Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1959 yılında doğdu.
Ahmet Davutoğlu, 26 Şubat 1959 tarihinde Konya'nın Taşkent ilçesinde dünyaya geldi. Babası Mehmet Duran, annesi ise Memnune'dir. Ahmet Davutoğlu, İstanbul Erkek Lisesi'ni bitirmesinin ardından 1983-1984 eğitim öğretim yılında Boğaziçi Üniversitesi'nin Ekonomi ve Siyaset Bilimi ile Uluslararası İlişkiler bölümlerini çift anadal programıyla tamamladı. Daha sonra yine Boğaziçi Üniversitesi'nde Kamu Yönetimi Bölümü'nde yüksek lisans, Sİyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde doktorasını yaptı.
ÇALIŞMA HAYATI
1990 yılında Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi'nde yardımcı doçent olarak çalışmaya başlayan Ahmet Davutoğlu, üniversitenin Siyaset Bilimi bölümünü kurdu ve 1993 yılına kadar Malezya Üniversitesi'nin Siyaset Bilimi Bölümü'nün başkanlığını yürüttü. 1993 yılında doçent ünvanını alan Ahmet Davutoğlu ardından 1995-1999 yılları arasında Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişikiler Bölümü'nde çalıştı. Yine aynı dönemde ulusal gazetelerden biri olan Yeni Şafak Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Ahmet Davutoğlu, bu süre zarfında 200'ün üzerinde yazı kaleme aldı. 1998-2002 yılları arasında Silahlı Kuvvetler Akademisi ve Harp Akademilerinde misafir öğretim üyesi olarak dersler verdi. 1999-2004 yılları arasında profesör olan Ahmet Davutoğlu, Beykent Üniversitesi'nde, üniversite yönetim kurulu üyeliği, senato üyeliği ve Uluslararası İlişkiler Bölümü başkanlığı, Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde de misafir öğretim üyeliği yaptı.
SİYASİ HAYATI
Ahmet Davutoğlu'na dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakanı Abdullah Gül birlikte aldıkları kararla büyükelçi ünvanı verdi. Gazze Savaşı'na çözüm getirmek için Türk Hükümeti'nin uyguladığı diplomasinin önde gelen aktörlerinden olan Ahmet Davutoğlu, Parlamento Üyesi olmamasına rağmen 2009 yılında Dışişleri Bakanı olarak atandı. 30 Haziran 2010 tarihinde Davutoğlu ile İsrail Ticaret Bakanı Ben Eliezer, Brüksel’de gizli bir toplantı yapmış, TBMM'de gizli görüşmeyi ayrıntılandıran Davutoğlu, toplantının gizli olmasını İsrail'lilerin istediğini belirterek, “İsraillilere temel taleplerimizi yüzlerine doğrudan ve net şekilde söylemek için bu görüşmeyi yaptık” demiştir. 2011 yılında gerçekleştirilen 24. dönem genel seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AKP) Konya milletvekili adayı oldu. Seçimlerin ardından AKP Konya Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) giren Ahmet Davutoğlu, Recep Tayyip Erdoğan'ın üçüncü kabinesinde Dışişleri Bakanı olarak görevini sürdürdü. Ahmet Davutoğlu bu dönemde Türkiye'nin küresel olarak yeniden uyanışının arkasındaki beyinlerden biri olması sebebiyle, The Washington Post Company'nin yayımcısı olduğu Foreign Policy dergisi tarafından hazırlanan, 2010 yılındaki "İlk 100 Küresel Düşünür" listesinde yer aldı.
Bir röportajında "Sıfır Sorun Politikası"ndan bahsetti ve bu politikasıyla ilgili olarak "Diğer aktörler bizim değerlerimize saygılı olurlarsa, sorunsuz bir politika mümkündür. Fakat bu demek değildir ki, diğer partilerle iyi ilişkilerimiz olması adına sessiz kalacağız." dedi. Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte "Türkiye için dünyada yeni bir rol hayal etmek ve bunu gerçekleştirmek" başlığıyla Foreign Policy dergisinin 2011 yılındaki "İlk 100 Küresel Düşünür" listesine girmişlerdir.
Bu dönem Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten Ahmet Davutoğlu, dış politikasını dört ana sütun üzerine inşa etti. Bu dört ana sütundan ilki 'Güvenlik Bölünmezliği', ikincisi 'Diyalog', üçüncüsü 'Ekonomik Dayanışma', dördüncüsü ise 'Kültürel Uyum ve Karşılıklı Saygı'dır. Ahmet Davutoğlu izlediği bu politikanın hedefinin "Farklı ulusların entegresi ile farklı inanç ve ırklar arasındaki kültürel anlayışın geliştirilmesinin yanı sıra, ortaya çıkan krizleri çözmek için işbirliği ilişkileri ve barışçıl diyalog sağlanması" olduğunu ifade etmiştir.
