Peki bu "Mindful Living" tam olarak nedir?
Mindful Living, Türkçesiyle farkındalıkla yaşamak, hayatı otomatik pilottan çıkarıp bilinçli bir şekilde anda kalmayı seçmek anlamına geliyor. Yani geçmişin pişmanlıklarında veya geleceğin endişelerinde kaybolmak yerine, şimdiye odaklanmak demek. Sabah kahveni içerken kokusunu fark etmek, yürürken adımlarının ritmini hissetmek, yemeğini aceleyle değil tadını çıkararak yemek… İşte bunların hepsi mindful living’in küçük ama güçlü örnekleri. Şimdi detaylara birlikte bakalım!
Sabah gözünü açtığında çalan alarma söylenmek yerine üç küçük şeye şükret. Kahven, sevdiklerin veya uyandığın güneş bile olabilir bu. Bir nevi beynine olumlu bir yazılım yüklemek gibi düşünebilirsin. Günün geri kalanı da bu sayede daha hafif akar.
Koşarken nasıl nefes nefese kalıyorsan, günlük koşturmaca da insana aynısını yapar. İşte o anda durup derin bir nefes almak çok ama çok önemli. İçine çektiğin hava sanki tozu dumana katar ve içini tertemiz yapar. Nefes farkındalığı tam da bu yüzden herkesin kazanması gereken bir özellik.
Telefonu kenara koy, diziyi durdur. Yediğin lokmanın tadına odaklan. Sanki ağzında küçük bir festival varmış gibi hisset. Mindful eating sayesinde hem karnın hem ruhun doyar.
Günde birkaç saat ekranlardan uzaklaş. O an telefonuna bakmamak dünyayı durdurmaz, ama zihnine çok iyi gelir. Kendi düşüncelerinle baş başa kalmak başta garip gelse de zihnini temizlediğinden kendini çok daha iyi hissederken bulacaksın.
Yolda yürürken kafanda milyon düşünceyle değil de ayak seslerinle ilerle. Her adımında “şimdi buradayım” de. Bu sayede bedenini her şeyiyle hissedebileceksin.
Mindful living sadece anda kalmak değil, aynı zamanda kendini korumaktır da. İstemediğin şeylere hayır diyebiliyor olmak sana zaman ve huzur kazandırır. Herkesin işine koşmak yerine kendi enerjini dengede tutarsın. Bunu yaptığında sınırlarını çizen bir kahraman gibi hissedeceksin, inan bize!
Bir kahve kokusu, yağmur sesi veya bir kedinin mırlaması… Bu küçük anlara dikkat kesil. Çünkü mutluluk asıl o anlık detaylarda saklı. Onları fark etmek mutluluğuna mutluluk katacak.
Kötü hissettiğinde “hadi kalk neşelen” diye bastırma. O anı fark et, kabul et ve yaşa. Çünkü duygularını görmezden gelmek yerine asıl onlarla dost olmak seni güçlü yapar. Mindful living demek kendinle dürüst olabilmek demek aynı zamanda.
Aynı anda hem mail yazıp hem müzik açıp hem de yemek yapmaya çalışma. Bu durum beynin RAM’ini yakıyor. Tek bir işe odaklandığında daha kaliteli sonuç alırsın. Ayrıca bitirdiğinde kendini süper verimli hissetmek de cabası.
Geçmişe takılmak ve geleceği kurcalamak yerine sadece şimdiyi yaşa. Arkadaşının kahkahasına odaklan, içtiğin çayın sıcaklığını hisset. O anları fark ettiğinde hayatın netliği de artar. Ve bir bakmışsın, kendi hayatının başrolünde gerçekten rol alıyorsun.