Gözünü seveyim ne demek? Gözünü seveyim TDK sözlük anlamı nedir?

Birleşik fiiller ve deyimler tek bir kelimeden oluşabilecekleri gibi iki ayrı kelimeden de oluşabilirler. Hatta kimi zaman ikiden daha fazla kelime içeren sözcük öbekleri halinde görülürler. Bu ifadeler, tıpkı atasözleri gibi kısa, açıklayıcı sözlerdir. Ancak atasözleri gibi net olmayıp mecaz içerebilirler. Atasözleri, deyimler ve birleşik fiiller, anlatımı güçlendiren ve dili zenginleştiren araçlardır. Gözünü seveyim ifadesi de bu zenginliklerden biridir. Gözünü seveyim ne demektir?

Atasözleri, genellikle kısa cümlelerdir. Bir anlam yoğunluğu vardır ve öğüt verirler. Deyimler ve birleşik fiiller ise, öğüt verme amacı gütmezler. Ancak tıpkı atasözleri gibi bir anlam yoğunluğu içerirler. Bu kelime grupları, belirli durumlarda çarpıcı anlamlarından yararlanmak üzere kullanılırlar. Gözünü seveyim ifadesi de böyle bir kullanıma sahiptir. Gözünü seveyim ne anlama gelir?

Gözünü seveyim Ne Demek? Gözünü seveyim TDK sözlük anlamı nedir?

  • Gözünü seveyim TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.
Reklam
Reklam

Gözünü seveyim TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. teklifsiz konuşmada birinden bir şey isteneceği zaman kullanılan söz

