Kalabalık bir evde yaşarken diğerlerinden ayrı bir odaya sahip olmak bazen mümkün olmayabilir. Ama kendine ait bir köşe ya da alan oluşturabilirsin! Pencere önü, kitaplık yanı ya da yatak ucu... Neresi olduğu önemli değil. Kendini ait hissedebileceğin bir yer olmalı! Loş bir aydınlatma, sevdiğin eşyalar ile o bölgeyi senin yapabilirsin.
Kalabalık ev beraberinde sesi getirir... Gürültüden uzak durmak istiyorsan kaliteli bir kulaklık alabilirsin. Bunun yanı sıra kapı altına ses yalıtım şeritleri de koyabilirsin! Sana minik bir öneri daha. Kulaklığı takarak beyaz gürültü açarsan dış sesleri iyice bastırmış olursun. Duyusal bir sınır, ruhsal huzur demek!
Evdeki kalabalık ayaklanmadan 15-20 dakika önce kalkabilirsen harika olur! Güne huzurlu bir başlangıç yapmak için sessiz ortamı kullanabilirsin. Meditasyon, kahve içme, yoga ya da sessizce oturmak... Bu minik kaçamaklar sayesinde günün enerji dolu geçer! Kalabalık içinde birey olmak zor olabilir. Ama gün başlangıcını kendin yönetebilirsin.
Doğa ile iç içe olmak zihni sakinleştirir. Pencere kenarında ya da masa üstünde bakımı kolay olan bitkiler koyabilirsin. Kendine minik bir bahçe kurabilirsin! Bitkiler sadece oksijen mi sağlar? Hayır! Aynı zamanda zihinsel olarak dinginliği de beraberinde getirir. Onlarla ilgilenerek zihninizde aşırı sesleri susturabilirsin. Kalabalığın içinde nefes alabildiğin bir alan yaratabilirsin!
Kalabalık ailede bireysel olarak düzen kurmak zor olabilir. Fakat saklama alanları ile hem eşya kalabalığını önlersin hem de sevdiğin eşyaları koruyabildiğin için rahat olursun. Sandıklı koltuk, yatağın altına koyulabilen kutular... Bunlar sayesinde kendine kişisel hazine oluşturabilirsin!
Salon ve mutfak gibi ortak alanlar en çok kullanılan yerler. Bu yüzden sürekli bir insan olur. Bu yerlerin hangi saatlerde daha az kullanıldığını keşfet! Böylece kendi başına vakit geçirmek istediğin zaman dilimlerini rahatça ayarlayabilirsin. Herkes akşamları salonda bir şeyler izlerken sen mutfakta keyifle tatlını yapabilirsin!
Günün aşırı yoğun olsa bile 10 dakika kendine zaman ayırabilmelisin! Telefonu, sosyal medyayı, yani dikkatini dağıtacak her şeyi kapatıp bir kenara koy. Sadece sakin nefesler al ve gözlerini kapat. Bu vakitlerde bir şeyler yazmak da iyi hissettirebilir. Sana “var olduğunu” hatırlatacak bir 10 dakika gerekiyor.
Kalabalık bir yerde fiziksel alan yaratmak zor olabilir. Eğer fiziksel alan oluşturamıyorsan zihinsel olarak kendi alanını korumalısın! Bir mantar pano, defter ya da duvara asılmış kağıt... İhtiyacın olan şeyler bunlar! Hayallerini, hedeflerini, hatta sevdiğin görselleri ekleyerek seni motive edecek bir alan yarat. Dış dünyadan bağımsız, senin iç dünyana ait bir alan rahatlamanı sağlayacaktır.
Evde huzurlu bir ortam oluşturulmak isteniyorsa hep birlikte hareket edilmesi gerekir. Aile içindeki herkesin kendi alanına ihtiyacı var. Bu yüzden herkes birbirine saygı göstermeli! Böyle bir kültürü ufak kurallar ile başlatabilirsiniz. Belirli saatlerde sessizlik sağlanması ya da herkesin kendi alanına çekilmesi gibi kurallar konulabilir.
Ev kalabalık diye zihinsel olarak dağınık durumda olmak zorunda değilsin! Her gün bir iki cümle yazarak karışık duygu ve düşüncelerinden kurtulabilirsin. Kendine minik sorular sorabilir, kendini gözlemleyebilirsin. İçsel pratikler sayesinde dış dünyanın darbelerinden korunabilirsin! İç düzen en kalabalık evde bile huzuru getirir!