Yozgat’ta Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri, doğada uzun yıllar kalan zararlı plastiklerin yerine; üvez, ateş dikeni ve kuşburnu gibi kırmızı meyvelerden biyolojik plastik üretti.
Yozgat Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi Fen Bilgisi öğretmenleri Figen Kasap öncülüğünde öğrenciler, nişasta ve su kullanarak doğada kendiliğinden yetişen, üvez, ateş dikeni ve kuşburnu gibi meyvelerin özütlerinden kırmızı biyoplastik üretti. Bilim ve Sanat Merkezi’nde ‘Kırmızı Biyoplastik’ projesi ile yapılan deneyler sonucu peynir, ayran gibi raf ömrü olan ve kolayca bozulabilecek ürünlerin, kullanım süresinin uzattığı tespit edildi. Ayrıca bu proje ile günlük hayatta kullanılan petrol türevi maddelerin yerine doğada kendiliğinden yetişen meyvelerden yapılan biyoplastiklerin kullanılabileceği de belirlendi. Hem insan dostu hem de doğa dostu biyoplastikler ile yapılan ürünler ise toprakta kendiliğinden 180 günde yok oluyor.
Fen Bilgisi öğretmeni Figen Kasap proje hakkında açıklamalarda bulunarak “Sıfır Atık Projesi 2023 vizyonunda sık sık karşımıza çıkan bir projeydi. Plastiklerin doğada çözünürlüğünü araştırdığımızda çok uzun yıllar dönüşemediğini gördük. Biz de buna alternatif olarak bioplastik yapmaya karar verdik. Biyoplastiği yaparken hammaddeyi de doğada çok rahat bulabileceğimiz kırmızı meyvelerden elde ettik. Bu sayede peynirin raf ömrüne etkisini inceledik ve rahatlıkla sağlıkla kullanılabilen plastik yapmayı amaçladık. Raf ömrü olan gıda maddelerinin bozulmadığını tespit ettik bu da projemizin amacına uygun bir şekilde yürüdüğünü gördük” dedi.
Evde kullanılabilen her türlü plastik maddelerin yerine bu biyoplastiklerin kullanılabileceğini söylen Kasap, “Ayrıca bebeklerin oyuncaklarında, biberon, emzik gibi her tür plastik kullanılan yerde rahatlıkla kullanılabileceğini göstermek istedik. Hem doğada çözünmesi kolay hem de hiçbir katkı maddesi olmadığı için ürünün doğal olduğunu gördük. Bu biyoplastiğin sağlığa etkisini fark ettiğimiz için ilerleyen zamanlarda bunun patentini de alarak günlük kullanıma da geçirebileceğimizi düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Proje ortağı öğrencilerden Nurefşan Orhan ise “Biz bu projede diğer plastiklerin aksine doğada çabuk çözünebilen kırmızı biyoplastikler yaptık. Bildiğimiz gibi petrol türevli plastikler doğada bin yıl gibi uzun bir sürede çözünüyor. Bizim yaptığımız biyoplastikler ise sadece 180 günde çözünüyor. Bu plastikleri doğada bulunur kırmızı meyvelerden yaptık. Bu yüzden adına kırmızı biyoplastikler dedik. Diğer plastikler hem sağlığımıza hem de çevreye zararlı, geri dönüştürülmesi zor. Bu biyoplastiklerse geri dönüştürülebiliyor ve doğada çok çabuk çözünüyor. Hijyenik zararlı bir madde içermiyor. Bebek oyuncaklarının yapımında, saklama kaplarında kullanılabilir. İçinde sağlığa zararlı madde olmadığı için streç filmlerde, pet şişelerde, poşetlerde, bebeklerin emzikleri ve biberonlarında biyoplastikler kullanılabilir” açıklamalarında bulundu.