Gözünü seveyim ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

göz açamamak göz açıp kapayıncaya kadar göz açtırmamak
göz alabildiğine göz ardı etmek göz atmak
gözaydın etmek gözaydına gelmek gözaydına gitmek
göz boyamak göz değmek göz dikmek
göz doldurmak göz doyurmak göz etmek
göz gezdirmek göz gördüğünü ister göz göre göre
göz görmeyince gönül katlanır göz görür, gönül katlanır göz gözü görmemek
göz kamaştırmak (veya almak) göz kaş süzmek göz kesilmek
göz kırpmadan göz kırpmak göz kırpmamak
göz koymak göz kulak olmak göz (veya gözünün) kuyruğuyla bakmak
göz süzmek göz (veya gözünün) ucuyla bakmak göz ucuyla görmek
göz ucuyla süzmek göz var, izan var göz yıldırmak
göz yummak göz yummamak gözden çıkarmak
gözden (veya gözünden) düşmek gözden geçirmek gözden gönülden çıkarmak
gözden ırak olan gönülden de ırak olur gözden ırak tutmak gözden ırak tutulmak
gözden (veya gözünden) kaçırmak gözden (veya gözünden) kaçmak gözden kaybetmek
gözden kaybolmak gözden nihan olmak gözden (veya gözünden) sürmeyi çalmak (veya çekmek)
gözden uzaklaşmak gözden uzak tutmak göze almak
göze batmak göze çarpmak göze diken olmak
göze gelmek göze girmek göze görünmek
göze görünmemek göze yasak olmaz gözle görülür, elle tutulur hâle gelmek
gözle yemek gözleri bayılmak gözleri berraklaşmak
gözleri buğulanmak (veya bulutlanmak) gözleri çivilenmek gözleri çakmak çakmak (olmak)
gözleri çukura gitmek (veya kaçmak) gözleri dolmak (veya dolu dolu olmak) gözleri dönmek
gözleri fıldır fıldır olmak gözleri fıldır fıldır etmek gözleri ışıklı (olmak)
gözleri kan çanağına dönmek (veya kanlanmak) gözleri kapanmak gözleri parlamak (veya parıldamak)
gözleri sulanmak gözleri süzülmek gözleri şıldır şıldır dönmek
gözleri takılıp kalmak gözleri velfecri okumak gözleri yaşarmak
gözleri yuvalarından (veya evinden) fırlamak (veya uğramak) gözlerinde şimşek çakmak gözlerinden okumak
gözlerine inanamamak gözlerine mil çekmek gözlerini bayıltmak
gözlerini belertmek gözlerini bitirmek gözlerini devirmek
gözlerini fal taşı gibi açmak gözlerini kaçırmak gözlerinin içi gülmek
gözlerinin içine kadar kızarmak gözü (veya gözleri) açılmak gözü akmak
gözü alışmak gözü almamak gözü arkada kalmak
gözü bulanmak gözü büyükte olmak gözü çıkasıca
gözü dalmak gözü değmek gözü doymak
gözü dönesi gözü (veya gözleri) dönmek gözü dumanlanmak
gözü dünyayı görmemek gözü gibi sakınmak (veya saklamak veya esirgemek) gözü gibi sevmek
gözü gitmek gözü gönlü açılmak gözü görmemek
gözü görmez olmak gözü göz değil gözü hiçbir şey görmemek
gözü ısırmak gözü ilişmek gözü (veya gözleri) kamaşmak
gözü kalmak gözü (veya gözleri) kararmak gözü (veya gözleri) kaymak (veya kaçmak)
gözü kesmek gözü kesmemek gözü kızmak
gözü korkmak gözü kör olsun gözü (veya gözleri) okşamak
gözü olmak gözü (veya gözleri) (bir şeyde veya bir şeyin üzerinde) olmak gözü olmamak
gözü sönmek gözü su içmemek gözü (veya gözleri) takılmak
gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz gözü toprağa bakmak gözü tutmak
gözü uyku tutmamak gözü (veya gözleri) üstünde kalmak gözü yememek
gözü yılmak gözüm! gözüm çıksın (veya kör olsun)
gözüm görmesin gözün aydın! gözün ... görsün
gözünde gözünde büyümek gözünde büyütmek
gözünde olmamak gözünde (veya gözlerinde) şimşek (veya şimşekler) çakmak gözünde tütmek
gözünden kıskanmak gözünden (veya gözlerinden) uyku akmak gözünden (veya gözlerinden) yaş (veya yaşlar) boşanmak
gözüne (veya gözlerine) bakmak gözüne batmak gözüne çarpmak
gözüne diken olmak gözüne dizine dursun gözüne girmek
gözüne hiçbir şey görünmemek gözüne ilişmek gözüne karasu inmek
gözüne kestirmek gözüne sokmak gözüne uyku girmemek
gözünü (veya gözlerini) açmak gözünü açmak gözünü açmak
gözünü açmak gözünü ağartmak gözünü alamamak
gözünü almak gözünü ayırmamak gözünü bağlamak
gözünü çıkarmak gözünü daldan budaktan (veya çöpten) esirgememek (veya sakınmamak) gözünü (veya gözlerini) dikmek
gözünü doyurmak gözünü dört açmak gözünü (veya gözlerini) duman bürümek
gözünü gözüne dikmek gözünü hırs bürümek gözünü ... hırsı bürümek
gözünü (veya gözlerini) kan bürümek gözünü (veya gözlerini) kapamak gözünü karartmak
gözünü (veya gözlerini) kırpmadan gözünü kin bürümek gözünü korkutmak
gözünü (veya gözlerini) oymak gözünü sevda (veya aşk) bürümek gözünü sevdiğim
gözünü toprak doyursun gözünü üstünden ayırmamak gözünü yıldırmak
gözünü yummak gözünü yummak gözünün bebeği gibi sevmek
gözünün çapağını silmeden gözünün içine baka baka gözünün (veya gözlerinin) içine bakmak
gözünün üstünde kaşın var dememek gözünün yaşına bakmamak gözünün önüne gelmek
gözünün önünü görmemek ... gözüyle bakmak gözüyle görmek
gözüyle (veya gözleriyle) tartmak
Anahtar Kelimeler: