Türkiye’de küçük bir ada ülkesi olduğunu biliyor muydunuz?

Yeşil Bursa’mızın Ulubat Gölü kıyısında bulunan Gölyazı köyü keşfedilmeyi bekleyen nadide alanlardan biri. Hakkında efsaneler ve pek çok hikaye barındıran Gölyazı Köyü’nü Esmer Emin gidip görmüş. Rehber niteliğindeki deneyimlerini ise bu yazıda anlatıyor. Keyifli okumalar!

Gölyazı köyü Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Uluabat gölü kıyısında yer alan şirin mi şirin bir balıkçı köyü. Eski adı Apolyont olan bu eski bir Rum köyü hala bünyesinde eski Rum evlerini barındırmakta ve kalenin belli bir kısmını bu günlere taşımaktadır.

Reklam
Reklam

Efsaneye göre Ordyes Çayı Bandırma’dan denize dökülürmüş. Bu çayın bulunduğu yerde Melde Krallığı, bugünkü Ulubat Gölü’nün olduğu yerde de Apollonia Krallığı bulunurmuş. Melde Kralı birgün Apollonia Kralı’nın kızını oğluna ister. Ancak Apollonia Kralı’nın kızı bu evliliğe razı değildir. Apolonia Kralı da kızını korumak için bir tepe üstüne bir saray yaptırır. Kızını burada tehlikelerden uzak tutmaya çalışır. Ancak Melde Kralı bu durumdan hiç hoşlanmaz ve intikam ateşiyle yanıp tutuşur. Ordyes Çayı’nın yolunu değiştirerek tüm Apollonia Krallığının sular altında kalmasına neden olur. Prensesin kaldığı saray da sularla çevrili hale gelir ve bir ada olarak kalır. Efsaneye göre bugünkü Uluabat Gölü bu şekilde oluşmuştur.

Gölyazı köyü Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Uluabat gölü kıyısında yer alan şirin mi şirin bir balıkçı köyü. Eski adı Apolyont olan bu eski bir Rum köyü hala bünyesinde eski Rum evlerini barındırmakta ve kalenin belli bir kısmını bu günlere taşımaktadır.

Reklam
Reklam

Son demlerde birçok kişi tarafından gezilip tanıtılmaya çalışılan bu efsanevi gölün yerel halkı genel itibariyle balıkçılığı ilgi gösteriyor. Sandallarda, küçük teknelerle balık yakalamaya giden yerel halkın gündoğumlarında ve günbatımlarında çekilen fotoğrafları birçok yerel ve yabancı fotoğrafçı tarafından çekiliyor.

Eğer ki fotoğraf çekmeyi seviyorsanız ve yahut siluet, yansıma, gündoğumu ve günbatımı gibi fotoğrafları çekmeyi seviyorsanız kesinlikle gelmeniz gereken bir yer. Bu eşsiz yeri daha konforlu keşfetmek isterseniz Bursa'da araç kiralamak için hemen tıklayın!

Ağlayan Ağaç

Gölyazı’nın sembolü olan bu 730 yıllık koca çınar ağacının hikâyesi şu şekildedir. Yüzyıllar içinde gittikçe yana doğru kıvrılan ağaç gövdesinin bir bölümünden zamanla doğal kaynak suyunun yüzeye çıktığı bir oluk oluşmasına ve o oluktan akan suyunda küçük bir havuz oluşturmasına bağlı olaraktan bu dev ağaca Ağlayan Ağaç adını koymuşlar.

Reklam
Reklam

Aziz Panteleimon

1903 yılında yapımı tamamlanan yaklaşık 120 yıllık kilise Gölyazı’nın tarihi yapılarından biridir. Ulubat Gölü, göçmen kuşlarının geçiş güzergâhı üzerinde bulunmaktadır. Yavrulama döneminde Manyas Gölü’nde konaklayan kuşlar, balıkların bolluğu Gölyazı’ya beslenmek amacıyla gelir. Bu olayı fotoğraflamak için de birçok fotoğrafçı göç dönemlerinde Gölyazı’ya gelip bu göçmen kuşlarını fotoğraflayarak ölümsüzleştirirler.

Ek olarak yapılabilecekler hakkında kısa bilgiler

Bir sandal kiralayıp balık avlayabilirsiniz.

Eğer vaktiniz kısıtlıysa Gölyazı’nın o güzel balıkçılarına gidebilirsiniz.

Eski Rum evlerini dolaşabilirsiniz.

Şimdiden mutlu gezmeler.



Anahtar Kelimeler: