Table Mountain Hava Teleferiği ismini Cape Town'a yukarıdan bakan dağlardan alıyor. Her saat 800 yolcuyu platonun tepesine taşıyan teleferik 1000 metre yüksekliğe ulaşıyor. Robben Adası ile Table Koyu ve 12 Havari Sıradağları'nın nefes kesici manzarasına ulaşmak kolay. Ancak hava durumu bir anda değişebiliyor. Kalın bir mont almayı unutmamak gerek!
Ülkenin yönetimsel başkenti La Paz'da (yasal başkent Sucre olsa da bakanlıklar La Paz'da yer alıyor) dünyanın en uzun ve en yüksek kent teleferiği bulunuyor, çünkü şehir deniz yüzeyinden 3600 metre yükseklikte kurulu. El Alto istasyonu ise daha da yukarıda, tam 4000 metrede bulunuyor. 2019 yılında bu teleferiğin dünyanın en büyük hattı olması bekleniyor.
Niagara Nehri sadece nefes kesici bir şelale manzarası sunmuyor. Şelalenin döküldüğü yerin dört kilometre aşağısındaki Whirlpool Aero Car adlı teleferik, Niagara girdabı ve beyaz köpüklerin 47 metre üzerinden ilerliyor. Yolcular böylece Kanada-ABD sınırını havadan geçiyor. Teleferik, İspanyol mühendis Leonardo Torres y Quevedo tarafından 1913'te tasarlandı.
Karşınızda dünyanın en alçak rakımlı teleferiği. Negev Çölü'nün kuzeyindeki Masada Kalesi'ne giden bu teleferiğin vadideki durağı deniz seviyesinin 250 metre altında. Musevilikte kutsal bir yeri olan kale İsrail'deki önemli bir turist çekim merkezlerinden de biri. Kale ayrıca UNESCO Dünya Mirası listesinde.
Koblenz kentinde Ren ve Moselle nehirlerinin birleştiği Deutsches Eck’ten yola çıkan teleferik, yolcularını Ehrenbreitstein Kalesi'ne çıkarıyor. Yolculuk esnasında nehrin üzerinde muhteşem bir gün batımı izleyebilirsiniz. Tabii telefrik, Mart sonuna kadar olan sezon dışı dönemde sadece hafta sonları hizmet veriyor.
Teleferiğin mucidi kim? Tabii ki İsviçreliler. Dünyanın, kendi ekseni etrafında dönen ilk teleferiği Tiflis Rotair de bu ülkede. Bu sayede yolcular uzaklardaki sarp kayalıkların, derin buzulların ve karla kaplı zirvelerin seyir zevkine varıyorlar. Dağdaki son durak ise deniz seviyesinden 3 bin 20 metre yüksekte.
En sıradışı telesiyejlerden biri de doğa yürüyüşçüleri ve dağcıları Dolomit Dağları'nın en yüksek tepesi Marmadola'nın buzulları ve Fedaia Gölü arasında taşıyan telesiyej. Çünkü burada dengenin sağlanması için hafif olan kişilerin önde durması gerekiyor. Romalıların savaş arabalarına benzeyen bu telesiyejler güvenli, ancak biraz sallanıyor.
Grenoble Bastille teleferiğinin dünyanın ilk kent teleferiği olduğu söyleniyor. Hizmete girdiği 1934'ten bu yana kabinleri iki defa yenilendi. Halk arasında "sabun köpüğü" adı verilen alüminyum ve pleksiden yapılmış küre şeklindeki kabinler, Grenoble kentindeki yolcuları eski bir kale olan Bastille’e çıkarıyor. Bu sırada da kentin ve Alp Dağları'nın panaromik bir görüntüsünü sunuyor.
Tianzi Şan’daki, bir başka deyişle "Cennet'in oğlununun dağı"ndaki bu teleferik Hunan Vilayeti’ndeki Şangşiaji Ulusal Orman Parkı’ndan geçiyor. Küçük bir yolculuk için en elverişli dönem ise nisan ve ekim ayları arası. Çünkü bu döndemde daha az sis altında olduğu için, insana kendini sanki başka bir dünyadaymış gibi hissettiren manzaranın tadı daha keyifli çıkarılabiliyor.
Hong Kong Uluslararası Havalimanı, Büyük Buddha ve Po Lin Tapınağı gibi turistler için çekim merkezlerine ev sahipliği yapan Lantau Adası'nın kuzeyindeki Çek Lap Kok kentinin hemen dışında. Ngong Ping 360 teleferiği, sizi Tung Chung Koyu üzerinden turistik merkezlere yarım saatte götürüyor.
Langkawi Teleferiği ülkenin kuzeybatısındaki aynı isimli adanın turistik kasabası Oriental Village'dan kalkıp yağmur ormanlarının üzerinden Mat Cincang Dağı'na doğru ilerliyor. Görüş mesafesi iyi havalarda Tayland'ın en güneyine kadar uzanıyor.
"Scenic Skyway" adlı teleferik hattı, Mavi Dağlar'ın eteklerindeki geçitlerin üzerinden tırmanarak Katoomba bölgesindeki Üç Kız Kardeş Kayalıkları'nın eşsiz bir görüntüsünü sunuyor. Yerli Aborijin halkına saygı gereği bu kayalıklara tırmanmak yasak. Efsaneye göre üç kız kardeşin babası, bir canavardan korumak için kızlarını kayaya çevirmiş.
Kaynak: DW