24 Nisan 2014 tarihinde dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, yine dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Ermeni tehcirinde yaşanan olaylara ilişkin bir bildiri yayınladı. Bildiri 9 ayrı dilde yayınlanırken, bildiride yaşanan olayların acı verici olduğu ve bu tehcirin Türk, Ermeni ve yabancı tarihçiler tarafından ortak bir çalışmayla araştırılması gerktiği belirtildi.
Akademisyenler ve politikacılar onun Yeni Şafak'taki makaleleri ve Stratejik Derinlik kitabından yola çıkarak Pan-İslamist politikaları benimsediğini iddia edilmesine karşın Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliğini desteklediklerini sürekli bir şekilde dile getirdi. Mayıs 2013'te Belçika'nın başkenti Brüksel'de gerçekleştirilen 51. Ortaklık Konseyi Toplantısı'nda Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin 50 yıldır AB üyeliği için gayret gösterdiğini ve bu gayretlerin de devam edeceğini, bunlara ek olarak da Türk Vatandaşlarının Avrupa'da vizesiz dolaşamamasının kabul edilemez olduğunu dile getirmiştir.
Ahmet Davutoğlu, 2012 yılının Haziran ayında Yunan Hükümeti'ni, özellikle Batı Trakya'daki Türk azınlıkların haklarına saygı göstermemekle suçladı. Aynı zamanda Türk kökenli azınlıklarının sözde Yunan vatandaşlığının iptalinin Lozan Antlaşması'na aykırı olduğunu vurguladı. 2013 yılında ise bu kez kıyı ötesi petrol rezervlerinin mülküyeti üzerine patlak veren tartışmalarda Ahmet Davutoğlu, Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopoulos'a bir çözüm götürse de, bu öneri Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopoulos tarafından göz ardı edildi. Aynı zamanda Ahmet Davutoğlu aradaki sorunları çözmek adına, Nikos Anastasiadis öncülüğünde müzakere talebinde bulundu.
27 Ağustos 2014 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve 26. Türkiye Başbakanı oldu.
7 HAZİRAN 2015 GENEL SEÇİMLERİ
7 Haziran 2015'te gerçekleştirilen 25. Dönem Milletvekili Seçimleri'nin ardından AKP'nin tek başına iktidar olamamasının ardından Cumhurbaşkanı hükümeti kurma yetkisini Ahmet Davutoğlu'na verdi. Ardından koalisyon görüşmelerine başlansa da partilerarası görüşmelerden bir sonuç çıkmadı. Hükümet kurma çalışmalarının sonuçsuz kalması ile 1 Kasım 2015'te erken seçim yapılması yönünde karar alındı. Seçim hükümeti kurma yetkisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bir kez daha Ahmet Davutoğlu'na verildi ve böylece Ahmet Davutoğlu seçim hükümetinde Başbakanlık görevini üstlendi.
KİŞİSEL YAŞAMI
Ahmet Davutoğlu, Sare Hanım ile evli ve dört çocuk babasıdır. İyi derecede İngilizce, Almanca, Malayca ve Arapça bilmektedir. Kızı Sefure, Yıldız Holding'in kurucusu Sabri Ülker'in 3. torunu Ahmet Özokur ile evlidir. Ahmet Davutoğlu ayrıca halen Yıldız Holding'in yönetim kurulu başkanı olan Murat Ülker ile liseden sınıf arkadaşıdır.
Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Şehir Üniversitesi ile ilgili açıklamasında kendisi hakkında 'malum zat' diye bahsederek "Halk Bankası'nın dolandırılması söz konusu" sözlerine yanıt verdi. Davutoğlu yaptığı açıklamada, "En temel nezaket kurallarına dahi uymayan bu üsluba rağmen Halk Bankası konusunda açılan tartışmayı anlamlı buluyorum. Bir başbakana 'dolandırıcılık' iftirasında bulunulmuştur. Ben şahsım adına TBMM'ye hesap vermekten bir an bile imtina etmem" dedi.
Gazeteci İsmail Saymaz, yeni parti kurma hazırlıklarında olan Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nun partilerinde hangi isimlerin olacağını açıkladı.Katıldığı canlı yayında elindeki çarpıcı bilgileri paylaşan Saymaz, CHP'li ve HDP'li bazı isimlerin de yeni kurulacak partilere katılabileceğini söyledi.
Aralık ayı içinde yeni partiyi kurması beklenen Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Avrasya Sanayi ve İş Adamları Derneği Genel Kuruluna katıldı. CHP lideri açıklamasında Davutoğlu'nun sözlerinden övgüyle bahsederken, "Hayatımda duyduğum en güzel cümlelerden bir tanesi" ifadelerini kullandı.
AK Parti'den istifa ederek yeni bir parti kurma çalışmaları başlatan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun partisini birkaç hafta içinde hayata geçirmesi beklenirken, tüzük ve programın son aşamada olduğu kaydedildi. Reuters'a konuşan parti kurma çalışmalarına yakın bir yetkilinin 'Daha önce siyasette yer almış bazı isimlerin yanı sıra halen kamuda üst düzeyde görev yapmakta olan bazı isimler de partide görev alacak' dediği de ifade edildi.
