Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Trakya Bağ Bozumu ve Ekoloji Festivali başladı.
Süleymanpaşa Belediyesi tarafından bu yıl 4’üncüsü Bağcılık Araştırma Enstitüsünde düzenlenen açılışa, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, Süleymanpaşa Kaymakamı Arslan Yurt, Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Cengiz Özer, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Hasan Yılmaz ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Trakya Bağ Bozumu ve Ekoloji Festivali hemen hemen birçok ile ait onlarca üzüm çeşidi sergilendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan Festival programı çeşitli konuşmalarla devam etti.
Bağcılığın bu sana aşırı yağışlar ve doludan dolayı iyi verim sağlamadığını belirten Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Dr. Cengiz Özer, “Bağcıların üretimden kopmaması, tüketimin teşvik edilmesi açısından çok büyük önem taşımaktadır. Bu sene şanssız bir durum yaşıyoruz, diğer ürünlerde olduğu gibi üzümde de, bağcılıkta da iklim değişiklikleri üretime olumsuz yansıdı. Bağ bozumu, genellikle üzüm yetiştiriciliği yapılan yerler de erken yapıldı. İklim değişikliği ile birlikte kışın ılık geçmesi, ardından bazı bölgelerde ilkbaharda yağışların şiddetli olması, ilave olarak dolu yağışının olması, buna ilave olarak olgunlaşma döneminde beklenmedik aşırı yağışlar, hastalık ve zararları da kontrol edilemez olaylara neden olarak üründe kayıpları arttırmıştır. Bütün bu doğa olayları üzüm yetiştiriciliğinde, yeni stratejilerin gelişmesi için çaba harcayan, araştırma kurumlarının, üniversitelerin bakanlığımızın teşkilatları ve örgütleri koordinasyonu çok daha fazla önemli hale getirmektedir” dedi.
“Temel vizyon olarak bu şehirde tarımı görüyoruz”
Bağcılığın gelişmesi gerektiğine dikkat çeken Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, “Biraz önce kaymakamım sordu, “Bunu neden Trakya” çünkü biz bu yola çıkarken sadece Türkiye’nin Trakyası değil Yunanistan’ın, Bulgaristan’ın bölgenin Trakyası tümünü kapsayan, havuza boyutunda bir tarımsal gelişmeyi hedefledik. Bu dönem buraya kadar getirdik, önümüzdeki yıllarda bu daha da gelişecek ve üzüm ve bağcılık tarımda ve Tekirdağ’daki, Trakya’daki yerini alacak, mamul ürünlere dönüşecek ve tarımsal girdi olarak bu topraklarda yaşayan insanların, yaşam standartlarını daha yukarıya çıkaracak. Şöyle bir 1900’lü yıllara gittiğimiz zaman, mübadele öncesi buralarda 400 bin dönüm sadece Tekirdağ’da bağ olduğunu düşünürsek, bugün bunun onda biri kadar bir potansiyele sahip olan şehrimizin aslında bunun 10 katı büyüklüğünde ve daha nitelik bağcılık yapacağı aşikar. Dünyada bağlılıktan çok para kazanan ülkeler var. Üstelik de toprakları bu kadar bağcılık yapmaya müsait değil. Biz temel vizyon olarak bu şehirde tarımı görüyoruz. Tarım geliştikçe bu şehir gelecek çünkü insanoğlunun üretemediği tek şey toprak ve insan nüfusu arttı müddetçe beslenme temel ihtiyaç olarak her geçen gün önemini biraz daha artıracak. Buradaki bağlar ve bu bağlarla ilgili mücadelemiz, Tekirdağ’ı Tekirdağ yapana kadar devam edecek” açıklamasını yaptı.
Tekirdağ Süleymanpaşa Kaymakamı Arslan Yurt ise bağcılığın ülkemizde çok eskilere dayandığı, çok önemli deneyimlere sahip olduğu ve bunların tarihi anıtlarda, yazıtlara görmenin mümkün olduğu belirtti. Yurt, “Günümüzde bağcılık ürünlerinin gelişmesi konusunda bizler biraz geri kalmış durumdayız” dedi.
Konuşmaların ardından halk oyunları gösterimi yapıldı ve protokol üyeleri katılımcılarla birlikte sergilenen üzüm çeşitlerinden tadarak sergi alanını gezdi.