koruma kapsamında olan konuklarımız, göçle gelmiş misafirlerimiz değil, onun dışında da toplamda yaklaşık 4.7 milyon civarında bir yabancı barınıyor. Onların Türkiye’deki bulunurluğu, onların sağlık ve eğitim hizmetleri veya istihdama ilişkin sorunları, hak kazananların sorunlarına ilişkin çalışmaları yürütüyoruz. Türkiye’de çok yüksek bir göç ve yabancı grubu barındırıyoruz. Ama çok şükür, öyle büyük boyutlu sosyal olaylar oluşturacak noktaya gelmeden, hem kolluk güçlerimiz, hem göç idaremiz etkin bir şekilde mülki idare yöneticilerimizle sahadaki çalışmaları yönetiyorlar. Aldığımız önlemlerle, uluslararası topluluğun sağladığı imkanlarla göç yönetiminde Türkiye iyi bir noktadadır. Türkiye’de 2018’de yaklaşık 160 bin civarında olan yabancı göçmen girişi ve geçişi, maalesef 2019 yılında 350 bin civarına ulaştı. Ancak, bu aldığımın önlemler yaklaşık 65 bin civarında göçmeni geri gönderdik. Bunu, göç idaresinin düzenlemeleri ve uluslararası sistemin desteğiyle yaptık” diye konuştu.
“Alınan tedbirlerle göç konusu disipline edildi”
“Bugün, Türkiye’de geçici barınma merkezlerinde bulunan göçmenler var, onların da geri dönüşlerine ilişkin çalışmalar yürütülüyor” diyen Erdil, "Göç konusunda, alınan tedbirlerle girişler büyük ölçüde filtre edilip, sınırlandırıldı ve disipline edildi. Türkiye bu alanda da çalışmalarını yürütüyor" dedi.
“Vatandaşın hizmetlere ulaşımı, erişimi, kamunun vatandaşlara ulaşımı veya erişimi gibi konular bizim gündemimizdi”
Toplantıda son olarak, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türkiye’de bürokrasinin azaltılmasıyla yeni bir yönetişim sisteminin oluştuğunu vurgulayan Erdil, “Yöne yönetişim sisteminin oluşturulmasıyla, kamunun vatandaşa sunduğu hizmetler, vatandaşın hizmetlere ulaşımı, erişimi, kamunun vatandaşlara ulaşımı veya erişimi gibi konular da bizim gündemimizdi. Bu konularda kamu tarafından vatandaşa sunulan hizmetlerin kalitesinin ve memnuniyetinin, hoşnutluğunun arttırılması, takip edilmesi yine bizim mülki idare amirlerimizin hizmetlerinden. Bu, koordinasyon hizmetlerinden bir tanesi, onu da müzakere ettik. O alanda ilimizin çalışmalarından önemli iyileşmelerin olduğunu gördük” ifadelerini kullandı.
Erdil son olarak Isparta’nın, huzur ve asayiş kenti olarak bilinen bir il olduğuna dikkat çekerek sözlerini tamamladı.