İtalya'nın Milano kentinde, 21-23 Haziran'da gerçekleştirilen Cittaslow 2015 Genel Kurulu'nda "sakin şehir" unvanı almasının ardından tanınırlığı artan Şavşat, şehrin stres ve gürültüsünden uzak, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenlerin ilk tercihleri arasında yer alıyor.
Şavşat denilince akla ilk olarak Sahara Milli Parkı içinde, ladin ve çam ağaçlarıyla çevrili Karagöl geliyor.
Günübirlik gezilerin yanı sıra çevresindeki ormanlık alanlarda kamp yapma imkanı da bulunan Karagöl, temiz havası ve doğasıyla ziyaretçilerini mutlu ederken özellikle sonbaharda fotoğraf tutkunlarına eşsiz manzaralar sunuyor.
Yavuzköy, Papart Vadisi, Kelebekler Vadisi, Arsiyan Yaylası gibi doğal alanların yanı sıra geçmişi 10'uncu yüzyıla dayanan Şavşat Kalesi, Tibet Kilisesi gibi tarihi mekanları da bulunan Şavşat, sonbaharda yeşilin onlarca tonunun yanı sıra sarı, turuncu, kırmızı ve kahverengi renkleriyle adeta yağlıboya tabloları andırıyor.
Şavşat Kaymakamı Musa Göktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yaz güzel bir turizm sezonu geçirdiklerini, ilçe nüfusunun Türkiye ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen turistlerle 5-6 kat artarak 80-100 binlere çıktığını söyledi.
Verimli ve beklentilerinin karşılandığı bir sezon olduğunu belirten Göktaş, "Şavşat Karagöl'e bazı dönemlerde yaklaşık 2 bin, 2 bin 500 araç girişi sağlandı. Ramazan ve Kurban Bayramı tatillerinde ise yurt içi ve yurt dışından 40-45 bin ziyaretçimiz Karagöl'ü ve ilçemizi ziyaret etti." dedi.
Göktaş, ilkbahar ve yaz döneminde ziyaretçi bakımından istenilen seviyeye ulaştıklarına işaret ederek, "Şavşat'ta hedefimiz turizmi 12 aya yaymak. Sonbahar manzaralarımız büyüleyici. Bu tarihlerde yurt içi ve yurt dışından ziyaretçilerimizi bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
"Sakin Şehir" unvanının ilçeye çok şey kattığına dikkati çeken Göktaş, "Türkiye'nin 17 sakin şehrinden biri olarak, ziyaretçileri, sadece ilkbahar ve yaz tatilinde değil, sonbahar ve kış aylarında da Şavşat'ı görmeye davet ediyoruz." diye konuştu.
'65 KÖYÜMÜZ VAR, HEPSİ BÜYÜLEYİCİ'
Göktaş, ilçenin en önemli cazibe merkezinin Şavşat Karagöl olduğunu belirterek, gölün özellikle sosyal medyada çok popüler olduğunu, bunun da üstten görünüşünün kalbe benzemesinden kaynaklandığını söyledi.
İlçenin tek güzelliğinin Karagöl olmadığının altını çizen Göktaş, şunları kaydetti:
"Özellikle Cevizli köyümüzdeki Tibet kilisemiz bir başka cazibe noktamız. Şavşat kalemiz var. Kazı çalışmalarımız bitti, yakında ziyarete açılacak. Köylerimiz açık hava müzesi ve doğa manzarası açısından büyüleyici. 65 köyümüz var, hepsi büyüleyici. Yavuzköy, Efkar Tepesi, Balıkgölü, Arsiyan yaylamızda efsanelere konu olmuş göllerimiz var. Şavşat'ta ziyaretçilerimiz bir hafta, 10 gün hiç sıkılmadan büyüleyici bir tatil yapabilirler."
'HEM TABİAT, HEM DE HAVA OLARAK MUAZZAM'
Trabzon'dan gelen Hüseyin Sağlam, sonbahardaki renk cümbüşünü görmek için geldiğini ifade ederek, "Turizm sektöründeyim. Karadeniz'de birçok yeri gördüm. İlk defa geldim buraya, gerçekten çok güzel bir ortam var. Doğa bozulmamış, inşallah böyle devam eder." diye konuştu.
Düzce'den gelen Temel Kırali ise Şavşat'ın gezilmesi gereken bir yer olduğuna dikkati çekerek, "Ben daha önce Düzce'ye yakın olması dolayısıyla Abant, Yedigöller'i görmüştüm. Burası da hem tabiat hem de hava olarak muazzam. Herkesin buraya gelip görmesini arzu ederiz." dedi.
Meryem Oğuz da Rize'nin Ardeşen ilçesinden geldiğini belirterek, "Buraya 5 veya 6'ncı gelişim, çok güzel. Dinlenmek, huzur bulmak, doğa, tabiat, yeşillik, ne ararsan her şey var." ifadelerini kullandı. (AA)