Yeni parti kurma çalışmaları sürdüren Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile görüştükten sonra açıklama yaptı. Davutoğlu "Sayın Babacan'la da biz her şeyden önce dostuz, isterdik ki hep beraber olalım ama bu mümkün olmadı." dedi.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu kurucusu olduğu İstanbul Şehir Üniversitesi'yle ilgili basında yer alan iddialara isyan etti. Davutoğlu Twitter'dan yaptığı açıklamasında üniversiteye yönelik kampanyanın siyasi olduğunu vurguladı ve 28 Şubat benzetmesi yaparak ''bunları milletimizin şaşmaz vicdanına havale ediyorum'' dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Üyesi Bülent Arınç, 'KHK bir faciadır' sözleri sonrası gelen tepkilere sert çıkarken; yeni parti kurma hazırlıklarında olan Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'na da çağrıda bulundu.
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, Atatürk Havalimanı'nda yaptığı bir açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile o dönem Başbakan olan Ahmet Davutoğlu'na hakaret ettiği iddiasıyla yargılanmasına devam edildi - Sanık avukatlarının reddihakim talebi üzerine dosya bir üst mahkemeye gönderildi
Ali Babacan'ın kuracağı partiye katılacağı iddia edilen HDP eski milletvekili Ufuk Uras Ahmet Davutoğlu'yla görüşme yaptığını duyurdu. Uras görüşmenin içeriğini ‘ülkenin durumu ve olası senaryolar’ diye açıkladı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu: - "Geçmişte bize oy vermeyenleri önceleyerek, uygun bir lisan kurarak ve bu insanları dinleyerek ortak bir hikaye yazmaya, öngörülebilir bir zenginlik, kardeşlik ve barışı yazmaya ihtiyacımız var. Bunu kim yazarsa o kazanacak" - "Ahmet Davutoğlu ya da Ali Babacan'ın çıkışı yoktan bir çıkış değil. Şimdi yönetime muhalif olan bu grubun, AKP'nin 2002'deki kuruluş dönemiyle bugünü arasında çok fark bulduklarını görüyorum"
AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun partiden istifasını açıkladığı basın toplantısını değerlendirdi. Davutoğlu'nun, kaybettiği makam ve koltuğun peşinde olduğunu savunan Özkan, "Gelin, bu çıktığınız yoldan dönün. Bu girmiş olduğunuz bataklık, mutlaka milletimiz tarafından vakti saati geldiğinde gerekli cevabı alacaktır" dedi.
AK Parti'den ihracı istenen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'da düzenlediği basın toplantısıyla AK Parti'den istifa ettiğini duyurdu. Davutoğlu açıklamasında "Yeni bir siyasi hareketi inşa etmek bizim için tarihi bir sorumluluktur. Bu çerçevede hangi siyasi görüşle mensup olursa olsun bu ülke için sorumluluk hisseden herkesi birlikte çalışmaya davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Eski başbakan yardımcısı ve ekonomiden sorumlu devlet bakanı olan Ali Babacan, yeni bir parti kuracağı iddialarını ilk defa kamuoyuna açıkladı. Karar gazetesine bir röportaj veren Babacan, bu yılın sonuna kadar yeni partinin tüzel kişiliğini kurmayı amaçladıklarını belirtti. Babacan, 18 rapçinin geçen hafta yayımladığı Susamam şarkısına atıfta bulunarak, "Biz de susmadık. Susamadık. Karar verdik ve çalışıyoruz" dedi.
AK Parti, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) kararı ile kesin ihraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevk ettiği eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski milletvekilleri Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ile Abdullah Başçı’nın sözlü ve yazılı savunmalarını almak üzere tebligatlarını gönderdi.
AK Parti'nin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk ettiği Ahmet Davutoğlu, ilk kez konuyla ilgili açıklama yaptı. Davutoğlu, sosyal medya hesabından 22 Nisan'da paylaştığı "31 Mart seçim sonuçları ve içinde bulunduğumuz siyasi şartlara ilişkin tespit ve tavsiyelerim" başlıklı yazıyı alıntılayarak "AK Parti yönetiminin ihraç etmek istediği şahıslar değil daha önce hatırlattığımız bu ilkelerdir. Söylediklerimizin arkasındayız" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Mehmet Ali Şahin, AK Parti MYK toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı'nın kesin ihraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine karar verilmesine ilişkin, "Başka arkadaşlar da başka parti kurma çalışmaları içerisinde. Onlar istifa ettiler. Parti kurma çalışmalarını yürütüyorlar. Bu arkadaşlarımızın istifa etmemiş olmaları bana göre kendileri açısından yanlıştı." dedi.