Ülkemizde çeşitli efsanelere konu olmuş birçok farklı tarihi yapı vardır. Türkiye turistik yönden en sık ziyaret edilen ülkelerden biridir. Bu ülke genelinde yer alan şehirlerde birbirinden dikkat çekici özelliklere sahip çok sayıda tarihi mekân mevcuttur. Bu tarihi mekânlardan biri de ilginç ve gizemli öyküleri ile insanların odak noktası haline gelen köprülerdir. Yalnızca köprülerin değil, birçok cami, mezarlık, hamam gibi tarihi noktalarda da korkutucu olayların yaşandığı söylenmektedir.
Ülkemizde gizemli ve ilginç öyküleri ile öne çıkan tarihi yapılardan bazıları da farklı şehirlerde konumlanan köprülerdir. Bu köprülerin bazıları günümüzde gizemli havasını halen korurken bazıları ise ziyaret edenler açısından ürkütücü özelliklere sahiptir. Tam da bu esnada Türkiye’nin gizemli ve ürpertici hikayelere sahip 5 köprüsü konusu karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde gerek mistik atmosferi gerekse gizemli öyküleri ile birçok kişinin dikkatini çeken başlıca 5 köprü şunlardır:
Bu köprü ülkemizin İç Anadolu Bölümü’nde konumlanan, bünyesinde önemli tarihi yapıları ve doğal güzellikleri barındıran Konya şehrimizin Sille Mahallesi’nde yer almaktadır. Ortalama 5 bin senelik geçmişi ile öne çıkan bu köprünün en belirgin özelliği korkutucu görünümü olmaktadır. Osmanlı zamanından kalma bir tarihi köprü olarak karşımıza çıkan Şeytan Köprüsü ilk önce su kemeri olarak inşa edilmiş, ardından ise iki yamacın birbiriyle bağlanması ile köprü halini almıştır. Gavur Köprüsü olarak da anılan bu köprünün görüntüsü gelen ziyaretçilerin tüylerini diken diken etmektedir. Ayrıca bu köprü üzerinde şeytan ile anlaşma yapıldığına dair söylentiler mevcuttur.
Bu köprü ülkemizin Batı Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Kastamonu ilimizin Taşköprü ilçesinde konumlanmaktadır. Bu tarihi köprünün oldukça ilginç bir hikayesi vardır. Bu hikayenin asıl dikkat çekici noktası ise köprüye de ismi verilen bir zağar köpeğidir.
Bölgede nehrin en dar noktasında bir bent varmış ve bu bent pamuk yardımı ile tıkanmış, taşan nehir suyu da ovaya akmıştır. Bu olay köprünün su altında kalmasına yol açarak, bölge koruma altına alınmıştır. Bu durum karşısında işgalciler karşı tarafa geçmekte oldukça zorlanmıştır. Zağar köpeği ise ovaya taşan bu sudan karşı tarafa geçmeyi başarmış ve bunu gören işgalci kişiler de aynı yolu izleyerek, şehri ele geçirmiştir. Taşköprü olarak da bilinen bu köprü, bu gizemli hikayeden kaynaklı Zağar Köprüsü olarak da anılmaktadır.
Ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan bu köprü, konum olarak Muş şehrimizdedir. Efsanevi hikayesi ile dikkat çeken bu köprü Murat Nehri üzerinde konumlanmaktadır. Ermeni ve zengin bir kızın inşa ettirdiği bu köprüye inşa zamanında bu kız gitmiş ve orada çalışanlardan birinin elinde kibrit ile oynadığını görmüştür. Kız, elinde kibriti devamlı yakan bu çalışanın yanına gitmiş ve çalışan kıza çok cimri olduğunu söylemiştir. Bu durum karşısında kız cimri olmadığını ispatlamak adına köprünün ayağına bir küp altın gömeceğini belirtmiştir. Bu rivayete göre birçok kişi köprünün ayağını kazmış ve bir küp altını bulmaya çalışmıştır.
Van ilimizin görülmeye değer turistik noktalarından biri olan bu köprünün hikayesi ise oldukça ürperticidir. Bir efsaneye göre bu köprüden bir düğün alayı geçmiş ve bu geçiş esnasında kanyona düşerek hayatlarını kaybetmişlerdir. Bu kötü olaydan sonra bu köprü Şeytan Köprüsü olarak anılmaya başlanmıştır.
Bu köprü ülkemizin Marmara Bölgesi’nde yer alan ve ürpertici öyküsü ile dikkat çeken tarihi köprülerinden biridir. Bursa’nın Organ Gazi tarafından fethedilmesi sırasında geçen hikayeye göre köprünün oradan geçen bir asker, o gün için henüz köprü vazifesi görmeyen dereden “Çıkayım mı? Geleyim mi?” gibi sözler duymuştur. Bu sözler karşısında asker sözün sahibinin çıkmasını istemiştir. O esnada büyük bir gürültü yankılanmış ve derenin sallanan noktasından sikkelerle altın dolu hazineler çıkmıştır. Bu olay karşısında ne yapacağını şaşıran asker olayı Orhan Gazi’ye detaylı bir şekilde anlattıktan sonra Orhan Gazi ondan bu bölgede bir hayır işlemesini istemiştir. Asker de bunun üzerine bu hazinenin çıktığı alana bir köprü inşa ettirmiştir. Bu köprüye sallanan manasını taşıyan “Irgandı” adı konulmuştur.