Valparaiso

Çoğu bohem kişi buna kızıyor olsa da, Valparaiso sizi ilk başta çok fazla etkilemeyecek.

Tabii ki, binalar renkli ama parlak değiller. İlgi çekici turistik yerler var ama hiçbiri tek başına inanılmaz değil. Okyanus manzarası güzel ama daha iyilerini zaten görmüştük. Ama yine de ilk başta burada bir gün kalıp ayrılmaya karar verdiğiniz halde, bir hafta sonra kendinizi hala burada bulabilirsiniz.

Reklam
Reklam

Peki bu sürede ne oldu? Olan şey şu ki, şehir hoşunuza gitmeye başladı ve burası turistik yerlerin tek tek değerlendirildiğinde önemli olmadığı, şehrin atmosferinin ve büyük resmin önemli olduğu bir şehir. Panama Kanalı açılmadan önce çok büyük işler yapmış, şu an ise daha durgun olan bu liman şehri, plansız etrafta dolanmak için çok uygun, bohem havaya sahip bir şehir.

Burada tepeler ve onları aşan füniküler, kule gibi yükselen kiliseler, bazen şaşırtıcı derecede dik caddeler, merdivenler ve sokak araları göreceksiniz. Etrafınızda duvarlarında fresk olani renkli binalar olacak ve derken işte mükemmel deniz manzarası! Bir anda büyük resmi göreceksiniz ve şehrin aslında oldukça özel bir yer olduğunu anlayacaksınız.

Şehrin yakın bir tarihten beri, Güney Amerika’nın kesin görülmesi gereken yerlerinden biri olarak adlandırılması boşuna değil. Conception Tepesi (Cerro Concepción), Güzel Sanatlar Müzesi ve Plaza Sotomayor’u ziyaret ettiğinizden emin olun.

Reklam
Reklam


Anahtar Kelimeler: