Dünya Kupası Avrupa Elemeleri’nde E grubunda 2.lik yarışındaki direkt rakibimiz olan Gürcistan ile evimizde oynadık. Karşılaşmadan 4-1’lik skorla farklı galip ayrılan Ay-Yıldızlılar turnuvaya katılmak adına büyük bir avantaj kazandı. Ay-Yıldızlı ekibimiz, rakibini Kenan Yıldız, Merih Demiral (2) ve Yunus Akgün'ün golleriyle 4-1 mağlup etti. Play-Off biletini almak için artık yarım adım geride olan Millileri gazeteciler övgüyle karşıladı. İşte yazar ve yorumcuların maç sonu görüşleri…
Levent Tüzemen:
Türk Milli Takımı'na Dünya Kupası'na gitmek çok yakışır. 3 gün arayla önce Bulgarlar'a 6 gol atan, Gürcüler'i 4 golle geçen ve toplamda 10 gol atan Milli Takım oynadığı oyunla izleyenlere güven ve mutluluk verdi. Güzel oyunun temelinde yetenekli, becerikli, kaliteli, dengeli ve birbirini tamamlayan oyuncu grubuna sahip olmamızın etkisi var.
Kocaeli tribünlerinin hazırladığı konforlu tezahüratlar, A Milli Takım'ın coşkulu, arzulu, istekli ve kazanma duygusu yüksek, keyif veren bir maç izlememizi sağladı. Millilerin motivasyonu ve hırsı "Dünya Kupası'na gitmek istiyoruz" inancındaydı. İlk 15 dakikada golü erken bulmak adına telaşlıydık. Abdülkerim'in mühendis ölçüsündeki uzun pasına koşu yapan Kenan Yıldız'ın akıllı bir aşırtma ile attığı gol Gürcistan adına sonun başlangıcı oldu. Gövdeli galibiyet "Play-off" kapısını ardına kadar açtı.
FATİH DOĞAN:
15 yıl önce Tiflis'te atılan doğru "akademi" yapılanmasının meyvelerini toplayan komşu Gürcistan'a Türkiye, "Dikkat! Senden iyisi var" dedi. Gürcistan'a karşı iki maçta dışarıda-içeride aldığımız net ve farklı galibiyetler ile "Siz EURO 2024'e katılıp performansınızla iyi bir takım olduğunuzu ispat ettiniz ama Türkiye olarak sizden daha kaliteli ve tecrübeli bir takımız" mesajı birnevi meydan okumasıydı.
Yunus'un gol, Arda'nın oyun katkısını da göz ardı etmemek lazım. Ancak gecenin en parlayan yıldızı Merih Demiral'dı. Takıma kaptanlardan biri olarak verdiği katkı kadar attığı 2 golle de alkışı fazlasıyla hak etti. En iyi ikincilerden biri olarak Play-Off'a daha avantajlı girmeyi garantiledik. Ancak grubun ve 2026 Dünya Kupası'nın favorisi İspanya'ya bir mesaj yolladık: İlk maçı 6-1 kaybetmiş olabiliriz. Ama ensenizdeyiz. En küçük bir hata ve motivasyon kaybınızda, özellikle de İspanya'da her türlü ihtimali değerlendirmek için hazır olacağız.
İşte Nihat Kahveci'nin ifadeleri:
"Düdük çaldı. Bizim çocuklar 52 dakika boyunca durmadı. Kurslarda bir futbol oyunu takım halinde oynanır cümlesinin karşılığını sahasının içinde hem savunma hem hücümda, duran topunda dönen topunu almada, rakibi boğmada, ilerde preste, geride kalabalık defansa dönmede. Oyunun her türlüsünü muhteşem oynadılar. Benim son yıllarda izlediğim en iyi A Milli Takım performansı olarak yazarım.
Bu arada rakip San Marino, Faroe Adaları değil. Rakip Gürcistan. Mikautadze, Kvaratskhelia var, Mamardasvhili var. İyi oyuncuları olan Gürcistan'a futbol dersi verdiler. Seyirci de işin içine çok iyi girdi. Sahada ilk 11'de çıkan herkesin çok iyi oynadığı. Hakan'ın son dönemlerde çok iyi oynadığı, liderlik ettiği. Muhteşem kornerler, Merih'in cengaverliği, Abdülkerim'in şık pasları, Kenan'ın driplingleri, Kerem'in bitmeyen enerjisi. İsmail'in işin savunma ve hücumdaki muhteşem oyunu.
Gurur duyduğumu belirtmek istiyorum
Herkesin dört dörlük oynadığı maçın 52'ye kadar 4-0 olduğu teknik ekibinden malzemecesine federasyon başkanına ve tabi ki Kocaeli Stadyumu'nda o muhteşem atmosferi yaşatan taraftara ben eski bir A Milli Takım kaptanı olarak gurur duyduğumu belirtmek istiyorum.
Biraz mutlu olalım ya. Bu jenerasyon bize bu futbolu sundu. Bu tempoyu sundu. Kolay değil cumartesi Bulgaristan'da maç oynadın. Yüksek şiddet ve Tempolu oynadın. Rakipte dünyanın en iyi kenar oyuncularından biri olan Kvaratskhelia var.
Güzelliklerden bahsedelim. Övmekten korkmayalım. Mutlu olalım. Sonra da daha iyi seviyelerde 'daha neyi yapabilirizi' konuşalım. Önce bi övelim, sevinelim. Bazı yorumlar gördüm. Saygı duyarım ama bu maçta da stres yaşadıysak 2008'de 2 milyon kalp krizi olması lazım. Yarı finale çıktık ama nasıl çıktık diyorum. Hepsinin tadı farklı. Ama bugünkü futbola doyamadım. Keşke 4'ten sonra da devam etse. 'Biz niye 8'lere 9'lara gitmeyelim?' diyesim var o oyunu görünce. Ama bu 52 dakika son yıllarda unutulmayan bir performans."
Önder Özen:
"Milli Takım 1 saat süper bir futbol gösterisi yaptı. Fizik olarak rakibi ezdi, teknik olarak paramparça yaptı, taktik olarak abandone etti. Kabus gibi çöktü rakibine. Daha ne olabilir?
Montella Hoca 15 galibiyeten en hızlı ulaşan A Milli Takım teknik direktörü olmuş. Bunu takdir etmek bu kadar mı zor?
Neden başardıklarını görmüyor da subjektif olarak beğenilmeyen şeyleri ortaya koyuyoruz?"
Kenan Yıldız, hız ile birleşen üst düzey tekniğe sahip. Topu denetiminden çıkarmadan rakibinden ayrılabiliyor.''
Metin Tekin:
''Kerem Aktürkoğlu'nun öndeki baskısından yoruldum. Top gelirken koşabilirsiniz ama topa direkt koşmak çok zordur. Milli Takım 55 dakika çok keyif verdi. 2 maçta 10 gol attık, çok normalleştirmeyelim bu başarıyı.
Hakan Çalhanoğlu’nun kaptanlık misyonunu nasıl uyguladığını genç oyuncuların demeçlerinde hissediyorsunuz, çok vurgu yapıyorlar. 100 kere Milli Takım’da oynamak harika bir başarı."